5 Soru: Moskova’da Terör Saldırısı ve Muhtemel Senaryolar

Moskova’da Crocus Kültür Merkezi’nde yaşananlar bir terör saldırısı mıdır? Crocus saldırısının muhtemel etkileri neler olacaktır? Bu saldırı ile ABD tarafından duyurulan “7 Mart ikazı” arasında bir bağlantı kurmak mümkün müdür? Crocus saldırısı sonrasında Rusya’nın mukabelesi ne olabilir? Saldırı sonrasında Rusya-Ukrayna savaşında hangi gelişmeler yaşanabilir?

Devamı
5 Soru Moskova da Terör Saldırısı ve Muhtemel Senaryolar
Terör Saldırıları Sonrası Örgüt Propagandası Nasıl Önlenir

Terör Saldırıları Sonrası Örgüt Propagandası Nasıl Önlenir?

Terör saldırılarından sonra acil dikkat gerektiren önemli bir husus, saldırıdan hemen sonra terör propagandasının önlenmesidir.

Devamı

1 Ekim 2023 Pazar sabah 9.30 sıralarında, TBMM’nin yeni yasama yılının ilk gününde, İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğünün bulunduğu yerleşkenin giriş kapısı önüne hafif ticari araçla gelen iki terörist uzun namlulu silahlar kullanarak bombalı saldırı eyleminde bulundu. Olayın akabinde ilk resmi açıklama İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya tarafından yapıldı ve teröristlerden birinin üzerinde bulunan patlayıcı düzeneğini infilak ettirdiği, diğer teröristin ise güvenlik güçleri tarafından etkisiz hale getirildiği beyan edildi. Bu saldırının gerçekleştiği tarih, hedef seçilen mekan, faillerinin aidiyeti ve saldırıda kullanılan yöntem başta olmak üzere pek çok açıdan dikkat ve titizlikle incelenmesi gereken bir saldırı olduğu söylenebilir.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Murat Aslan, NTV ekranlarında, İran’da gerçekleşen patlama üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Mustafa Caner, A Haber ekranlarında yayınlanan Ajans Gün İçi programında, İran’da Kasım Süleymani’yi anma törenine yönelik gerçekleştirilen bombalı saldırı üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Akademi Direktörü Ferhat Pirinççi, CNN Türk ekranlarında yayınlanan Günlük programında, İran’da yaşanan bombalı saldırı üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Süper Kupa Krizinden İran’daki Terör Saldırısına...

Yeni yıla çok yoğun bir gündemle girdik. Suudi Arabistan'da oynanacak Süper Kupa maçının ertelenmesi, 1 Ocak sabahı yapılan "Şehitlerimize rahmet, Filistin'e destek, İsrail'e lanet" yürüyüşü ve bu yürüyüşte tevhid bayrağı taşıyan bir katılımcıya yumruklu saldırı, Anıtkabir'deki provokasyon, AYM-Yargıtay yetki tartışması, MİT'in 34 İsrail casusunu yakalaması, Hamas liderlerinden Aruri'nin Beyrut'ta İsrail tarafından öldürülmesi Kızıldeniz'de Husilerin seyrüseferi engellemesi, Suriye'de Devrim Muhafızı lider kadrosundan birisinin öldürülmesi ve Kasım Süleymani'nin öldürülmesinin dördüncü yıldönümünde İran'da 95 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan iki bombalı terör saldırısı. Bu olaylar içeride yerel seçimlere giderken geride bıraktığımızı sandığımız rejim tartışmasını laiklik, hilafet, Cumhuriyet değerleri ve Arap düşmanlığı üzerinden yeniden alevlendiriyor. Dışarıda ise bölgesel düzlemde İsrail-Filistin çatışmasının yayılması riskini yükselten gerilimler olarak öne çıkıyor. İlki seçim ortamının gerginliği ve kampanyaları ile ilgili. İkincisi uluslararası sistemdeki belirsizliklerin ve güç rekabetlerinin Ortadoğu'ya tehlikeli yansımaları ile alakalı.

Devamı
Süper Kupa Krizinden İran daki Terör Saldırısına
Uzmanlar Cevaplıyor DEAŞ ın Santa Maria Kilisesi Saldırısı

Uzmanlar Cevaplıyor: DEAŞ’ın Santa Maria Kilisesi Saldırısı

28 Ocak’ta İstanbul Sarıyer’deki Santa Maria Kilisesi’ne gerçekleştirilen silahlı saldırıda bir kişi hayatını kaybetti. DEAŞ terör örgütü mensubu olduğu değerlendirilen iki yabancı uyruklu fail yakalandı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve İstihbarat Şubesi ekiplerinin yürüttüğü operasyonlarda gözaltına alınan 34 şüpheli ise tutuklanmaları talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. İçişleri Bakanlığı DEAŞ’a yönelik 1 Haziran 2023’ten günümüze toplam 1.046 operasyon icra ettiklerini bildirdi. 2017’den itibaren sessizliğini koruyan DEAŞ neden yeniden Türkiye’yi hedef aldı? Santa Maria Kilisesi’ni hedef alan saldırı tekil bir eylem mi yoksa terör örgütünün daha geniş bölgesel planlarının bir tezahürü mü? Bu saldırı zamanlama, yöntem, hedef ve saldırgan profili bakımından nasıl deşifre edilebilir? DEAŞ’a yönelik yürütülen terörle mücadele operasyonlarında son durum nedir? Konunun uzmanları okuyucularımız için bu hususları değerlendirdi.

