Salgının ardından küresel ekonomi toparlandı. Ancak enflasyondaki artışlar, ekonomik toparlanmayı ‘eşitsiz’ bir hale bürüyor. Satın alma gücündeki gerilemeyi telafi etmek için enflasyonun geçici, ücret artışlarının kalıcı olması sağlanmalı
Devamı
Son bir yılda dünya genelinde kahve yüzde 79, pamuk yüzde 65, şeker yüzde 46, buğday yüzde 43, mısır yüzde 42, arpa yüzde 35, tahıl yüzde 31, et yüzde 22 ve süt yüzde 13 artış göstererek global enflasyonu ciddi oranda etkiledi. Yaşanılan çip krizi ise araç fiyatlarını yukarıya taşıdı. Farklı sektörlerde birleşen belirsizlik, arz sorunu ve güvensizlik küresel enflasyonun temel bileşenleri olarak ortaya çıkıyor. Az gelişmiş ülkelerde aşırı yoksulluk seviyesinin altına düşen milyonların küresel enflasyondan ciddi oranda etkilenmesi kaçınılmaz. Temel yaşam ürünlerine ulaşımın daha da zorlaşması küresel salgının etkilerini daha uzun yıllara yayabilir. Sonuç itibariyle 2008 finans krizinin etkileriyle kıyaslanabilecek bir süreçten geçen küresel ekonomi enflasyon sorunuyla karşı karşıya. Ancak hükümetler pandemi koşulları ve iklim krizi nedeniyle gerekli önlemleri zamanında alamayabilir. Bu sürecin etkilerinin azaltılması için üretimde istikrarın sağlanması, karbon salınımının kademeli olarak azaltılması ve tedarikteki sorunların kısa, orta ve uzun vadeli önlemlerle çözülmesi gerekiyor.
Devamı
Mali destekler ve aşılanma ile ekonomik aktivitenin normalleşmeye başlaması istihdam artışını beraberinde getirdi. Ancak, işsizlik halen salgın öncesi seviyelerin üzerinde. İstihdam kayıplarının bu yıl tamamen telafi edilmesi mümkün görünmüyor
TCMB’nın tahminlerine göre, talebin enflasyon üzerindeki yukarı yönlü etkisi ağustos-eylül itibarıyla ortadan kalkacak. Yüksek seyreden üretici fiyatları ise enflasyonun üzerinde risk oluşturmaya devam edecek
Merkez Bankası’ndan faizleri yüzde 19’un üzerine çıkarmasını bekleyen yoktu. Şimdi TL’de yaşanan son değer kayıplarının bu senaryoyu değiştirip değiştirmeyeceği meselesi kritik
Salgın koşullarından dolayı 2020’de ‘acaba enflasyon düşer mi?’ beklentisi oluşmuştu. Ama rüzgâr tersten esti. Ocak-Aralık döneminde fiyatları en çok artan 20 ürünün 13’ü mutfağı ilgilendiriyor
Bu hafta büyüme verisi iyi, enflasyon rakamları kötü geldi. Yılı pozitif bir büyüme rakamıyla kapatmamız kuvvetle muhtemel. Enflasyon ise 2021 ikinci çeyrekten itibaren düşer
Devamı
Bu hafta enflasyon da açıklandı. Yıllık enflasyon yüzde 16.65'ten 15.01'e indi. ÜFE yüzde 21.66'dan 13.45'e düştü. Böylece ÜFE'deki yıllık bazda artış oranı, Kasım 2016'dan beri ilk kez TÜFE'nin altında kaldı. Enflasyon üzerindeki maliyet baskısı giderek azalıyor.
Devamı
Türkiye ekonomisinin yılın üçüncü çeyreğinde küçülmeyi durduracağını veya büyümeye başlayacağını, son çeyrekte ise göreceli olarak güçlü bir büyüme sağlayacağı söylenebilir. Türkiye 2018'deki kur krizinin yaralarını 2019'da sarıp 2020'de orta/uzun vadeli büyüme trendine az veya çok dönecek gibi duruyor.