Gücün Meşru Kullanımı İçin Üç Gerekçe

Devletin kullandığı gücün meşru ve etkili olması için uymak zorunda olduğu ilkeler var. Gücün akıllıca, stratejik, etkin yani “sosyokültürel bir zek┠çerçevesinde kullanılmasının en az üç gerekçesi var.

Devamı
Gücün Meşru Kullanımı İçin Üç Gerekçe
Paradokstaki Medya Hürriyet

Paradokstaki Medya: Hürriyet

27 Mayıs darbesinden 12 Eylül darbesine, 28 Şubat darbesinden 27 Nisan e-muhtırasına ve Gezi Parkı eylemlerine kadar değişmeyen şeylerden birisi Hürriyet'in darbecilik geleneğidir.

Devamı

Türkiye içinde 1915'de Ermeni cemaatine karşı olup biteni anlamada üç farklı anlama biçimi ve siyasal pozisyon var.

Soykırım iddiası sadece insani bir hakikat arayışından ibaret değil. Uluslararası güç mücadelesinin araçlarından biri. Ulus devletlerin birbirleriyle mücadelesinde güçlü bir sopa olmaya aday bir mesele.

Talip Küçükcan, İslam dünyasında meydana gelen krizlerin ulus devletlerin meşru olmayan yollarla iktidarı ele geçirmesinin bir neticesi olduğunu belirtti.

Fransa'da Ulusal Cephe, Hollanda'da Özgürlük Partisi, İngiltere'de UKİP, Almanya'da PEGIDA açık ve net biçimde İslam karşıtlığı yapıyor ve İslamofobiyi teşvik ediyor.

Dış Politikada Yeni Evre: Davos ve Afrika Açılımı

Küresel sistemin oyun kurucuları kendi kurdukları düzenin çarkına parmak sokan ülkelerde devrim, darbe ve karmaşa yoluyla liderleri yerinden etti ve statükonun korunmasını sağladı.

Devamı
Dış Politikada Yeni Evre Davos ve Afrika Açılımı

Türkiye ya Çözer ya da Çözülür

Eğer bugün uzun yılların inkar ve ret politikaları toplumsal bir kopuşa neden olmadıysa bilinmelidir ki bu Anadolu irfanı sayesinde olmuştur.

Devamı

İsrail askerleri Mescidi-i Aksa'ya ayakkabı ile girmekle kalmadı, kurşun sıktı, camiye zarar verdi. Kabe'den sonra İslam dünyasının en önemli kutsal mekanına saldırmış oldu.

İstanbul metrosundaki farklı coğrafyalardan insanların varlığının artmasına Türkiye kamuoyu ne türden tepkiler veriyor? Ya da "devlet aklı" bu gelişmeyi nasıl değerlendiriyordur?

IŞİD'e karşı yürütülen askeri operasyonların başarıya ulaşabilmesi, ancak örgütün kapalı devre çalışan ve kendi kendisini çeviren finansman sistemi çökertilebildiği taktirde başarılı olabilir.

IŞİD'in faaliyetleri Ortadoğu siyasetinde radikal ve yapısal değişimlere yol açıyor. Amerika'nın Avrasya'dan sorumlu eski dışişleri bakan yardımcısı Christopher Hill, en son ve en sert temsilciliğini IŞİD'in yaptığı devlet dışı aktör ve örgütlerin Arap dünyasındaki siyasal ve kamusal hayatı bu denli domine etmelerini Arap ulus devlet sisteminin çöküsü olarak tanımlıyor. Böyle bir ortamda, devlet mefhumu, kamu otoritesi, meşru şiddet, kamu düzeni, devlet-vatandaş ilişkisi ve benzeri kavramların içleri ya boşalıyor ya da boşalmış durumda. Bugün Ortadoğu ve Arap dünyasındaki devletlerin kahir ekseriyeti, devlet kavramının geleneksel manada ifade ettiği anlama malik değiller. Suriye, Irak, Libya, Lübnan, Yemen ve diğer birçok devleti bu trendin başlıca örnekleri olarak sayabiliriz.

Yeni dönemde AK Parti'nin en temel hedefi Kemalist ulus-devletin kurucu ideolojisiyle yarım kalan mücadeleyi tamama erdirmek, bunu da yeni bir aidiyet formu ile taçlandırmak olmalıdır.

Erdoğan iktidarı boyunca Türkiye'nin sosyo-politik gerçekliği değişmiş ve siyasal merkez yenilenmiştir. Devlet ve toplum arasındaki mekanik düzlem ve toplumu devlet anlayışının karşısında ikincil konuma yerleştiren, toplumu disipline eden baskıcı anlayış dönüşmüştür.

AK Parti bu hafta Türkiye tarihinin belki de en olağan 'olağanüstü' kongresini gerçekleştirdi.

İslam dünyasında ciddi bir İsrail eleştirisi olduğu doğrudur ve bunun haklı gerekçeleri vardır. Bu eleştiri dalgası, İsrail politikalarına olumlu bakan ülkelere de yayılmaya başlamıştır. Artık antisemitizm etiketlemesi ile dünyanın vicdanını susturmak mümkün görünmüyor.

Her ne kadar savaş şiddetle, siyaset sözle özdeşleştirilse de, siyasetin şiddete, savaşınsa söze alan açtığı zamanlar az değildir.

Irak'taki hiçbir aktör; hayata geçirilebilir ve diğer aktörlerce kabul edilebilir neo-Sykes-Picot sınırları çizecek kapasiteye sahip değil. Zira bölgenin içine düştüğü kaostan çıkışın adresi post-Sykes-Picot olmadığı sürece, bütün geçiş süreçleri hem uzayacak hem de daha fazla kaos üretecek.

Kemalist ulus-inşa projesinin mağduru olmuş iki büyük toplumsal aktörün -Kürtler ve dindarlar- ittifakı, eski Türkiye'nin çöküşünü de yeni Türkiye'nin kuruluşunu da hızlandıracaktır.

SETA İnsan Hakları Araştırmaları Direktörü Yılmaz Ensaroğlu, Diyarbakır'da gerçekleştirilen “Yeni Türkiye'nin Açılan Kilidi: Çözüm Süreci Çalıştayı”na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.