Suriye krizinde son düzlüğe girilirken ABD ve Rusya arasında ise cephedeki müttefiklerini elde tutma rekabeti olduğunu söyleyebiliriz.
Devamı
Yanı başımızda yeni haritalar çizilirken ve gelecek şekillenirken, parçadan bütüne geçmekten, milli şuurla kenetlenmekten başka şansımız yoktur.
Devamı
Seçimin son haftasının temel iki meselesi var. Birincisi, Ankara saldırılarının yorumlanma ve anlamlandırılma biçimi. İkincisi ise, partilerin kendi seçmenini sandığa götürüp götürememe meselesi.
İntihar bombacılığını anlayabilmek için en az üç düzeyde değerlendirme yapmak gerekir. Bu üç düzeyin sadece ilk halkasını oluşturan intihar bombacısına bakmak bizi yanıltır.
Türkiyenin radikal sol ve liberal sol çevreleri, AK Parti iktidarından rahatsızlar. Son birkaç senede ise bu rahatsızlıklarını eyleme dökecek ve uluslararası networklerini kullanarak Türkiyeyi Batılı entelektüeller nezdinde mahkûm ettirecek bir konjonktüre sahip olduklarını düşünüyorlar.
Savaş uçaklarının hava sahası ihlalleri ile kıyaslandığında daha basit ve kısmen zararsız gibi gözüken İHA olayı, bunların kullanılma amaçları (casusluk, istihbarat, hedef tespit vs.) düşünüldüğünde ülkemize karşı en azından hasmane bir tutumu göstermesi açısından aynı derecede önemlidir.
Ankara'daki terör saldırısı, hem siyaseten hem de entelektüel açıdan Türkiye'deki radikal savrulmaların daha da belirginleşmesine vesile oldu.
Devamı
Seçim sonuçlarında beklenenin üzerinde değişim oldu. 7 Haziran seçimlerinde nasıl özel ve güçlü bir psikoloji oluşmuşsa, bu sefer de tersinden özel bir psikoloji oluştu.
Devamı
Siyaset normale döndü, uluslararası statüko kaybetti, İslam dünyasının dört bir yanında ellerini açanlar kazandı.
Evet, beklediğimiz gün geldi çattı. Türkiye kararını verdi. Zor bir ortamda girdik seçime. Her şeyden önce illegal yapıların, yasadışı terör örgütlerinin siyaseti zehirlemeye çalıştığı bir ortamda sandığa gittik.
Gerek DAEŞın Türkiye içindeki faaliyetleri gerekse PYDnin Suriyede Fıratın Batı yakasına doğru etkinliğini genişletmeye yönelik hamleleri güvenlik bağlamında Türkiyenin sinir uçlarına dokunan gelişmelerdir.
Koalisyona ihtiyaç duyulmadan, bir partinin tek başına iktidarı sağlayacak sandalye sayısına ulaşması dış politika için ihtiyaç duyulan sağlam zemini de sağlayacaktır.
AK Parti sosyolojik değişim dalgasının ürettiği ve değişime yön veren aktör konumunda oldu.
Geçtiğimiz günlerde Amnesty Internationalın Suriyenin kuzeyindeki özerk idarenin insan hakları ihlalleri ve işlediği savaş suçlarının belgelendiği ve detaylandırıldığı bir rapor yayımlanmıştı.
Siyasetin ahir zamanları bu zamanlar olsa gerek. PKK, MHP'ye oy istiyor. Hakkını yemeyelim, sadece ona istemiyor, CHP'ye de, HDP'ye de oy istiyor.
1 Kasım istisnai bir seçimdi, sonucu da sürpriz oldu. Bu seçimler yepyeni bir dönemin kapılarını açtı.
Seçimlere iki gün kala hepimiz sandıkların muhtemel sonucuna odaklandık. Tek başına AK Parti iktidarı mı yoksa koalisyon mu?
1 Kasım genel seçim sonuçlarını yorumlayan Nebi Miş, Seçmen Türkiyede belirsizlikten hoşlanmıyor. dedi.
Önümüzde devletin milletiyle helalleşirken, kötülükle hesaplaşmaya devam edeceği bir dönem var.
Fahrettin Altun: Toplumsal barışı, normalleşmeyi, uzlaşmayı, helalleşmeyi temin edecek en önemli şey siyaseti zehirleyen organize suç şebekelerinin temizlenmesidir, bunlarla hesaplaşılmasıdır.
Fahrettin Altun: Türkiye çok ciddi bir fırsat yakaladı. Bu da siyasi partilerin sorumluluk göstermesiyle mümkün olacaktır.