Türkiye nin Diplomasi Hamlesi

Türkiye’nin Diplomasi Hamlesi

Türkiye artık tek bir parametre üzerinden değerlendirilebilecek bir devlet değildir. Bölgesinde belirleyici bir devlet olarak küresel siyasi gelişmelerdeki etkisini artırmaya çalışan aktördür.

Devamı

Brüksel, Ankara'nın 'yeni sayfa açma' yaklaşımına zayıf bir karşılık verdi. Bu zayıflık sebebiyle önümüzdeki aylarda Doğu Akdeniz'de ve Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde olası gerilimleri engellemek için diplomatlara çok iş düşecek. İşbirliği arayışına devam etmek gerilimden evladır.

İkinci Berlin Konferansı'nın, birincisi gibi, mevcut sorunlara hızlı çözüm üretmesi beklenmemeli. Türkiye, Libya'daki askeri varlığının resmi anlaşmalar çerçevesinde olduğunun bilinciyle geçiş sürecine destek verecek ve seçim güvenliğini sağlayacak katkılarda bulunacaktır.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, son zamanlarda uluslararası siyaset arenasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, Şuşa Beyannamesi ve yansımalarını değerlendirdi.

Şuşa Beyannamesi Bölgede Neleri Değiştirecek?

SETA Dış Politika Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, Şuşa Beyannamesi bağlamında bölge siyasetinin geleceği üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
Şuşa Beyannamesi Bölgede Neleri Değiştirecek
Etrafımızdaki Üç Seçim ve Türkiye

Etrafımızdaki Üç Seçim ve Türkiye

Etrafımızda üç önemli seçim gerçekleşti.

Devamı

Antalya Diplomasi Forumu’nun hedefi, zamanlaması, teması ve katılımcıları dikkate alındığında Türk dış politikasının bu duruma yönelik hazırlık yaptığı ve yeni döneme uyum sağlamakta çok zorluk çekmeyeceği görülüyor.

Irak, Suriye ve Afganistan gündemdeyken Libya önümüzdeki haftanın yeni başlığı olma yolunda.. Rusya'nın Hafter'e desteği devam ettikçe Türkiye'nin Libya'da kalması ve dengeyi sağlaması tek seçenek olarak kaldı.

Şuşa Beyannamesi, Türkiye-Azerbaycan iş birliğinin geldiği noktayı gösterdiği kadar bundan sonra izleyeceği yol haritasını da ortaya koyan önemli belgelerden birisi olarak şimdiden tarihe geçmiştir.

Türkiye milli çıkarlarını koruyarak ilişkilerini normalleştirebilecek kapasiteye ve liderliğe sahip durumda.

Ankara bir yandan son yıllardaki hamlelerini tahkim eden diplomasiye devam edecek. Diğer yandan ise nüfuzunu genişletecek yeni hamlelerde bulunacak. Bugünün dünyasında milli menfaati temin etmenin yolu bu.

Erdoğan hem NATO zirvesindeki görüşmelerle hem de Şuşa seyahati ile Türkiye'nin son dönemdeki dış politika hamlelerini pekiştirecek adımları atıyor.

NATO zirvesinde karara bağlanacak NATO 2030 Ajandası nedir? NATO zirvesinde üye devletlerin “görünen” kaygıları nelerdir? NATO zirvesinde gerçekleşecek Erdoğan-Biden görüşmesi nasıl sonuçlanabilir?

Douglas ve Sarah Allison Dış Politika Merkezi Direktörü Luke Coffey, Türkiye-ABD arasındaki güvenin yeniden tesisine odaklanılması gerektiğini söyledi.

Bu ayın dış politika gündemi hayli yoğun. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Haziran'da NATO Zirvesi'nde ABD Başkanı Biden ile görüşecek. Haziran sonu da AB Liderler Zirvesi Türkiye ile 'pozitif' ajandayı değerlendirecek.

Kritik bir görüşmenin tarihi yaklaşıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan 14 Haziran'daki NATO zirvesinde ABD Başkanı Biden ile ilk kez yüz yüze görüşecek.

Ortadoğu'da normalleşme rüzgârı esiyor. Önce Körfez ülkelerinin Katar ablukasını sona erdirmesiyle başladı. Peşinden Biden yönetiminin İran ile 2015 nükleer anlaşmasına dönme arayışı ile devam etti.