Dağdaki Çocuklar, Dağdaki PKK

BDP-PKK çizgisi, çözüm sürecinde nihai hedefe ulaşma konusunda Türkiye'nin geriye kalan bütün unsurlarıyla ayrışma yerine anlaşmaya gayret etmeli.

Devamı
Dağdaki Çocuklar Dağdaki PKK
PKK Silahsızlanma ve Yanlış Sorular

PKK, Silahsızlanma ve Yanlış Sorular

İronik bir şekilde, PKK'nın siyasallaşmasından korkan ulusalcı damar kadar ‘siyasallaşmaktan' korktuğuna şahitlik ediyoruz.

Devamı

Erdoğan ve AK Parti, Türkiye'nin ve çözüm sürecinin sırat köprüsünden geçirildiği bir yılın geride kaldığı düşüncesiyle süreci hızlandıracak yeni bir aşamaya hazırlık yapıyor.

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete Lice'de yaşanan olayların tatmin edici bir cevabının olmadığını belirterek PKK tarafından kontrollü bir gerginlik üretiminin amaçlandığını, ancak bu kontrollü gerginliğin, kontrolden çıktığı değerlendirmesinde bulundu.

Lice üzerinden gündem bulan bütün gelişmeler, eninde sonunda gelip, silahlı unsurların Türkiye'deki mevcudiyetine dayanıyor.

Analiz, Ankara ve Erbil arasındaki ilişkilerde yeni bir fenomen olarak devreye giren ve Türkiye'nin sadece Ortadoğu politikasını değil iç siyasetini de etkileyen enerji ilişkilerini irdeliyor.

Suriye'nin ‘İstihbarat' Cepheleri!

Batı'nın Ortadoğu veya İslam dünyası için çizdiği terörist imajını içselleştirme konusunda mahiriz.

Devamı
Suriye'nin İstihbarat' Cepheleri
Çözüme Sigorta Poliçesi

Çözüme Sigorta Poliçesi

Hükümet çözüm sürecine yasal zemini sağladı. Getirilen yasal düzenlemenin içeriğinden ziyade niçin getirildiği daha önemli bir meseledir. Evet, niçin böylesi bir sigorta poliçesine ihtiyaç duyuldu?

Devamı

Kemalist ulus-inşa projesinin mağduru olmuş iki büyük toplumsal aktörün -Kürtler ve dindarlar- ittifakı, eski Türkiye'nin çöküşünü de yeni Türkiye'nin kuruluşunu da hızlandıracaktır.

Dün El-Kaide üzerinden keşfedilen ‘konforlu bela' bugünlerde IŞİD üzerinden kullanılmaya başlandı. Adeta kafayı kaldırma ihtimali olan bütün aktörleri terbiye etmek için bir sopa vazifesi görüyor.

Dış politikada "tarafsızlığı" tartışmak bir seçim dönemi malzemesi olmaktan öte anlamlar taşıyor. Nasıl bir Türkiye ve Ortadoğu tahayyül ettiğimizi seçeceğiz.

Kürt hareketi, aynı anda hem sol-sosyalist kesimlere hem de dindar-muhafazakâr kesimlere yönelmeye çalışmakla, her iki tarafı da ikna etmekte zorlanacağı zor –neredeyse imkânsız- bir hedefe yöneliyor.

Muhalefet kendi seçmenine Erdoğan nefreti aşılayarak, siyaset üretme zahmetinden kurtularak belli oranlarda garantili bir oya sahip oluyor. Sonuç? Koltuklarını koruyan liderler, umutsuz ve siyasete küskün seçmen, bol miktarda Erdoğan karşıtlığı.

Anti-Siyonizm tarihsel olarak Siyonist politikaların etki alanlarının genişlemesinde ve meşrulaştırılmasında iş gördü. Bir anlamda anti-Siyonist söylem bütün dünyada Siyonizm'in “kamu diplomasisi”ni yaptı.

‘Abluka altındaki Gazze'de dolaşırken, nereye düşeceğini bilmediğiniz bomba seslerinin dışında, sürekli duyduğunuz bir tek ses var: İsrail'in insansız hava araçlarının vızıltısı!

Halk tarafından Cumhurbaşkanı seçilmesi, 1960'da kurulan ve 1980'de güncellenen vesayet sisteminin sonuna geldiği anlamına geliyor. Bundan dolayı, artık YÖK'ün ve üniversitelerin halkın taleplerine sırt çevirmesi mümkün değildir.

Son bir kaç haftadır, laik kesimlerin ilgisini çeken, sol-liberal kesimleri ise bir kez daha heyecanlandıran Demirtaş görüntüsünün neyi, kimi ve ne kadar sahih temsil ettiği önemli bir sorun.

İsrail, Mısır'ın daha önce Hamas'a yönelik askeri operasyon tehdidini de arkasına alarak, Gazze'yi bombalama konusunda daha iştahlı davranmaktadır. Gazze'ye bombardıman sürdüğü müddetçe Hamas'ın İsrail topraklarına günde onlarca roket göndermeye devam edeceği tahmin ediliyor.

Gezi eylemleri sürecinde absürd ‘sandık-demokrasi' tartışması başlatıp iktidarı sokakta belirlemek üzere siyaset teorisine takla attıran çevreler bile, cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde şaşırtıcı sandık güzellemeleriyle seçmenleri sandığa kanalize etmeye çalışıyorlar.

Sderot tepelerinde Gazze katliamını seyreden güruhun arasına karışmadık bir türlü. Oysa, çok eski değil, daha 1990'larda, nasıl da umutlanmış ve mesafe de almıştık. Bir şey yapmamayı beceremedik!

Felsefi bir derinliğe ve soyutlama kabiliyetine ihtiyaç duymaksızın, sadece modern Türkiye tarihinde davaların ‘ne işe yaradığını' anlayacak basiretleri olsaydı, iş bu denli raydan çıkmazdı.