Macron’un NATO’yu Hedef Alan Açıklamaları Birlik İçerisinde Karşılık Bulmadı

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, İngiltere’de gerçekleşen NATO zirvesi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
Macron un NATO yu Hedef Alan Açıklamaları Birlik İçerisinde Karşılık
NATO da Ortak Bir Düşmanın Oluşturulamaması İttifakın Varoluşsal Bir Krize

NATO’da Ortak Bir Düşmanın Oluşturulamaması İttifakın Varoluşsal Bir Krize Girmesini Tetikliyor

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, Londra’da yapılacak NATO zirvesi öncesinde ittifak üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

SETA Strateji Araştırmacısı Talha Köse, İngiltere’de gerçekleşecek zirve öncesinde Türkiye’nin NATO’daki tutumu üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Güvenlik Araştırmacısı Murat Aslan, NATO içerisinde terör örgütü PKK/PYD’ye destek veren ülkelerin tutumu üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Bu analiz iki günlük zirveden nelerin beklenmesi gerektiği konusunda Türkiye’nin İttifaktaki konumu meselesine de değinerek yol gösterici olmaktadır.

Başat aktörlerin küresel beklentileri nelerdir ve bu NATO’yu nasıl etkileyebilir? NATO blokunda çatlak var mı? NATO’nun geleceği nasıl şekillenebilir?

NATO’nun “Güncellenmesi” ve Doğu Akdeniz Hamlesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün NATO Liderler Zirvesi için Londra'da. Önce Macron, Merkel ve Johnson ile dörtlü bir toplantı yapacak. Yarın NATO'nun 70. yıl kutlama zirvesine katılacak, ertesi gün de Cambridge'de cami açacak. Bu seyahat, NATO'nun dönüşüm sancıları yaşadığı bir döneme denk geldiği için ayrıca önemli. İttifak'ın müttefiklerinin güvenlik kaygılarını gözeten yeni bir stratejik değerlendirmeye ihtiyacı olduğu ortada.

Devamı
NATO nun Güncellenmesi ve Doğu Akdeniz Hamlesi
Türkiye-NATO Krizi Müttefik Olacak İsek Tehdidi Bırak

Türkiye-NATO Krizi: Müttefik Olacak İsek Tehdidi Bırak

Türkiye bu tavrıyla, Batılı ortaklarına “gerçek müttefik olacaksak artık elinizdeki sopayı bırakın” diyor.

Devamı

11 Eylül saldırılarından sonra Batılı ülkeler, terör örgütleri ile küresel çapta mücadele etmek için teyakkuza geçtiler. ABD Başkanı George Bush, “terörizme karşı ya bizdensin ya da onlardan” söylemi ile terörü desteklediğini iddia ettiği ülkeleri, “şer ekseni” olarak tanımladı.

Sayısız ziyaretler ve sonuçsuz müzakerelerin ardından 6-8 Ağustos'ta Savunma Bakanlığı yetkilileri ile ABD'li mevkidaşları arasında gerçekleştirilen görüşmelerde nihayet bir mutabakata varılmıştı.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı, Suriye'nin doğal kaynakları ve bu kaynakların paylaşımını incelediği 'Suriye'de Doğal Kaynaklar Savaşı' analizi yayımladı.

Türkiye ve ABD, Suriye’nin kuzeydoğusu için uzun dönemli amaç ve beklentileri dahilinde farklı jeo-politik seviyelerde davranış modelleri geliştirmektedir. Türkiye, daha çok kendi güvenliği ve ‘mikro-bölgesel’ çıkarlarına yönelik strateji geliştirirken ABD Ortadoğu politikalarını ve küresel rekabet kaygılarını ön plana çıkartmaktadır.

Bu analiz Suriye’nin stratejik bağlamda doğal kaynakları, SDG/YPG’nin bu kaynaklar üzerindeki hakimiyeti, YPG-rejim arasındaki petrol ticareti, rejim ile İran’ın enerji ortaklığı ve ABD yaptırımlarının etkilerini ele almaktadır.

Bu çatışan menfaatler arasında yol almanın çok zor olduğu açık. Ancak unutmayalım, bugünün realitesi 2013'te ABD'nin Suriye iç savaşını uzatacak bir politikaya geçmesi ve daha sonra Rusya'nın kontrolü ele geçirmesine müsaade etmesiyle şekillendi.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 38. sayısı çıktı.

Anlaşılan Türkiye'nin konuyu partiler üstü olarak görüp bir devlet politikası olarak bakmasına mukabil ABD de konuyu hükümetten bağımsız ele almaktadır. Trump'ın tüm farklı çıkışlarına rağmen paradigmatik bir değişim söz konusu olmamıştır.

Gelinen kritik aşamada Türkiye'nin İdlib sahası ve Suriye siyaseti için önemli kararlar alması gerekmekte..

ABD'nin PYD'yi korumak için bir çevreleme yoluna gittiğini söylemek mümkün..

ABD bu sefer sözünde duracak mı?