Türkiye'nin Rusya ile Enerji İlişkileri Kimleri Rahatsız Ediyor?

Erdoğan Rusya'nın 'uzun vadeli işbirliği' yapabilecek 'güvenilir bir dost ve doğalgaz tedarikçisi' olduğunu söyledi. Dahası, Rusya ile ilişkilerin 'hiçbir zaman diğer ülkelerin dayatmalarına' göre belirlenmediğini vurguladı. Putin ise 'iki ülke arasında güven olmadan' TürkAkım gibi bir projenin gerçekleştirilemeyeceğini belirtti.

Devamı
Türkiye'nin Rusya ile Enerji İlişkileri Kimleri Rahatsız Ediyor
Türkiye Enerji Üssü Olma Yolunda İlerliyor

Türkiye Enerji Üssü Olma Yolunda İlerliyor

SETA Enerji Araştırmacısı Yunus Furuncu, Türkiye ile Rusya arasında gerçekleştirilen “TürkAkım” projesi hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı

TürkAkım projesi nedir? TürkAkım projesinin enerji güvenliğine etkileri nelerdir? Karşılıklı bağımlılık açısından nasıl değerlendirilmelidir?

Tahran’daki zirvede Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib meselesinde Rusya ve İran’ın Astana ve Soçi süreçlerinde verdikleri sözlere aykırı davranıp Türkiye’nin güvenliğini de tehdit edecek sonuçlara yol açacak şekilde hareket etmelerinin bu üç ülke arasında son dönemde söz konusu olan yakınlaşmayı da riske edeceğini muhatapları Putin ve Ruhani’ye açık bir şekilde hissettirecektir.

24 Haziran seçimlerine gidilirken AK Parti dönemi dış politikasının bir bilançosunun çıkarılması seçmenlerin tercihleri açısından önem kazanıyor.

Erdoğan, Putin ve Ruhani'nin Suriye'deki işbirliklerini genişletmeyi kararlaştırdıkları zirve Batı başkentlerinde iki kaygı yarattı:

Stratejik İşbirliğine Doğru Türkiye-Rusya İlişkileri

Putin'in Türkiye ziyareti oldukça hareketli geçti. İmzalanan anlaşmaların her biri kritik düzeyde.

Devamı
Stratejik İşbirliğine Doğru Türkiye-Rusya İlişkileri
Türkiye-Rusya-İran Zirvesi Neden Önemli

Türkiye-Rusya-İran Zirvesi Neden Önemli?

Suriye sorununa çözüm konusunda 2016 sonundan beri çaba içerisinde olan Türkiye, Rusya ve İran Cumhurbaşkanları bir araya geliyorlar..

Devamı

Eski bir Rus ajanı ile kızının İngiltere’de sinir gazıyla zehirlenmesinin ardından İngiltere Başbakanı Theresa May’in doğrudan Rus hükûmetini suçlayan açıklamaları ile Rusya ile Batılı ülkeler arasında son yıllarda yaşanan gerginlikte yeni bir aşamaya gelindi.

Türkiye’nin Rusya ile ittifak ilişkisi içerisinde olduğuna dair giderek yaygınlaşan bir yanılsama ile karşı karşıyayız.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran'ın "2018’de Türkiye'nin Dış Politikasına Bakış" dosyasına verdiği röportaj:

İki ülke arasında olumlu gelişmelere rağmen Türkiye-Rusya ilişkilerini bekleyen önemli riskler olduğunu ifade etmek gerekir.

Bu çalışmada 2017 yılında Türkiye’de Siyaset, Dış Politika, Güvenlik ve Terörle Mücadele, Ekonomi, Enerji, Hukuk ve İnsan Hakları, Eğitim, Sosyal Politikalar ve Medya alanlarında oluşturulan başlıklarla yaşanan gelişmeler detaylı bir şekilde betimlenmiş kapsamlı bir analize tabi tutulmuştur.

Ankara, Moskova ve Tahran ile güç dengelerini etkileyecek somut işbirlikleri yapması. Dikkat çeken yönü ise Batı başkentleri ile gerilim yaşayan Türkiye'ye NATO ittifakının "ortak savunma ve siyasi-ekonomik faydalarının" hatırlatılması. Tillerson'un "uyarısının" beş hususu göz ardı ettiği kanaatindeyim:

Afrin’de Rusya’nın desteği olmadan PYD’nin Türkiye destekli ÖSO güçlerine karşı dayanmasının mümkün olmadığını herkes bildiğine göre, Moskova’nın bu örgüte yönelik desteği Ankara’da PKK’ya ve onun Akdeniz’e uzanan bir koridor açmasına destek olarak görülüyor. Bu da Türkiye-Rusya ilişkilerinin daha da yakınlaşmasını engelleyecektir.

Rusya’nın, Türkiye ve İran'ın üst düzeyde muhatap olduğu IKBY’nin referandum hamlesi konusuna uzun bir süre ilgisiz kalması güç olacaktır.

Görünen şu: AB ya da AP fark etmez, Türkiye’ye karşı dün olduğu gibi bugün de önyargılı, politik tavırları devam ediyor.

Türkiye'nin yeni dönemde aynı gelir grubunda yer aldığı ülkelerle ve bulunduğu bölgedeki ülkelerle yeni işbirliklerini artırarak, siyasi ve ticari ilişkilerini yeni bir boyuta taşımalıdır.

Dünyanın en büyük ulaşım ve ticaret projesi olarak görülen Çin'in 'Tek Kuşak-Tek Yol' projesi bilindik, yerleşik ve eski tüm dengeleri değiştirecek öneme sahip.

Çin'de Putin, Erdoğan ve Şi Cinping arasında üçlü bir toplantı yapılacak. İçeriği bir yana, bu toplantının kendisi bile Türkiye'nin büyük güçler arasındaki rekabet alanında etkili bir aktör olarak yer aldığını gösteriyor.

Türkiye'nin PYD-YPG konusundaki kararlılığını Beyaz Saray'ın dikkate almaması Suriye'nin denklemini iyice Rusya İran- Esed hattına çevirir.