Cemal Kaşıkçı olayının en ince ayrıntılarına dair en akla gelmez sorular soruyoruz. Sonra da..
Devamı
Meselenin insani yönüne baktığımızda ortada bir vahşet var. Gün ortasında bir devlet eşkıyalığı ile karşı karşıyayız. Devletler bazı durumlarda, ülkenin yüksek menfaatleri için çeşitli operasyonlar yaparlar. İstihbarat birimleri eliyle bazı kişileri tutuklar hatta suikast düzenlerler. Ancak resmi işlemlerini yaptırmak için randevu ile konsolosluğa gelen bir vatandaşı, üstelik yakınları konsolosluğun kapısının önünde beklerken yok etmek çok farklı bir durum. Tam bir kural tanımamazlık, tam bir eşkıyalık.
Devamı
Kaşıkçı skandalında Riyad'ın etrafındaki çember daralıyor. Bir yandan her geçen gün olayın yeni detayları açığa çıkıyor. Diğer yandan da Riyad üzerindeki diplomatik baskı yoğunlaşıyor.
Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Yusuf Özkır Suudi Arabistan’ın son yıllardaki politikaları ve Türkiye’ye etkileri hakkında değerlendirmede bulundu.
SETA Avrupa Araştırmaları Direktörü Enes Bayraklı Cemal Kaşıkçı olayı hakkında değerlendirmede bulundu.
Kendini Amerikan profesyonellerine korutan bir ailenin yurtdışında bir operasyonu tek başına yapabileceğini düşünebilir miyiz?
Muhtemelen Trump yönetimi el yükselterek ve hatta tehdit ederek Suud'luları daha fazla köşeye sıkıştırıp istediğini alınca da meselenin üstünü kapatacak. Nitekim ABD istihbaratının da işin içinde olduğuna dair yazılar da dökülmeye başladı.
Devamı
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran Kaşıkçı meselesinin Türkiye – Suudi Arabistan ilişkilerine etkisi hakkında değerlendirmede bulundu.
Devamı
SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Muhittin Ataman Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda kaybolan gazeteci Cemal Kaşıkçı olayı hakkında değerlendirmede bulundu.
SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan B. Yalçın Kaşıkçı meselesinin uluslararası alanda yansımaları hakkında değerlendirmede bulundu.
Suud Krallığı “iki hafta iktidarda kalabilmek için Trump’ın desteğine muhtaç olmak” gibi bir zilletten kurtulabilir mi?
Uluslararası norm ve kurumlar gözümüzün önünde teker teker çöküyor.
Kaşıkçı skandalı, Türk-Suud ilişkilerine zarar verebilecek bir mahiyet taşıyor... Ayrıca, bu hadisenin Riyad için uluslararası sonuçları olacak bir skandal olduğunu da söylemeliyiz..
Muhammed bin Selman’ın stratejik müttefikleri olan ABD ve İsrail’in uzun vadeli stratejileri belirsizliğini korumaktadır. Nitekim bu ülkelerdeki liderliklerin iktidarını konsolide etme konusunda zorluklar çektiği unutulmamalıdır. Suriye ve Yemen’de kendi çıkarları doğrultusunda dönüşümlerin gerçekleşmesini başaramayan Riyad yönetimi, Katar krizinde de tüm çabasına rağmen ciddi bir etki yaratamamıştır.
Bölge ülkeleri bağımsız politikalar ürettikçe rahatsız edici bulunuyor ve bir anlamda onlara ayar verilmek isteniyor. S. Arabistan'ın kadın hakları sorunu hatırlanıyor. Türkiye için ise "basın özgürlüğü" sopası sürekli gündemde tutuluyor.
Talha Köse: “Türkiye ve Suud’un ilişkilerini geliştirmesi şu anda belki sahadaki durumu değiştirmiyor ama uzun vadede sarsıcı bir etkisi olabilir.”
Suudi Arabistan izlediği yanlış politikalar ve aldığı ihmalkar tavırlar neticesinde iç istikrarın bile tehdit altında kaldığı bir noktaya geldi; potansiyel müttefikleriyle de ayrı düşerek müttefiksiz kaldı.