Türkiye ve ABD, Suriye’nin kuzeydoğusu için uzun dönemli amaç ve beklentileri dahilinde farklı jeo-politik seviyelerde davranış modelleri geliştirmektedir. Türkiye, daha çok kendi güvenliği ve ‘mikro-bölgesel’ çıkarlarına yönelik strateji geliştirirken ABD Ortadoğu politikalarını ve küresel rekabet kaygılarını ön plana çıkartmaktadır.
Devamı
Bu analiz Suriye’nin stratejik bağlamda doğal kaynakları, SDG/YPG’nin bu kaynaklar üzerindeki hakimiyeti, YPG-rejim arasındaki petrol ticareti, rejim ile İran’ın enerji ortaklığı ve ABD yaptırımlarının etkilerini ele almaktadır.
Devamı
Bu çatışan menfaatler arasında yol almanın çok zor olduğu açık. Ancak unutmayalım, bugünün realitesi 2013'te ABD'nin Suriye iç savaşını uzatacak bir politikaya geçmesi ve daha sonra Rusya'nın kontrolü ele geçirmesine müsaade etmesiyle şekillendi.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 38. sayısı çıktı.
Anlaşılan Türkiye'nin konuyu partiler üstü olarak görüp bir devlet politikası olarak bakmasına mukabil ABD de konuyu hükümetten bağımsız ele almaktadır. Trump'ın tüm farklı çıkışlarına rağmen paradigmatik bir değişim söz konusu olmamıştır.
Gelinen kritik aşamada Türkiye'nin İdlib sahası ve Suriye siyaseti için önemli kararlar alması gerekmekte..
Devamı
Türkiye, Suriye krizinin çözülmesi için neredeyse bütün taraflarla farklı seviyelerde müzakerelerini sürdürürken neredeyse her gün "çatışmasızlık" bölgelerinden saldırı haberleri geliyor..
Devamı
On yedi yıldır iktidarda olan AK Parti'nin dış politikada ortaya koyduğu performans birçok söylem, farklı politik tercihler ve değişim hatları barındırıyor. Türkiye'nin AB'ye tam üyelik statüsü de AB ile kapışması da, ABD ile ilişkilerin gelişmesi de "eksen kayması" yaftalaması da, Afrika açılımı da Suriye'de askeri harekat yürütülmesi de bu zaman zarfında gerçekleşti. Kimi zaman birbiri ile taban tabana zıtmış gibi görünen bu söylem ve politikalardan biri ya da birkaçı merkeze alınarak AK Parti'nin dış politika çizgisi eleştiriye tabi tutuldu ya da övgüye mazhar oldu.
ABD'nin PYD'yi korumak için bir çevreleme yoluna gittiğini söylemek mümkün..
ABD bu sefer sözünde duracak mı?
Barış koridoru ifadesi ilk defa kullanılıyor. Bir anlamda Türkiye'nin Suriye krizine yaklaşımını göstermesi açısından önemli bir ifade.
'Güvenli bölge' giderek Türkiye ve ABD arasında bir çözümsüzlüğe doğru gidiyor. ABD'nin Türkiye'nin kabul etmesinin pek mümkün olmadığı teklifi iletmesinin ardından Ankara teklife 'hayır' dediğini duyurdu. Zira sunulan teklifte ne bir güvenli bölge oluşturulması öngörülmüştü ne de bu bölgenin Türkiye'nin istediği gibi formüle edilmesi sağlanmıştı.
Kazakistan’ın başkenti Nur-Sultan’da eski adıyla Astana Süreci diye anılan toplantıların on üçüncüsü gerçekleştirilirken Suriye’de sahada da önemli bir mücadele yaşanıyor.
SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş ABD’den Türkiye’ye gelen heyet ile güvenli bölge konusunda yapılacak görüşme hakkında değerlendirmede bulundu.
SETA Genel Koordinatör Yardımcısı Kemal İnat Suriye’de İdlib ve Fırat’ın doğusu konularında Türkiye’nin izlemesi gereken politikalar hakkında değerlendirmede bulundu.
Güvenli bölge Suriye krizi başladığı andan itibaren Türkiye ile ABD arasında sürekli müzakere konusu olan fakat bir türlü sonuca ulaştırılamayan bir mesele haline geldi.
Mesele sadece Türk- Amerikan ilişkilerinin geleceğine dair kaygılarla alakalı değil. Önemli bir NATO ülkesinin örgütün diğer önemli ülkesini ortak F-35 programından çıkarmasından da fazlası var.
Türkiye'nin yüksek irtifa hava savunma sistemi ihtiyacını karşılamak için Rusya'dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemi uzun zamandır kamuoyunda tartışılmakta. Aslında savunma teknolojileri ile ilgili teknik bir konu gibi görünen tartışma özünde Türkiye'nin egemenliği ve ittifak ilişkilerinin güvenilirliği ile ilgili birçok kritik hususu içermektedir.
ABD-Türkiye jeopolitik kopuşu bir yol ayrımında. ABD’nin Türkiye’yi Kongre üzerinden yasa tasarıları ile cezalandırmaya çalışması akıllıca bir strateji değildir ve asla olmayacaktır. Bu aslında, Türkiye’yi Rusya’nın yanına itecek stratejik bir hata bile olabilir.
Washington, Ankara’nın S-400 ile F-35 arasındaki teknik meseleyi ortak bir komite ile araştırılalım önerisine rağmen bu kararı aldı. Karar “Türkiye’nin ya S-400 hava savunma sistemini ya da F-35 savaş uçaklarını alabileceği, ikisine birden sahip olamayacağı” şeklinde rasyonelleştirildi.