SETA Güvenlik Araştırmacısı Bilgehan Öztürk, İdlib’deki son gelişmeler üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı açıklamaları değerlendirdi.
Devamı
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Türkiye’nin Suriye’de gerçekleştirdiği Bahar Kalkanı Harekatında SİHA’ların rolüğ üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Devamı
Güvenlik toplantısında yol haritası çizildi. Öyle anlaşılıyor ki alınan ilk karar geri çekilmemek, verdiğimiz kayıpların etkisi ile alelacele masaya oturmamak oldu. Şüphesiz böyle bir kararı almak hem ciddi bir siyasi cesaret hem de askeri teknik kapasiteyi gerektiriyordu.
Dokuz yıldır devam eden Suriye iç savaşında taraflar İdlib'de sonu zorlarken filmin son sahnesini filmin tamamıymış gibi sunulmak isteniyor. Bu tutum en çok da İdlib'de Türkiye sınırına yığılan milyonlarca mülteciyle ilgili tartışmalarda açığa çıkıyor. Türkiye'nin İdlib'deki sıkışan mültecilerle ilgili olası bir göç geçişini kolaylaştırmak için yeni bir karar aldı. Suriyeli sığınmacılar artık kendi isteklerinin hilafına Türkiye'de tutulmayacaklar.
Jeopolitik olaylar ekonomiyi etkiler. Gelişmelerin kısa vadeli bazı negatif yansımalarının olması kaçınılmaz. Sınır güvenliği olmadan ekonomik istikrar olmaz. İdlib’de yaşananların kısa vadeli etkilerini baz alarak değerlendirme yapmamalıyız
Tarafların İdlib’de, askerî karakterdeki amaçları nasıl okunabilir? İdlib’de tercih edilen askerî yöntem nedir? Türkiye'nin 27 Şubat 2020 sonrası başlattığı Bahar Kalkanı Harekatı'nın askeri stratejik kapsamı nedir? Hava sahası kontrolünü elinde tutan Rusya’ya rağmen İHA/SİHA sistemlerinin başarıyla kullanılmasını ne sağladı? Önümüzdeki dönemde askerî stratejide değişiklik olabilir mi?
Lider diplomasisi ikili ilişkilerdeki stratejik bir kırılma öncesi son şans. Soçi sınırları bağlamında yeni bir uzlaşma üretilemezse son yıllarda gerçekleşen yakınlaşma yerini birbirinden uzaklaşmaya bırakabilir.
Devamı
Gücün asıl belirleyici olduğu uluslararası sistemde Türkiye, bağımsız hareket edebilmek için gücünü artırmaya çalışırken, bir taraftan da bağımsızlığına yönelik girişimler karşısında küresel aktörler karşısında denge politikası izlemeye çalıştı.
Devamı
Son yıllarda gelişen Türkiye-Rusya ilişkileri, derin bir yara almıştır. Kırılma noktasına gelmiştir. Rusya, Türkiye ile geliştirdiği iş birliği alanlarını, Suriye’nin geleceği konusundaki maksimalist talepleriyle, daraltıcı bir pozisyona geçmiştir.
Batılı müttefiklerimize şunu da göstermek lazım. Bu işin maliyeti sadece bize değil artık size de yazacak. Hem mülteciler kapınıza dayanak. Hem de Batı güvenlik sistemi çökecek. Bugün Türkiye'nin yalnız bırakılması yarın diğer NATO ülkelerinin de yalnız kalması anlamına gelecektir.
Türkiye yeni bir Rus propagandası ile karşı karşıya. 2015'te Rus uçağının düşürülmesinden sonra uygulamaya sokulan bu kara propaganda birkaç haftadır dozunu yükselterek yeniden sahneye sürülmüş.
İdlib’de rejim güçlerinin hava saldırısı sonucu 33 Türk askeri şehit oldu. Bu saldırı sonrası İdlib’in önemi ve Türkiye-Rusya ilişkileri yeniden gündeme geldi. İdlib neden önemli? Türkiye neden İdlib’de? İdlib’de Türkiye’nin karşısında kim var? İdlib’de Türkiye’nin yanında kim var? Türkiye İdlib’de bundan sonra ne yapacak?
ABD İdlib'de nasıl hareket edecek? SETA DC Koordinatörü Kadir Üstün cevapladı.
Bugünkü İdlib krizi, yarınki Suriye'nin geleceğine karar verme gerginliği aslında. İdlib'de yeni Suriye'nin koordinatlarının ön hesaplaşması yaşanıyor.
İdlib krizini konuşurken doğal olarak hep ilk ve acil gündem maddesini ele alıyoruz. Sayısı milyonu aşabilecek muhtemel bir sığınmacı akını Türkiye'nin yüklenmek istemeyeceği bir maliyet. Yine bir başka sorun bu bölgeden kaynaklanabilecek terörist akışıdır. Her ikisi de tek başına Türkiye'nin İdlib'e müdahil olması ve Rejimin yayılmasını durdurması için yeterlidir.
İdlib’de Türkiye’nin Rusya karşısında yalnız bırakılmasından cesaret alan Moskova’nın daha agresif politikalara yönelme ihtimali ve bunun sonucunda Türkiye ile Rusya arasındaki krizin büyüyüp Suriye meselesinin dışına taşması NATO’yu zor duruma sokacaktır.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının Ankara Ofisi'nde "İdlib Krizi ve Suriye Savaşı'nın Değişen Yönü" konulu panel düzenlendi.
İdlib krizinde dörtlü zirve ve yeni görüşmeler öne çıkıyor. Başkan Erdoğan, Putin, Merkel ve Macron'un 5 Mart'ta bir araya gelmesi ihtimali, BM'nin "21. yüzyılın en büyük insani kâbusunun yaşandığını" belirttiği İdlib için diplomasi ile çözüm arzusunu diri tutuyor.
Hibrit savaş kavramı son dönemde yaygın biçimde kullanıma girdi. Aslında buna benzer birçok kavram var. Ve bunları birbirinden ayırmak pek kolay değil. Mesela asimetrik savaş, düzensiz savaş, halk içinde savaş, psikolojik savaş, vekalet savaşı bunlardan sadece birkaçı. Ama hibrit savaş kavramı özellikle Rusya ve onun Genelkurmay Başkanı Gerasimov ile beraber anılıyor. Çünkü Rusya bu yöntemi uzun süredir tutarlı bir biçimde uyguluyor. Bu da sadece çatışma bölgelerinde değil farklı versiyonlarıyla Avrupa'nın içinde bile hissediliyor. Aslında Avrupalı ve Amerikalıların ve belki de tüm ülkelerin çoğunlukla kullandığı bir yöntemler bütünü diyebiliriz. Fakat Batılılar buna özel bir isim vererek daha fazla gündemde kalmasını sağlayıp Rusya'nın yayılmacı eğilimlerine dikkat çekmek istiyor.
Muhaliflerin son kalesi konumundaki İdlib, Suriye içinde alan hâkimiyeti mücadelesinin yanı sıra, artık vekâlet savaşlarının da ötesinde ülke ordularının doğrudan çatışmaya girdiği bir bölge haline geldi.
Her ülkeye aynı reçete öneren, tek tip uygulamalarla birçoğunu krize sokan IMF adeta günah çıkarıyor. Başkan Georgieva, “Eski alışkanlıkları tekrarlamayacağız” dedi