Podcast İsrail in Gazze Saldırıları

Podcast: İsrail’in Gazze Saldırıları

İsrail’in Gazze Saldırıları

Devamı

Türkiye'nin diplomatik başarısı ve savaşın başından beri oynadığı rol, Türkiye'nin AB ve NATO için neden önemli olduğunu gösteriyor.

Yeni küresel-bölgesel jeopolitik dönüşümü ve riskleri 'hangi lider ile karşılayabileceğimiz' 2023 seçimlerinde seçmenin cevap arayacağı başat konulardan birisi olacak.

Küresel liderliğin şekillenmesi için gerçekten etkili birçok taraflılığa ihtiyaç olduğunun altını çizen Duran, 'Dünya çok zor bir dönemden geçiyor. Gelecekte liderlik inisiyatiflerine daha fazla ihtiyaç olacak ve aslında dünyanın yaklaşan kriz sorunlarıyla başa çıkmak için yeni bir liderlik anlayışı geliştirmemiz gerekiyor.' dedi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının BM Genel Kurulu öncesi New York'ta düzenlediği düzenlediği panelde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaleme aldığı 'Daha Adil Bir Dünya Mümkün' isimli kitapta da yer alan BM'ye ilişkin somut reform önerileri tartışıldı.

Davos’la başlayan ve sonrasında Türkiye’nin küresel ve bölgesel aktörlerle karşı karşıya kaldığı hemen her kritik süreç 'otoriterleşme' ve 'eksen kayması' gibi tartışmalarla senkronize biçimde ilerleye geldi.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun, 'ABD tarafından yönetilen bir ağ üzerinden YPG'ye silah, mühimmat ve militan unsurları gönderiliyor.' dedi.

Türkiye karşı karşıya kaldığı bu kriz durumunda sağlam bir iletişim yönetimi başarısı ortaya koyarak taraflı tarafsız kamuoyunun takdirini topladı. Olumlu bir iklim oluşturdu. Bundan sonraki aşamada yapılması gereken bu pozitif tabloyu kalıcı hale getirecek iletişim stratejisinin uygulanmasıdır.

Erdoğan'ın mesajı AB başkentlerine "stratejik hesapları" yeniden yapmaya davet niteliğinde. "Trexit zamanı geldi mi" henüz net değil. Ancak mevcut durumun sürdürülemezliği ise gayet açık.

Trump'ın dış politika yaklaşımı ve dili "zorba bir tek taraflılığın" ABD'de kalıcı olduğunu düşündürüyor. Zira Washington, Çin, Kuzey Kore ve İran ile ilgili tehditlerde bulunmakla kalmıyor. Müttefikleriyle de şantaj, tehdit ve aşağılama içeren bir ilişki kurmaya çalışıyor.

SETA Genel Koordinatörü Duran, Türkiye'nin inanılmaz bir terör tehdidiyle karşı karşıya olduğunu belirterek, 'Bunun sebebi de ABD'nin desteğiyle hareket eden YPG. Washington'dan PKK'ya silah geliyor' dedi.

11 Eylül saldırılarının ardından başlatılan ve dünya genelinde bir şiddet sarmalını tetikleyen teröre karşı savaşın belki de en önemli tahribatı, bilinçli bir propaganda faaliyetiyle Müslüman imajının terörizmle özdeşleştirilmesi oldu.

İnsan haklarının ve hümanizmin beşiği olduğunu iddia eden Avrupa Birliği ve AB üyesi ülkeler, kendileri için bir utanç kaynağı haline gelen bu durumu görmezden gelmekte ve gerekli ciddi tedbirleri almamaktadırlar.

Türkiye'nin siyasi istikrarı, ekonomik büyüme hızı, beşeri sermayesi ve bölgesel etkinliğinin günden güne artıyor oluşu onu hedef tahtasına oturtuyor.