Türkiye'nin, PKK'ya yönelik askeri operasyonlarına ABD'den destek gelmesi üzerine “PKK, PYD ve onların siyasal uzantılarının, beklemediği muazzam bir hayal kırıklığı içerisine girdiklerini” aktaran Acun, bu yapılanmanın kendisini DAEŞ'le mücadelenin ana omurgası olarak gördüğünü vurguladı.

Murat Yeşiltaş, PKK'nın Türkiye'de gerçekleştirdiği saldırılarla ne hedeflediğini yorumladı.

HDP Eş Başkanı Yüksekdağ, PKK'ya bir terör örgütü değil dedi, partinin diğer kurmayları da PKK'nın kamu yararına dernek olduğunu iddia edegeldiler de Batı terör listesine aldığı PKK'nın ne olduğunu yeniden sorgulamaya mı başladı?

Fahrettin Altun: “PKK propaganda süreçlerini sadece kendi organik medyası üzerinden değil, herhangi bir şekilde -bizim bildiğimiz kadarıyla- organik bağı olmayan, Türkiye'de 1990'larda “ana akım medya” olarak bilinen medya organlarıyla mesajlarını iletmeye başlıyor.”

Türkiye Suruç saldırısının ardından DAEŞ'e karşı koalisyonda daha aktif rol alma kararı aldı. Türkiye ve Amerika İncirlik'in Amerikan hava kuvvetleri tarafından kullanılması ve kuzey Suriye'de DAEŞ'den arındırılmış bir bölge oluşturulması konularında anlaşmaya vardı.

Türkiye'nin bölgede DAEŞ ile PKK'yı eşitleyen yeni bir oyun planı kurduğuna işaret eden Can Acun, böylelikle hem PKK'nın jeopolitik ihtiraslarının çembere alındığına hem de DAEŞ'in bölgede attığı adımları engelleyen önemli bir sürecin başlatıldığına dikkat çekti.

Fahrettin Altun: “Selahattin Demirtaş'ın temsil ettiği yegâne gerçeklik PKK'nın sözcülüğünü yapmak, PKK'nın ihtiyaç duyduğu kamusal iletişimi gerçekleştirmek.”

Ufuk Ulutaş, “PKK, kendi öz sosyal dinamikleri üzerinden hareket eden bir terör örgütü hiçbir zaman olmamıştır. Şu anda öyle değil. PKK dediğimiz zaman beraberinde değerlendirmemiz gereken bir takım bölgesel hatta da küresel aktörler de söz konusu.”

Ufuk Ulutaş: 6-8 Ekim olayları yaşandığında özellikle Doğu ve Güneydoğu halkı PKK'nın karşısında durdu veya PKK'nın insanları sokağa çıkma çağrılarına şimdiye kadar büyük oranda Doğu ve Güneydoğu halkı karşılık vermedi.

Murat Yeşiltaş, PKK terör örgütünün bölgesel ve uluslararası dayanaklarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“PKK silah bırakır mı?” sorusunu cevaplayan Burhanettin Duran, silah bırakma mevzunu iki farklı düzlemde yorumladı.

Enes Bayraklı, PKK terör örgütünün Batı'da “seküler, demokrasi yanlısı” olarak lanse edildiğine dikkat çektiği konuşmasında, Batı medyasının PKK'yı şirin göstermek için yoğun çaba harcadığını belirterek “terörün iyisi kötüsü olmaz” hatırlatmasında bulundu.

Murat Yeşiltaş: “Bir halkı arkasında sürükleyebilen bir örgütten bahsetmiyoruz, bilakis insanlar bölgede çatışmanın artık sonlanmasını istiyor.”

Fahrettin Altun: “HDP'nin bizatihi PKK'nın bu eylemleri yüzünden kendi siyasi manevra alanını açtığını düşünüyorum. PKK ve HDP ilişkisi aslında karşılıklı birbirine kazandıran bir ilişki gibi algılanıyor.”

Murat Yeşiltaş: “7 Haziran'dan sonra özellikle siyaset alanının güçlenmesini PKK istemedi. Kürt sorununun hallini-Kürt meselesinin çözülmesini- PKK'nın tekeline almaya çalıştığı bir süreçle karşı karşıyayız.”

Yalan haberlerin gerçekleri kısa sürede ortaya çıkmasına rağmen aynı kesim tarafından benzer paylaşımların ısrarla yapılmaya devam etmesi, bu yöntemin, bilinçli şekilde tercih edildiğini göstermektedir. İlke, doğruluk, sorumluluk gibi gazeteciliğe ait temel prensipler göz ardı edilerek çamur at izi kalsın mantığı işletilmektedir.

Fahrettin Altun: “PKK ve HDP arasında gerilimlerin önemli bir kısmı aslında 1 Kasım seçimlerine yönelik bir strateji olarak karşımıza çıkıyor.”