5 Soru: Palermo Konferansı ve Libya’daki Krizin Geleceği

Türk heyeti Palermo’da gerçekleştirilen Libya Konferansı’ndan neden çekildi? Türkiye’nin Libya krizine ilişkin pozisyonu nedir? Libya krizinin kaynağı nedir? Palermo’daki Libya Konferansı kriz için çözüm olabilir mi? Libya’da bir çözüm mümkün mü?

Devamı
5 Soru Palermo Konferansı ve Libya daki Krizin Geleceği
Fransız Kibrine Trump Ayarı

Fransız Kibrine Trump Ayarı

ABD Başkanı Donald Trump'ın her an her şeyi söyleyebilme ihtimali artık çok az kimseyi şaşırtıyor.

Devamı

Yemen’de devam eden iç savaş ve yürütülen operasyonlar, ülkede her alanda büyük bir yıkıma yol açarken, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin bu ülkedeki varlığı daha da sorgulanır hale geldi.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Muhittin Ataman, İsrail’in Gazze’ye Saldırıları hakkında değerlendirmede bulundu.

SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan B. Yalçın Kaşıkçı meselesinin sonuçları ve etkileri hakkında değerlendirmede bulundu.

Filistin ve Türkiye küresel sistemde kendilerine biçilen rolü sorguluyor ve bundan dolayı şiddetli baskı ve saldırılara maruz kalıyorlar.

Yemen’deki Otorite Boşluğu Suudi Arabistan’ın Vekâlet Savaşı Yürütmesine Sebep Oluyor

SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt Yemen meselesine ülkelerin yaklaşımı hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı
Yemen deki Otorite Boşluğu Suudi Arabistan ın Vek let Savaşı
Kasım Seçimlerinin Ardından Trump

Kasım Seçimlerinin Ardından Trump

ABD Başkanı Donald Trump önümüzdeki iki yılda Temsilciler Meclisi bütçeyi kontrol ettiği için istediği harcamaları yapamayan ve istediği yasaları geçiremeyen bir başkan durumuna düşebilir.

Devamı

Trump yönetiminin İran’ın üzerine bu kadar fazla gitmek istemesinin asıl nedeni, Amerikan çıkarları doğrultusunda oluşturulmuş olan Suudi Arabistan-BAE-Mısır-İsrail blokunun Orta Doğu’yu domine etmesi..

Trump'ın Ortadoğu'da yapmak istedikleri konusunda iyi bir yerde olduğu söylenemez.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Prof. Dr. Muhittin Ataman, 'Cemal Kaşıkçı cinayeti ile Batı tarafından reformist olarak tanımlanan Bin Selman efsanesi yerle bir oldu.'

Kaşıkçı cinayetiyle yüz yüze gelinen kriz durumunun iyi yönetilmesi ve bu esnada kriz iletişiminin başarılı bir şekilde uygulanması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarına gösterilen küresel teveccühün arka planını oluşturuyor.

İran’ın nükleer çalışmaları konusunda atacağı adımlar şimdi daha da ağırlaştırılmış olan Amerikan yaptırımlarının sona ermesi için kesinlikle yeterli olmayacak. Washington yönetimi, İran’ın bütün dış politikasını değiştirmek istiyor.

ABD tarafından İran'a uygulanan yaptırımların ikinci aşaması başlıyor. Ağustos ayında ilan edilen ilk aşamada yaptırım kalemleri İran ve ticaret yaptığı ülkeler açısından ikincil öneme sahipti

SETA Genel Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Kemal İnat, ABD-Türkiye ilişkilerini değerlendirdi.

'Amerikan dış politikası ABD'ye değil İsrail'e hizmet ediyor.' Bu hikâye aslında bilinen bir gerçekti. Fakat anlatmaya kimse cesaret edemiyordu.

Doç. Dr. Talha Köse, 'Prens bin Selman'ın karşı karşıya kaldığı suçlamadan en fazla İsrail rahatsızlık duyuyor. Çünkü Veliaht kendi yatırımları gibiydi. Bu yatırımlarının boşa gitmesi onları rahatız ediyor.' dedi.

Bugün ABD'nin İran'a ikinci tur yaptırımları başlıyor. Böylece, 2015 nükleer anlaşması ile kaldırılan yaptırımlar geri dönüyor. Başkan Trump'ın 'emsali görülmemiş' diye tanımladığı yaptırımlarla İran'ın taşıma, finans ve enerji sektörleri hedefleniyor.

ABD'nin 'sınırlandırmak' için karşısında Arap-İsrail bloğu oluşturduğu yayılmacı bir bölgesel gücün (İran) bu halde olması tahmin edilen bir şeydi. Ancak Trump ailesi ile yakın ilişkileri olan Veliaht Bin Selman'ın hırslı politikalarının bu denli bir sorgulamaya tabi olması beklenmiyordu.

Bölge Müslümanlarına “emanet” duygusu vermeyen, kendi vatandaşlarını bile bir otele hapsedip servetlerine el koyan ve diplomatik temsilciliklerinde muhalifleri infaz eden bir yönetim nasıl “İki Kutsal Harem’in Hizmetkârı” olabilir ki?

Türkiye karşı karşıya kaldığı bu kriz durumunda sağlam bir iletişim yönetimi başarısı ortaya koyarak taraflı tarafsız kamuoyunun takdirini topladı. Olumlu bir iklim oluşturdu. Bundan sonraki aşamada yapılması gereken bu pozitif tabloyu kalıcı hale getirecek iletişim stratejisinin uygulanmasıdır.