Türkiye'de medyanın askeri niteliğe bürünmesinin arkasındaki en büyük etken 27 Mayıs darbesidir. Bu tarihten sonra asker, medya için birincil haber kaynağı ve tüm kırmızı çizgilerin başlangıcı oldu.
Devamı
1950 seçimleri Türkiye ve esasen Orta Doğu demokrasi tarihi açısından bir dönüm noktası olmuştur, zira o güne kadar TBMM'nde gerçekleşenler tek-parti rejiminin bir uzantısı işlevi olarak algılanmakta ve toplumda bir çaressizlik hissini uyandırmaktaydı.
Devamı
CHP'li siyaset teknisyenleri AK Parti'nin topluma ve özellikle de yoksul toplum kesimlerine ulaşma teknolojilerini kopyalayarak başarı elde edeceklerini düşündüler.
AK Parti-Gülen Hareketi arasındaki mücadele islami aktörlerin kendi sınırlarını, zaaflarını ve farklılaşmalarını tanımaları açısından dönüştürücü bir tecrübe oldu. Dindarlık iddiasının neleri temsil edemediği görüldü.
AK Parti, ciddi bir "iktidar yorgunluğu" ile karşı karşıya. Bu tezin somut bir karşılığının olup olmadığını anlamak için tek parti döneminde "iktidar yorgunluğu" ile neyin kastedildiğine bakmak gerekir.
1960 darbesinden sonra parlamento daha çok halkın seçtiği zayıf yürütme organının bürokratik oligarşi tarafından kontrolüne hizmet etti.
Başkanlık sistemi parlamenter sistem ile karşılaştırıldığında başkanlık sisteminde çok daha keskin bir güçler ayrılığı düzeni ve liderden bağımsız bir siyasi parti yapısı vardır.
Devamı
AK Parti'nin zor bir iktidar deneyimi yaşadığını tespit etmeliyiz. Bu parti hem Kemalist düzenin isteyerek ya da istemeyerek ürettiği her türlü vesayeti aşmak hem de kalkınmayı ve demokratikleşmeyi sağlamak mecburiyetinde.
Devamı
Her türlü otoriterliğin adresi olan tek parti geçmişine dayanan ve geçmişin bu ağır yüküyle hesaplaşmayan bir partinin özellikle bilim ve teknoloji alanında herhangi bir gelecek vizyonu ortaya koyması zor görünüyor.
Erken Cumhuriyet döneminde devletin toplumsal dini hayatı "kontrol" etmesi için dizayn edilen bir kurum olarak Diyanet aslında ulemanın daha düşük statüde sisteme eklemlenmesiydi.
Cumhuriyet'in kuruluşundan beri yargı, sürekli tartışılan bir erk olmuştur. Bu tartışmaların, son dönemlerdeiyice arttığı ve yargıya yönelik bir güven ve meşruiyet sorunu doğurmaya başladığı görülmektedir.
CHP, bütün siyasal performansını Erdoğan ve AK Parti karşıtlığına yöneltti. Dozu giderek artan bir tarzda toplumun “Cumhuriyetçiler” ve “Cumhuriyet düşmanları” olarak bölündüğü tezini işledi.
CHP, AK Parti'nin iktidara geldiği 3 Kasım 2002 tarihinden bu yana, AK Parti'nin sınırlarını çizdiği sahada top koşturuyor. Sahanın dışına çıkamıyor, kendisine yeni bir saha inşa etmeyi tasavvur dahi edemiyor.
SETA Siyaset Araştırmacısı Galip Dalay, AK Parti'nin siyaset biliminde ‘hâkim parti' kategorisine dâhil olan bir parti olduğunu kaydederek, hâkim parti kavramının demokratik bir kavram olması nedeniyle, ‘tek parti' kavramından ayrıştığı
Cumhurbaşkanlığı tartışması üzerinden, son on yıla anlam veren vesayet-demokrasi mücadelesinin yeni bir evresi yaşanıyor.
28 Şubat post-modern darbesinin 16. yıldönümü nedeniyle, SETA “Bin Yıllık Darbe!: 28 Şubat” başlıklı özel bir panele ev sahipliği yaptı.
Başbakan'ın devlet adına Dersim mağdurlarından özür dilemesiyle mesele CHP parantezinden çıkıp bütün bir Kemalist modernleşme sürecinin sorgulanmasına yol açtı.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı uzun bir çalışma sonunda Kürt sorunu konusunda bir başucu kitabı hazırladı.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Vakfı uzun bir çalışma sonunda Kürt sorunu konusunda bir başucu kitabı hazırladı. Dünden bugüne Kürt sorunu hakkında kaleme alınmış tüm belge ve raporların bir araya getirildiği kitap, hem analitik, hem de ansiklopedik bir kaynak niteliğinde. Çalışma, 23 Nisan 1920 TBMM'nin açılışı ile başlayıp, Demokratik Açılım süreciyle son bulan 90 yıllık bir öyküyü belgeler üzerinden ele alıyor. Gazi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi ve SETA Vakfı uzmanı Hüseyin Yayman tarafından uzun bir çalışmanın sonucunda hazırlanan Türkiye'nin Kürt Sorunu Hafızası isimli kitap, bu konuda yazılmış gizli-açık tüm belgeleri bir araya getiriyor. Çalışma, devletin belgelerinden partilerin çalışmalarına değin tüm literatürü tek tek irdeleyerek bir hafıza tazelemesi yapıyor.