2019’a Giderken Dikkat Edilmesi Gereken Bir Diğer Husus

Parti içi çekişmelerin, bir kazananı olmayacak kavgaların bir kenara bırakılması ve 2019'a odaklanılması gerekiyor

Devamı
2019 a Giderken Dikkat Edilmesi Gereken Bir Diğer Husus
Devletler Arası Gerginlikler

Devletler Arası Gerginlikler

Soğuk Savaş'tan bu yana artık geride bırakıldığı düşünülen devletler arası gerginlikler her yeni örnekte kendini hissettiriyor.

Devamı

Türkiye diasporası içerisinde muhafazakâr kitle sayıca büyük çoğunluğu oluştursa da Alman siyasetine etki açısından bunların çok fazla öne çıkamadığı da bir gerçektir.

Medyanın malum kesimi için geçiş süreci eşsiz bir fırsat sunuyor. 'Türkiye için endişelenmek' görüntüsü altında ümitsizlik pompalama, 'batıdan bir uzaklaşırsak iki yakamız bir araya gelmez' korkusu salma fırsatı..

Can Dündar’ın Avrupa’da bir saraydan başka bir saraya koşarak; bir gazeteden başka bir gazeteye geçerek yaptığı dezenformasyon, zihinsel sömürgeleşmenin post modern versiyonudur.

Şimdilik örgütün beli kırıldı ise de yakın ve uzak gelecekte tehlike olması ihtimali hâlâ çok güçlü. Bu yüzden FETÖ ile mücadele güncel siyaset üstü bir kamu bilinci ile yapılmak zorunda.

Yeni Türkiye ve Düşmanları

Batılı yayın organları Türkiye'nin gittiği yönden pek de memnun değiller ve bunu gizlemiyorlar

Devamı
Yeni Türkiye ve Düşmanları
Türkiye nin Düşmanı FETÖ Avrupa nın Dostu mu

Türkiye’nin Düşmanı FETÖ Avrupa’nın Dostu mu?

FETÖ sadece Türkiye’ye zarar vermek için kullanışlı bir enstrüman değildir. Soğuk Savaş sonrasında 160 ülkedeki militanları sayesinde o ülkelerin bürokrasisine, medyasına ve ekonomik hayatına sızmış uluslararası bir örgüttür.

Devamı

Almanya'daki bazı kesimler yel değirmenlerine karşı savaşan Don Kişot gibi kendi kafalarında inşa ettikleri bir düşmana karşı savaş veriyor ve kendilerini rezil ediyorlar.

Bu çalışmada farklı alanlardan uzmanlar FETÖ’nün çeşitli alanlara yayılan faaliyetlerini, tarihini, örgütsel yapısını, ekonomik kaynaklarını, devlet kurumlarının içerisine sızarak kadrolaşmasını ve dini görünümlü bir hareketten silahlı terör örgütüne dönüşümünü analiz ediyor.

15 Temmuz'un üzerinden bir yıl geçti. Biz maalesef daha dünyaya bunun nasıl zehirli bir örgüt olduğunu anlatmakta güçlük çekiyoruz.

Gezi’den 15 Temmuz’a, ne kadar Türkiye’nin istikrarına göz dikmiş grup varsa arkalarında BAE’nin desteğini hissetti.

Ana muhalefetin protesto yürüyüşü yapması demokratik hakkıdır. Ancak bu yürüyüşün CHP'nin de içinde olduğu siyaset kurumuna zarar vermeyecek teyakkuz içinde yapılması zorunludur.

Katar krizi, Suudi Arabistan başta olmak üzere herkese değişen miktarlarda zarar veriyor. Azdan az, çoktan çok gidiyor.

Alman Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel iki ülke ilişkilerinin düzelmesi için adım atması gereken taraf Almanya olduğu için Ankara’dan beklediği tavizi alamadan dönmek zorunda kaldı.

Taksim Gezi Parkı şiddet eylemleri, Türkiye’nin yakın dönemde maruz kaldığı dış destekli saldırıların ilkiydi.

Sadece Türkiye için değil dünya için de bir tehdit olan FETÖ’nün hem iç hem de dış kamuoyuna anlatılması, mücadelenin geleceği açısından hayati önem taşımaktadır.

Örgütün “çatı” davası başta olmak üzere tüm davalarda izlediği savunma stratejisinin özü, her şeyi inkar etme üzerine kurulu.

AB’nin her şeye rağmen Türkiye için stratejik bir öncelik olduğu aşikar. Sadece Hollanda’nın seçim sürecindeki tavrı bile AB ile ilişkileri koparmaya yetebilirdi; fakat Türkiye ısrarla ilişkiyi sürdürmeyi tercih etti.

Ana akım medya içerisinde yer alan ve uluslararası enformasyon akışını yönlendiren Batı medyasının özellikle 2009 Davos Zirvesi ve sonrasında yoğun bir ilgiyle Türkiye’yi takip etmesi, Türkiye’nin yükselen gücüyle paralel seyretmektedir.

Diasporadaki sosyal ve ekonomik sermayeleri göz önünde bulundurulduğunda örgütün sadece ülke içerisinde pasifize edilmesinin sorunu bütünüyle çözmeyeceği açıktır.