2019’un öne çıkan bütün gelişmeleri bu yıllıkta analiz edildi. Alanında uzman araştırmacılar tarafından hazırlanan '2019’da Türkiye', Türkiye’yi anlamak için önemli bir başvuru kaynağı.
Devamı
Türkiye’nin önde gelen akademik dergilerinden biri olan Insight Turkey, yeni sayısı “Türkiye’nin Yeni Dış Politikası: Otonomi için Bir Arayış” başlığı ile Türkiye’nin uluslararası arenadaki artan rolünün ve etkisinin önemi üzerinde durmaktadır.
SETA Genel Koordinatörü Duran, ABD Senatosunun 'Ermeni' kararına ilişkin, "Bu yaklaşım, ne ikili ilişki hukukuna ne NATO hukukuna ne müttefiklik hukukuna çalışıyor." dedi.
Washington'dakiler 2013'den beri kendi Rusya, Suriye, YPG ve FETÖ politikalarıyla sürekli Türkiye'yi yabancılaştırdıklarını unutup, Türkiye'nin Rusya'ya yaklaşmasından şikayet ediyor..
İttifak içi rekabet ve farklıklar ittifakın üçüncü taraflara yönelik politikalarından da kendini göstermiş durumda.
SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyine düzenlediği harekatlarla ilişkin, "Pentagon'da pişirilen planların da suya düştüğünü gördük." dedi.
Devamı
Bu konular uzun yılların birikimi neticesinde bu noktaya geldi. Bazıları belki de hiç çözülmeyecek. Ankara ve Washington'ın uluslararası sistemin ve ilişkilerin geleceği konusundaki algı farklılıkları aşikar. Bu farkı belki de Trump'tan ziyade senatörlerin Erdoğan ile sohbetinde görüyoruz..
Devamı
Bu çalışmada ABD ve AB’nin Rusya’ya uyguladığı yaptırımların etkileri ve uluslararası alandaki tesirleri incelenmekte, yaptırımların Türkiye’nin enerji sektörüne yansımalarının analizi yapılmaktadır.
Üç harekât, iki mutabakat ile büyük kazanımlar elde eden Türkiye sahada zorlukları aşıyor ancak saha dışında daha büyük bir mücadele ile karşı karşıya. YPG silahlı bir yakın tehdit olmaktan çıkarılsa ve topraksal bir kara gücü olmak durumu zayıflatılsa da bir sorun olarak varlığını biçim değiştirerek sürdüreceğe benziyor.
Soçi'de bugün gerçekleşen Erdoğan-Putin zirvesine odaklanan zihinlerde iki soru var
Barış Pınarı Harekâtı’nı pek çok cephede yürütmek durumunda kalan Türkiye, bir yandan sahada operasyona devam ederken bir yandan da terör örgütü PKK/YPG’yi işbirliği yapacakları bir aktör olarak gören ülkelerden gelen baskıları göğüslemek zorunda.
ABD ile ipleri kopartmaktan çekinmeyen Türkiye, Rusya ile de aynı noktaya gelmekten hiç çekinmez. Türkiye Rusya’nın karşısında Batı tarafından yalnızlaştırılmış bir ülke olarak değil, Batı’nın da destek verebileceği bir aktör olarak yer alıyor.
SETA Ekonomi Direktörü Doç. Dr. Nurullah Gür, ABD ile varılan anlaşmayı değerlendirdi: Türkiye istediğini aldı. Amerika da şunu gördü ‘Türkiye artık eski Türkiye değil. Bazı göz korkutmalarla, tehditlerle sinecek bir Türkiye yok..
ABD, YPG'yi ilanihaye koruyamayacağını gördü. İran'ı Suriye'de YPG ile sınırlandırma hayalinin de boş olduğunu anladı.. Avrupa ise rasyonel menfaatlerini takip edecek ve Türkiye'nin müttefikliğini yeniden keşfedecek..
Ankara ile Washington arasında tansiyonun istikrarlı olup olmaması ve Türkiye'nin askeri operasyonunda başarılı bir şekilde sonuç üretmesi Suriye krizinde yeni bir aşamaya geçilmesinde beraberinde getirecektir. Bu anlamda BPH Türkiye'nin son dönemde attığı en önemli adımlardan biridir.
Barış Pınarı Harekâtının başlamasından birkaç saat önce, Erdoğan ve Putin arasında gerçekleşen telefon görüşmesiyle, Rusya’nın bölgesel çıkarlarını da göz önüne alarak harekatı desteklediği ortaya çıktı.
İdlib'deki gelişmelerin maliyeti Rus-Türk ilişkileri için ciddi bir sorun teşkil edebilir.
Gelinen kritik aşamada Türkiye'nin İdlib sahası ve Suriye siyaseti için önemli kararlar alması gerekmekte..