Analiz, Halep'in Suriye rejiminin kontrolüne geçmesinin stratejik ve askeri düzeyde sebep ve muhtemel sonuçlarını ele alarak Fırat Kalkanı Harekatı açısından oluşturduğu riskler ve muhaliflerin Suriye’deki askeri ve siyasi geleceğini incelemektedir.
Devamı
SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş Türkiye-Irak ilişkileri üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Devamı
Türkiye Musul Operasyonu başladığında gereksiz bir saldırganlık tuzağına düşmedi. Başika'dan da çekilmedi. İleri de gitmedi. Suriye'de ise ilerlemeye devam etti. Ne Musul düştü. Ne Türkiye devre dışı kaldı.
Türkiye’nin DEAŞ mücadelesi, sadece terör eylemlerinin önlenmesine dönük cari istihbaratın eyleme geçirilebilir işlevselliğini değil; aynı zamanda örgüte katılma temayülü ve karakteri taşıyan yabancıların radikalleşme safhalarının takibini ve gerekli önleyici mekanizmaların inşasını zaruri kılmaktadır.
Bugün için Türkiye açısından en öncelikli konu ABD, Rusya ve AB arasında dengeli bir ilişki tutturabilmektir. Bu aktörlerden en az ikisi ile geliştirilebilecek iyi ilişkiler Türkiye’nin istikrarı açısından önemlidir.
Irak ile normalleşme arayışı aslında Türkiye'nin hem sahada hem masada olma stratejisinin yeni bir safhası.
2017'ye baktığımızda FETÖ, PKK ve DEAŞ terörünün hedefi haline gelen AK Parti ve Türkiye devleti arasındaki bağlar güçlenerek devam edecektir.
Devamı
Sadece Türkiye sathında değil Irak ve Suriye'de de sınır ötesi harekâtlar ve operasyonlara devam ederek ulusal güvenliğini tesis etmeye yönelik adımlar atmalı. Vekil unsurları kullanabilmeye yönelik kapasite inşa etmeli.
Devamı
Bilmeliyiz ki ülkemize yönelik kampanya, etrafımızdaki olayların yoğunluğu devam ettikçe, hız kesmeyecek. Zira yaşadığımız sorun, devletlerin soğuk, çıkarcı ve çok yüzlü hesaplarının çirkin yüzü.
Yılbaşı eğlencesini hedef alan terörün hedefi "hayat tarzı" ya da "laiklik" değil. "Hayat tarzı" ve "dindar-laik ayrımı" üzerinden toplumumuzu bölmek.
El-Bab operasyonu sonrasında sırasıyla Membiç ve Rakka’yı hedefe koyan Türkiye, sınır ötesinde tüm terör örgütleriyle mücadeleden kaçınmayacağı mesajını çok açık bir şekilde ortaya koymaktadır.
Eğer ateşkes bozulmaz taraflar ateşkese uyarsa o takdirde gözler Suriye'nin toprak bütünlüğünü ihlal eden aktörlere dönecek: DEAŞ ve PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD.
Birkaç yıldır ülkemiz tarihin akışının hızlandığı bir dönemden geçiyor. Bir yıla o kadar çok şey sığıyor ki geriye baktığınızda yaşananları ihata etmekte zorluk çekiyorsunuz.
Moskova'da üzerinde anlaşmaya varılan maddeler Suriye krizinin çözümüne yönelik makro plan niteliğinde. Başta Astana olmak üzere bundan sonraki görüşmeler ise muhtemelen sahanın nasıl dizayn edileceği ile ilgili olacak.
SETA Güvenlik Araştırmacısı Veysel Kurt El-Bab Operasyonu üzerine değerlendirmelerde bulundu.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran El-Bab Operasyonu üzerine değerlendirmelerde bulundu.
DEAŞ ise örgütün ideolojisini var eden siyasi, ekonomik ve dini şartlarla hakkıyla yüzleşilmeden farklı isim ve formlarda terör faaliyetleri, kaos yaratma girişimleri ve Haziran 2014’te Musul’un işgali ile birlikte ulaştığı güç zirvesine tekrar ulaşma çabalarını sürdürecektir.
ABD’nin PYD/ YPG’ye yaptığı yatırımın oluşturduğu maliyet Türkiye ile Rusya’nın yakınlaşmasına yol açtı. Bu anlamda 10 Ağustos’ta gerçekleşen Erdoğan Putin görüşmesi ve İran’la “Suriye’nin toprak bütünlüğü” üzerinden sıklaşan diyalog bu üç aktörün birbirine yaklaştığına işaret etmektedir.
Cuntacılar hem mesai arkadaşlarını hem de sivil halkı vurmaktan çekinmedi. Türkiye çok darbe görmüştü ancak ilk defa bir darbe girişimi, devletin terör örgütü olarak ilan ettiği bir yapı tarafından yönetiliyordu.
Türkiye’de darbeler ve darbe girişimlerinin daha önce İttihatçı, laikçi, NATO’cu gibi türleri vardı fakat 15 Temmuz Türkiye’nin ilk mesiyanik darbe girişimi olarak tarihin çöplüğüne atıldı. 15 Temmuz’da FETÖ mesiyanizmi Türkiye’yi kanlı bir askeri darbeyle esir almaya çalıştı. Cumhurbaşkanından sivil halkına, askerinden polisine, medyasından belediyesine kadar tüm Türk halkı direndi ve FETÖ’nün kehanetlerini boşa çıkardı.
Demokrasi nöbetleri, pratikte bir tehlikenin varlığını önceleyen bir duruşa işaret etmenin yanı sıra halkın darbeye karşı duruşunu da sembolleştiren bir etkiye sahip. İnsanlar meydanları doldurarak demokrasiye ve anayasal meşru hükümete sahip çıktıkları mesajını her gece tazeliyor.