Yeni Zelanda’daki Saldırı Hem Organizasyon Olarak Hem de İdeolojik Olarak Son Derece Kapsamlı

SETA Strateji Araştırmacısı Talha Köse Yeni Zelanda’da yaşanan İslam karşıtı saldırının içeriği hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı
Yeni Zelanda daki Saldırı Hem Organizasyon Olarak Hem de İdeolojik
Teröristin Manifestoda Belirttiği İfadeler Ortaçağ Düşüncesinin Bugüne Zuhur Etmiş Hali

Teröristin Manifestoda Belirttiği İfadeler Ortaçağ Düşüncesinin Bugüne Zuhur Etmiş Hali

SETA Güvenlik Araştırmacısı Murat Aslan Yeni Zelanda’da iki tane camiye saldırı düzenleyen teröristin manifestosu hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı

Ankara, S-400 meselesini ABD'ye ve NATO'ya sıkıntı vermeden yönetmek istiyor. F-35'lerin selameti Türkiye'nin de ortak olarak önemsediği bir konu. Gerilim üçüncü bir yol bulunarak aşılabilir. "NATO'da kriz yaklaşımı" sadece Batı ittifakına zarar verir. Türkiye'yi sözünden vazgeçme ya da milli çıkarlarından feragat etme noktasına getiremez.

S-400’ler, F-35’ler ve Suriye konusunda bazı Amerikalı yetkililerin yaptığı açıklamalar, Washington’un Ankara ile ilişkiler konusunda rasyonel düzlemden uzak yaklaşım konusunda ısrar ettiğini gösteriyor.

Analiz Almanya’da son dönemde tartışılan camilerin finansmanı sorunu ile cami ve cemaatlerin köken ülkeyle bağlarının koparılmasına yönelik tartışmaları ele almaktadır.

Beş yıl süren NSU davası, 2018 yılı temmuz ayında sonuçlandı. Mahkemenin NSU terör örgütünün Alman devleti içerisindeki bağlantılarına hiç dokunmayan kararı kimseyi tatmin etmedi.

Almanya’nın Üniformalı Irkçıları

NSU cinayetlerinde Alman polisinin ve istihbaratının, bu örgütle derin ilişkilerinin varlığına yönelik kamuoyunda geniş bir mutabakat var.

Devamı
Almanya nın Üniformalı Irkçıları
Neden Vazgeçmeyecekler

Neden Vazgeçmeyecekler?

Türkiye'nin parlak geleceği, bir üst ligde kalma kararlılığı. Saldıranların hedefi, Erdoğan'ın liderliğiyle Türkiye'nin milli menfaatlerini takip eden bağımsız bir politika izlemesine son vermek.

Devamı

Geçen hafta Almanya'daki Correctiv adındaki kuruluşun organizasyonuyla 9 farklı ülkeden medya organlarının desteğiyle Türkiye'ye karşı yeni bir dezenformasyon ve karalama kampanyası başlatıldı.

Almanya merkezli Correctiv adındaki güya bağımsız bir vakıf üzerinden Türkiye'ye karşı "Black Sites Turkey" adı altında yeni bir karalama ve dezenformasyon kampanyası başlatıldı.

Geçen hafta İç İşleri Bakanı Horst Seehofer başkanlığında toplanan Alman İslam Konferansı, katılımcıları, tartışılan konular ve açık büfede yer alan domuz eti ikramıyla pek çok tartışmaya yol açtı.

Almanya'daki Türklerin hayatı gün geçtikçe zorlaşıyor. Kendilerine yönelik tehditler artıyor. Ancak seslerini duyuracak tek bir isme bile sahip değiller.

Alman İslam Konferansı nedir? IV. İslam Konferansı’nda yeni olan nedir? Konferansın hedefleri nelerdir? İslam Konferansı’na kimler katıldı ? Katılımcılar hangi kriterlere göre seçildi? Alman devletinin İslam Konferansı’ndaki rolü nedir? İslam konferansının başarılı olma şansı nedir?

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 30. sayısı raflardaki yerini aldı.

Katılımcılara 'domuz ürünleri de sunulmasıyla' medyaya yansıyan Konferans, aslında tam bir devlet projesi. Sloganı 'Almanya'dan ve Almanya için bir İslam.' İstenen ise Almanya'da yaşayan 4.5 milyon Müslüman'ın 'Almanya'ya ait bir İslam tanımı' geliştirmeleri.

Avusturya Başbakanı Kurz, anti-siyonizm ile anti-semitizmi bir madalyonun iki yüzü olarak nitelendirerek sadece Yahudileri sahiplenmekle kalmadı, İsrail lobisinin desteğini almak amacıyla İsrail’e de göz kırpmış oldu.

11 Eylül terör saldırılarından sonra Fransız İslamı, Alman İslamı ve Avusturya İslamı gibi ehlileştirilmiş ve sekülerleştirilmiş bir İslamiyetin dizayn edilmesi çalışmalarına hız verildi.

Almanya, CDU veya SPD’nin kolayca kurdukları koalisyonlar döneminden, programları benzeşen partilerin milletvekili sayılarının koalisyon kurmak için yetmeyeceği bir döneme doğru yelken açıyor.

Türkiye’nin Batı karşısındaki hiyerarşiyi reddeden arayışına yönelik tepki, kuşkusuz en açık şekilde medya bağlamında görünür olmaktadır.

Karşılıklı ekonomik ilişkilerimiz iki ülke için de vazgeçilmez boyutta.. Ancak öyle gözüküyor ki Alman siyasetçiler henüz yeterince cesur değil..

Türk-Alman ilişkilerini normalleştirmede Merkel'e zorlu bir görev düşüyor. Hem Avrupa siyaseti hem de kendi ülkesi için Türkiye'ye olan ihtiyacı iyi biliyor. Ancak birkaç yıldır Alman kamuoyunda yükseltilen Türkiye ve Erdoğan karşıtlığının bitirilmesi ve algı toparlamasının yapılması gerekiyor.