ABD Dışişleri Bakanı Blinken’ın Çin gezisinin hemen sonrasında Çin lideri Xi Jinping’e diktatör yakıştırması yapan Biden bu makalenin yazıldığı saatlerde Hindistan lideri Modi’yi en üst düzeyde ağırlamaya hazırlanıyordu. Biden, Kaşıkçı meselesiyle ilgili Muhammed bin Selman’la ilgili ‘parya’ gibi ağır laflar etmiş ancak zirve yapan petrol fiyatları Suudi Arabistan ziyaretini zorunlu kılmıştı. Demokrasi ve insan hakları konusunda yüksek retorik kullanan Biden’ın buna rağmen jeopolitik dengelerin gerektirdiği adımları atması birçok Amerikan başkanının pratiğiyle uyumlu aslında. Demokrasi Zirvesi’ne dahil edilen ülkeler listesi de Amerikan çıkarlarının ve stratejik tercihlerin öncelikli olduğuna başka bir örnek. Biden ‘demokrasilere karşı otokrasilerin mücadelesini’ en önemli mesele olarak gördüğüne ilişkin sözlerini boşa çıkaran tutarsızlıklar, Amerika’nın bu konudaki güvenilirliğine zarar vermekle kalmayıp Çin gibi birçok ülkeyle ilişkilerini pragmatik bir çerçevede götürmesini de zorlaştırıyor.
Devamı
Önümüzdeki 10-20 yılda, dünyanın en büyük 5 ekonomisinden 4'ünün Asya'da olması bekleniyor. Çin, Hindistan, Japonya, Rusya ve Endonezya gibi büyük ekonomiler, küresel ekonominin ağırlık merkezini Asya'ya doğru kaydırmaya devam edeceklerdir.
Devamı
SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat, Asya-Pasifik bölgesindeki 15 ülkenin imzaladığı Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) anlaşmasını değerlendirdi.
Kovid-19 ve ekonomik etkileriyle mücadeleyle birlikte, ABD'deki seçim sürecinin ardından Trump-Biden geçişinin de sürdüğü böylesi bir dönemde 'dünyanın en büyük serbest ticaret anlaşması' olarak tanımlanan RCEP (Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık) imzalandı.
G7 Liderler Zirvesi’nde neler yaşandı? Donald Trump’a karşı liderlerin tepkileri ne oldu? Ticaret savaşlarının gölgesinde dünya ekonomisi nereye gidiyor? G7’ye karşı Şangay İşbirliği Örgütü bir alternatif olabilir mi?
Trump'ın uluslararası normları hiçe sayan, korumacı ve tek taraflı yaklaşımları Washington'ın müttefiklerini bunaltmaya devam ediyor. Batı ittifakının üyeleri arasında artık yapısal hal almaya başlayan gerilimler saymakla bitmiyor...
Durum şu ki verilen karara gelebilecek tepkilerin ne kadar sert olacağı hesaplanmadığı gibi Beyaz Saray'ın Ortadoğu'dan sorumlu uzmanlarının bir şekilde anlaşmaya vardığı düşünülen bazı Ortadoğu liderlerinin etkisi ve gücü fazlasıyla gözlerde büyütülmüş.
Devamı
Terör bahanesiyle Türkiye dahil sekiz ülkenin havayollarının ABD’ye direkt uçuşlarında elektronik cihaz sınırlaması, ekonomik alanda yeni nesil bir korumacılık uygulamasıdır. Bu karar, serbest rekabeti önlemek için alınmıştır ve Amerikan, Alman, Hollanda, Fransız ve İngiliz havayolu şirketlerine haksız rekabet imkanı sağlayacaktır.
Devamı
Trump-Abe görüşmesinin ekonomik sözler kısmında nispeten hafif kaldığını ve bolca geçen “ittifak” kelimesinin daha ziyade bölgesel siyasi ve askeri yansımalarla ilgili durduğunu söylemek gerek.
Trump TPP'yi elinin tersiyle itti. TPP de böylelikle ölmüş oldu zira anlaşmanın devreye girebilmesi için içlerinde ABD ve Japonya'nın da bulunduğu en az 6 ülkenin onayı gerekiyordu.
Trump'ın kafasına koyduğu gibi dağa taşa set çekmesi, esas itibariyle ilişkilere set çekmek anlamına geliyor ki, duvarın getirdiği asıl mana da bence bu…
Müesses nizama eleştiriyle gelen Trump, seçim döneminde söyledikleri ile kurduğu kabinenin yaklaşımlarını uzlaştıracak bir yolda yürüyecek.
Nükleerden kopuk, terör ve insan hakları gibi meselelerde, ABD'nin İran'a uyguladığı yaptırımlar sonuçta halen kâğıttan silinmedi. Trump, kuvvetle muhtemel bunlar üzerinden gidecektir.
TPP anlaşmasının, hesapta ABD'nin yanına hiç de fena olmayan ekonomik karlar bırakacağı projekte edilirken, konunun aslen daha yüce amaçları olduğu da malum.
Trump Kanada'ya bir Meksika gibi saldırmasa da, yeni dönemin bu komşu ekonomi için de çeşitli açılardan iz bırakması muhtemel…
Özellikle Irak Savaşı hezimeti ve yaşanan büyük ekonomik kriz sonrasında ABD’de içe kapanma ne kadar arttıysa, uluslararası kamuoyunun Amerikan politikaları ve seçimlerine olan ilgisi de o kadar yükseldi.
Obama'nın Asya'yı yeniden dengeleme projesinde ne derece başarılı olacağı gündemde öne çıkan soru işareti iken, müstakbel Başkan'ın kapsamlı konuya yaklaşımı ise bölgeye noktayı koyacak.
Trump, bilhassa iş dünyasının ruhunu okşayan vergi odaklı vaatleriyle ABD ekonomisini canlandırma yönünde ümit pompalarken, kamu tarafında bütçenin suyunun çekilmesi ihtimalini arka plana atıyor gibi…
Ortada yeni bir sızıntı var. Mevcut küresel ve yerel karmaşada gözden kaçsa da, aslında boyutu okkalı bir sızıntı. Yer ise, bu kez Atlantik.
Bir Amerikan kirazının yolculuğunu izleyin diyen bir video. Obama yönetiminin Trans-Pasifik Ortaklığı TPP için hazırladığı web sayfasını açar açmaz, karşınıza bu çıkıyor.
ABD, TPP kapsamında 11 Pasifik ülkesiyle bir çatı altına gelmeyi planlıyor. TTIP ile ise, Atlantik'in öbür yakasındaki AB ile dünyanın en büyük ticari işbirliğine imza atmaya hazırlanıyor.