Devamı

Moskova, şehir merkezinin hemen dışındaki bir konser salonuna düzenlenen terör saldırısıyla yirmi yılı aşkın bir süredir en ölümcül ve sansasyonel terör saldırısına şahitlik etti. 139 kişinin hayatını kaybettiği saldırının failleri 48 saat içinde Rus güvenlik güçlerince yakalandı ve sorgulandı. Saldırıyı bizzat icra eden dört Tacik saldırgan sorguları sırasında saldırıyı para karşılığında yaptıklarını iddia ederken DEAŞ saldırıyı üstlendi. Resmî açıklamalar ile medya aracılığıyla paylaşılan bu ve benzeri bilgilere rağmen herkesin aklında saldırıya dair bunların ötesine geçen sorular bulunuyor. İcrasının başarılı olduğu anlaşılan, ciddi bir planlama ve hazırlık aşaması gerektiren böyle bir saldırının istihbaratı Rus güvenlik güçleri tarafından nasıl alınamadı? Veya Batılı çevreler ve mecralarda çokça iddia edildiği gibi Moskova saldırının istihbaratını aldı, ancak bir "yanıltma harekâtı" kapsamında saldırının gerçekleşmesine göz mü yumdu? Rus yetkililerin iddia ettiği üzere, saldırı Rusya'ya hasım aktörlerin -ABD, İngiltere ve Ukrayna- gizli servisleri tarafından planlanıp DEAŞ'a "taşere" mi edildi? Soruları çoğaltmak mümkün.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Murat Aslan, terör örgütü PKK’nın İstiklal Caddesinde gerçekleştirdiği bombalı saldırıyı değerlendirdi.

Saldırı PYD tarafından Haseke ve Münbiç'te planlandı, İstanbul'da siviller hedef alınarak gerçekleştirildi. PKK veya PYD saldırıyı üstlenmeyerek Batının 'göreceli teessüfünü' önlemek istese de tescil edilmesi gereken belli: PYD bir uluslararası terör örgütüdür! KCK çatısı altında PKK ile PYD aynı örgütlerdir.

Batı başkentleri, Moskova ve Tahran, terörle mücadelenin 'senin-benim teröristim ayrımı' ile yapılamayacağını artık görmelidir. Terörün kınanması ve acımızın paylaşılması yeterli değil.

Terörist örgüt, önceki yıllarda benzer talimatları basın organlarında seslendirmiş olmasına rağmen halâ devletlerin ve uluslararası medya organlarının tepkisiyle karşılaşmamıştır

PKK terör örgütü neden sivil vatandaşları katlediyor? PKK sivil hedeflere ne tür saldırılar gerçekleştiriyor? PKK’nın sivil hedeflere yönelik saldırıları nasıl tepki buluyor? Terör örgütleri sadece sivil hedeflere mi saldırır? PKK’nın sivil hedeflere saldırmasının önüne nasıl geçilebilir?

Türkiye içinde örgütlenemeyen ve karadan yürüyerek Türkiye sınırını da geçemeyen terör örgütü farklı çözümler bulmaya çalışıyor. Türkiye'nin sınırları en az otuz kilometre boyunca güvenlik altına alındı. Daha önceki yıllarda elini kolunu sallayarak ve bazen de büyük gruplar halinde sınırı geçip saldıran PKK şimdi bunların hiçbirini yapamıyor.

Eylem kapasitesini her geçen gün daha fazla yitiren PKK’nın düşük maliyetli, kolay icra edilebilen çevre terörizmi yöntemlerini daha fazla benimseyeceği ve bunu propaganda malzemesi olarak kullanmak isteyeceği ortada

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, 'Avrupalı devletler, kanaat önderleri ve karar alıcılar İslam'ı bir güvenlik tehdidi, Müslümanları da potansiyel suçlu olarak görmekten vazgeçmelidir' dedi.

Avrupa İslamofobi Raporu’nun beşinci sayısı olan bu çalışma, 2019 yılında Avrupa’da İslamofobi’nin genel bir değerlendirmesini içermesinin yanı sıra, neredeyse tüm AB üyeleri ile 32 ayrı ülkedeki islamofobik gelişmeleri incelemektedir.

Terör bu ülkenin en önemli sorunlarından biridir. Yıllarca terörle mücadele konusunda çok fikir üretildi ve çok farklı yöntemler denendi. Ama maalesef bu tartışmalar sağlam bir zeminden hep yoksundu. Herkes kendi durduğu yerden görebildiği kadarıyla yorumluyordu..

'PKK Terörünün Analizi; Türkiye Terör Olayları Veri Tabanı' kitabında, Türkiye'nin 35 yılda yaklaşık 41 bin insanın ölümüne sebebiyet veren terör örgütü PKK'nın terör eylemleri olay bazlı ve somut verilere dayalı analiz edildi.