Perspektif: Ağırlaştırılmış Ekonomik Yaptırımlar | Trump İran’dan Ne İstiyor?

İran’a yönelik uluslararası yaptırımlar nasıl bir tarihi gelişim izlemiştir? Yaptırımlar İran’da ekonomi, siyaset ve toplumu nasıl etkilemiştir? İran yaptırımlarla nasıl mücadele etmiştir? İran’a yönelik yaptırımlar Ortadoğu siyaseti bağlamında ne anlama gelmektedir?

Devamı
Perspektif Ağırlaştırılmış Ekonomik Yaptırımlar Trump İran dan Ne İstiyor
Alternatiflerin Dünyası

Alternatiflerin Dünyası

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Johannesburg'daki BRICS zirvesine katılması Türkiye'nin yeni dönemdeki arayışları açısından çok önemliydi.

Devamı

Çin, Almanya, Kuzey Kore, İran ve hatta tüm Batı Avrupa… Trump'ın tehdit ettiğİ ülkelerden bazıları.

Trump, kendisinden önce imzalanan çevre, ticaret ve İran nükleer sorunu konusundaki anlaşmaları da çöpe atarak ABD’nin artık müttefikleri için bile güvenilemeyecek bir uluslararası aktör olduğuna dair algıyı güçlendiriyor..

Türkiye’nin kendisinden güçlü devletlerle kurduğu ittifak ilişkisinde yaşadığı temel problem, bu güçlü müttefikin kendisini tahakküm altına almaya çalışması ve bir süre sonra bağımsız hareket etmesine fırsat vermemesi olmuştur.

ABD'nin düzen kurma iddiasında olduğu dönemlerde bile yeni çatışmalar yarattığı hepimizin malumu iken, kaostan medet uman Trump'ın hatalı kararlarının bölgemizi "ürkütücü bir savruluşa" taşıdığı aşikâr.

Rusya-İran odaklı Türbülans ve Türkiye

Rusya-İran odaklı Türbülans ve Türkiye

Zayıfladığı söylenen Atlantik İttifakı, "casus zehirleme" krizinde dayanışma sergiledi. Batı'nın "Rus casusları sınır dışı etme" şeklindeki ortak tepkisi Birleşik Krallığın bir diplomasi başarısına dayanıyordu. Yine de ABD'nin 60 Rus diplomatı sınır dışı ederek Avrupa ülkelerinden öne geçmesi dikkatlerden kaçmadı.

Devamı

Eski bir Rus ajanı ile kızının İngiltere’de sinir gazıyla zehirlenmesinin ardından İngiltere Başbakanı Theresa May’in doğrudan Rus hükûmetini suçlayan açıklamaları ile Rusya ile Batılı ülkeler arasında son yıllarda yaşanan gerginlikte yeni bir aşamaya gelindi.

Arap Birliği, son yıllarda birçok bölgesel konuda gösterdiği başarısız performanstan dolayı Arap kamuoyunda saygınlığını kaybetmiş durumda.

Bu analiz korumacılığın tarihsel arka planı ışığında kalkınma-sanayileşme yolunda gelişmiş ülkelerin izledikleri politikaları ortaya koymakta ve korumacı politikaları irdelemektedir.

Trump yönetiminin belirsizliklerle dolu dış politikası düşünüldüğünde, yayınlanan Ulusal Güvenlik Strateji (UGS) Belgesi kritik bir önem teşkil etmektedir. Zira ABD hegemonyasının sonunun geldiğine dair tartışmaların hız kazandığı, bölgesel gelişmelerde yeni aktörlerin ön plana çıktığı ve nihayetinde güvenlik paradigmasının değiştiği bir dönemde yayınlanan bu belge, Trump’ın dış politika vizyonu açısından temel bir gösterge niteliğindedir.

Daha çok uluslararası medya kullanılarak yürütülecek olan bu algı operasyonuna Türkiye’deki bazı yazılı, görsel ve sosyal medya organlarından destek bulmakta zorlanmayacakları anlaşılıyor.

Trump’ın Ortadoğu gezisi sırasında ABD ile güncellenen ilişkilere rağmen Suudi Kralı Selman'ın Rusya'da stratejik anlaşmalara imza atması, bölgedeki yeni ittifak arayışlarının önemli bir işareti.

Türkiye, İran ve Irak Merkezi Hükümeti için PKK üzerinden ortaklaştırılacak silahlı tehdit IKBY’ye fiili müdahale anlamı taşıyor.

Türkiye’nin, Washington tarafından izlenen İran’ın yalnızlaştırılması siyasetine ayak uydurmak konusunda aykırı davranmaya çalıştığı her dönemde ağır bir şekilde ABD’nin baskısına maruz kalması Türk-İran ilişkilerinin geliştirilmesinin önündeki temel engellerden birisi olmuştur.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş Türkiye'nin Kuzey Irak konusundaki yol haritası üzerine değerlendirmelerde bulundu.

IKBY şehirlerindeki panolarda "büyük Kürdistan" afişlerinin olması basit bir sembolden öte, referandumun PanKürdist milliyetçi psikolojisini göstermekte.

Türkiye, İran ve Irak'tan gelen açıklamalara ve oluşan konsensüse karşın Barzani tansiyonu düşürme stratejisi izliyor.

HDP sözcüleri de konuştu ama kimse HDP ne düşünüyor diye merak etmiyor. Gazeteler kerhen bir kenarda yer verdiler HDP'nin görüşüne.

1990'lardan bu yana BM reformu konuşulur. Hiçbir adım atılmadı. Şimdi o liberal düzen ortadan kalktı bile. Ama hala BM reformu falan konuşuluyor.