Rusya’nın İdlib’e Yönelmesi Kesinlikle Türkiye’nin Çıkarlarına Aykırı

Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Yusuf Özkır Rusya’nın Suriye politikası hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı
Rusya nın İdlib e Yönelmesi Kesinlikle Türkiye nin Çıkarlarına Aykırı
İdlib e Harek t Yapılması Durumunda ABD Fırat ın Doğusundaki

İdlib’e Harekât Yapılması Durumunda ABD Fırat’ın Doğusundaki Bölgeyi Uçuşa Yasaklayabilir

SETA Güvenlik Araştırmacısı Necdet Özçelik İdlib’e bir harekât olması durumunda ABD’nin izleyeceği yol hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı

Zirve gerçekleşti fakat İdlib için bir yol haritası çıkmadı. Rusya ve İran masaya bu amaçla oturmadığını zirve boyunca fazlasıyla belli etti.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran Tahran Bildirisi ve Türkiye’nin Suriye meselesi ile ilgili izlediği politika hakkında değerlendirmede bulundu.

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş Tahran’da yapılan Suriye zirvesi hakkında değerlendirmede bulundu.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun Heyet Tahrir Şam’ın (HTŞ) İdlib meselesindeki önemi ve Türkiye’nin bu örgüte karşı tutumu hakkında değerlendirmede bulundu.

Cumhurbaşkanı Zirvede Dile Getirilen Tehdit Unsurlarına Karşı Uygulanabilecek Yapıcı Adımlar Önerdi

SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt Tahran Zirvesi hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı
Cumhurbaşkanı Zirvede Dile Getirilen Tehdit Unsurlarına Karşı Uygulanabilecek Yapıcı Adımlar
Doç Dr Hasan Basri Yalçın Erdoğan Tahran'da İnsanlığın Sesi Oldu

Doç. Dr. Hasan Basri Yalçın: Erdoğan Tahran'da İnsanlığın Sesi Oldu

4 milyona yakın nüfusu ve Türkiye’ye 130 kilometrelik sınırı ile Tahran’da gerçekleştirilen Suriye zirvesinin ana gündem maddesi olan İdlib’te tansiyon giderek yükseliyor. 100 bine yakın rejim karşıtı muhalifin kontrolünde olan İdlib’te artan gerilim, sivillerin güvenliğini ciddi anlamda tehdit ediyor. 7 yıldır süren ve kördüğüm haline gelen iç savaşta İdlib’in stratejik bir önemi var. Tüm dünyanın nefesini tutarak izlediği İdlib’teki son gelişmeleri SETA Strateji Araştırma Direktörü, İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Basri Yalçın’a sorduk.

Devamı

HER ŞEY gözler önünde oldu. Üç devletin devlet başkanları İdlib konusunu canlı yayında müzakere etti..

İDLİB Suriye Savaşı'nın son hamlelerinden biri gibi görünmesine rağmen, savaşın son aşaması olduğunu söylemek doğru olmaz..

Putin ve Ruhani ilk açıklamalarında İdlib'i doğrudan ilgilendiren meseleleri dile getirmediler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından sonra değindiler..

İdlib'de yaşanacak bir savaş sonrasında bölgede oluşabilecek otorite boşluğunu Türkiye'yi hedef alacak terör örgütlerinin doldurması riski göz ardı edilecek türden değil.

Batılı ülkelerin İdlib’e yönelik ilgilerini açıklamak için gerçekten insani gerekçeler yeterli mi?

İdlib'in kaderi için bütün gözler Tahran'daki üçlü zirveye çevrilmişti. Erdoğan, Putin ve Ruhani'nin "zorlu" müzakerelerinden sonra 12 maddelik bir sonuç bildirgesi yayımlandı.

Suriye iç savaşının kritik aşamalarından biri olan İdlib son birkaç haftadır gündemin merkezinde yer alıyor.

Tahran'da bugün çok kritik bir üçlü zirve gerçekleşiyor. Erdoğan, Putin ve Ruhani hem İdlib'in hem de İdlib sonrası Suriye'nin geleceğini belirleyecek önemli müzakerelerde bulunuyorlar.

"Türkiye, Suriye'de saf tutmuyor" - Uluslararası Arap Akademisyenleri Derneği Onursal Başkanı Sımir Hafız: - "Suriye'de bulunan uluslararası aktörler, Türkiye'yi yanlarına çekmek istiyor.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından "Suriye Krizinde Yeni Safha İdlib" başlıklı panel düzenlendi.

Mevcut düzlemde askeri bir operasyonun ayak sesleri gittikçe yaklaşıyor. Soru bu operasyonun ne kadar kapsamlı olacağı ve kimlerin kime karşı mücadele edeceği sorusudur.

Türkiye'ye yönelik negatif bir kampanyanın bayraktarlığını yapan Almanya'nın ve diğer bazı Avrupa Birliği üyesi devletlerin bu ani politika değişikliğinin arkasında hangi nedenler yatıyor?

Tahran’daki zirvede Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib meselesinde Rusya ve İran’ın Astana ve Soçi süreçlerinde verdikleri sözlere aykırı davranıp Türkiye’nin güvenliğini de tehdit edecek sonuçlara yol açacak şekilde hareket etmelerinin bu üç ülke arasında son dönemde söz konusu olan yakınlaşmayı da riske edeceğini muhatapları Putin ve Ruhani’ye açık bir şekilde hissettirecektir.