Bu analiz BM’nin uluslararası barış ve güvenliği korumaya dönük sisteminin ana hatlarını, günümüze kadar ne tür reformlara tabi tutulmaya çalışıldığını ve daha etkin bir sistemin kurulmasına yönelik önerileri ele almaktadır
Bütün iyimser havaya ve Rusya’nın savaşta ağır kayıplar vermesine rağmen mevcut manzara, Ukrayna’nın savaşı kazanmasının zor olduğunu, Rusya’nın hedeflerinden ise mevcut durum dikkate alındığında, kolay kolay vazgeçmeyeceğini ve maliyetlere katlanarak savaşı sürdürmeye niyetli olduğunu gösteriyor
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 68. sayısı çıktı.
Savaşın asıl taraflarının Moskova ve Kiev olduğunu ve savaşın Rusya için olduğu kadar Ukrayna için de giderek daha yıpratıcı olduğu unutulmamalı. Son iki ayda 14 milyon Ukraynalı yerinden edilirken en az üç bin sivil de öldürüldü. Savaşın Ukrayna alt yapısına verdiği zararı onarmak yıllar sürecek bir yeniden yapılanmayı gerektiriyor.
Bu analiz Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’ya karşı başlattığı savaşın Avrupa’ya yansımalarını konu edinmektedir.
Devamı
Ukrayna-Rusya savaşının başlamasının ardından Rusya’dan yüksek miktarlarda doğal gaz alan Avrupa Birliği (AB) ülkeleri doğal gaz tedariki konusunda alternatif arayışına girdi. AB ülkelerinin bu arayışında Türkiye’nin jeostratejik konumu itibarıyla artan önemini SETA enerji araştırmacısı Büşra Zeynep Özdemir ile konuştuk.
Bu kitap da Türkiye’nin Kırım konusundaki yaklaşımına bir katkıda bulunmak ve bu konunun yeterince bilinmeyen yönlerini ilgili araştırmacıların ve kamuoyunun dikkatine sunmak amacıyla hazırlanmıştır.
Bu analizde Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişiminin Suriye’ye etkileri üç başlık altında ele alınmaktadır: (i) Bayraktar TB2 SİHA’lar başta olmak üzere savaşın askeri etkileri, (ii) Rusya’nın içerisinde bulunduğu ağır yaptırımlar ve tecrit siyaseti nedeniyle meydana gelen ekonomik etkiler, (iii) Batı’nın olası Rusya karşıtı siyasetini genişletme politikası, Türkiye’nin pozisyonu ve Suriye’deki çıkarları bakımından ortaya çıkan siyasi etkiler.
ABD, AB, NATO ve Rusya arasında da yeni dönemi belirleyecek bir uzlaşma gerekli. Uluslararası sistemin değişim dönemlerini en iyi okuyan ve buna göre politika geliştiren ülkelerden birisi olarak Türkiye bu uzlaşmaya ciddi katkılar verebilir. On yıllarca sürebilecek yeni soğuk savaş ortamına mahkûm olmamak için liderlerin öncülük yapma zamanı.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinde gelinen noktayı ve muhtemel gelişmeleri değerlendirdi.
Rus işgaliyle başlayan Ukrayna savaşında Türkiye'nin devreye girmesiyle barış umutları arttı. Ancak sahadaki gelişmeler, provokasyonlar ve tarafların pozisyonlarını revize etmesi müzakerelerde kaydedilen ilerlemeleri çok kısa bir sürede olumlu veya olumsuz etkileme gücüne sahip.
Bütün insanlığın vicdanını sızlatan ağır savaş suçlarına hatta insanlığa karşı suçlara işaret eden bu eylemleri gerçekleştirenlerin ortaya çıkarılması ve yargılanması, Ukrayna ve Rusya arasında hatta Rusya ile uluslararası toplum arasındaki oluşmuş olan husumetin azaltılması için elzemdir.
Sosyal medyanın, dezenformasyonu kolaylaştırıcı rolüyle birlikte günümüzde gerçek ile kurgu arasındaki ayrım da önemini giderek yitirmektedir.
Rusya'nın işgali sona erdirmek için sunduğu şartlar arasında AB üyeliğine dair bir şart bulunmuyor. Dahası Ukrayna'nın gerek serbest ticaret anlaşması gerekse vize serbestisi gibi mekanizmalar üzerinden AB'yle bütünleşme konusunda ilerleme kat ettiği somut birer gerçekliktir. Buradan hareketle savaşın sona ermesi yolunda Rusya AB üyeliğini bir taviz olarak kullanabilir.
Rusya'nın askeri gücünün artık dünya kamuoyunda farklı bir noktaya geldiği malum. Rus ordusunun savaştaki performansı hem insan hakları hem de etkinlik açısından sınıfta kaldı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 'Yunanistan ile diyalog kanallarının bugün eskisinden daha açık olduğunu söyleyebiliriz.' dedi.
Türkiye'nin jeo-ekonomik derinliğini pekiştirecek ölçüde ekonomik ve siyasi ölçeğini büyütecek kapsamlı bir hazırlık yapmasının zaruridir.