Economist'e soracak olursanız bugünün Türkiye'sinde mülteci kampları "Alevi" bölgelerinde inşa edilmekteymiş. Ve pek tabii ki bu kamplarda Suriye'den gelen "Sünni"ler kalıyormuş! Alın size çatışma!
Devamı
Türklük salt ırki bir ifade değildir. Türk, sağduyusuyla siyasi mühendislikleri bertaraf edendir. Türk, kendisine sığınanı koruma adına tüm imkanlarını seferber edendir.
Devamı
İnsanların bir şehirden, bir ülkeden bir kıtadan bir başkasına göçmesi oldukça olağan bir durum ve yüzyıllardır yapılagelen bir eylem. Hicret ise bambaşka bir şey.
Eli taşın altında olan, kendi siyasetinden ve siyasi kariyerinden fazla Türkiye'yi düşünen aktörler CHP'nin içerisine düşmek üzere olduğu çukurun farkında.
CHP’nin Suriyeli mülteciler üzerinden giderek artan bir göçmen karşıtlığına savrulduklarına bakıldığında Avrupa’da radikal sağ siyasetin yöntemlerini izlediği kolayca fark edilebilir.
Dünyanın gelişmişlik düzeyinin en düşük olduğu ülkeler bile böylesi rezaletlere imza atmaktan çekinir ve utanırlar.
Yıllara göre okullaşan öğrenci sayısı ve 2017-2018 hedefi…
Devamı
Normal görünümüyle herkesi hazırlıksız yakalayan canlı bombaların birden ölümü gündelik hayatın tam ortasına taşımaları "artık yeter" psikolojisini radikalleştirme potansiyeli taşıyor.
Devamı
15 yıl içinde üç büyük şok ve travma yaşamış Amerikan toplumunun siyasal olarak bu travmalardan etkilenmesi ölçeğini, geleneksel parti fay hatlarında görmek en büyük yanılgıydı.
AB üyesi devletlerin mülteci kabul etmemek adına verdikleri mücadelenin en trajikomik örneği Macaristan’da geçtiğimiz haftalarda yapılan referandum oldu.
AB’nin Türkiye ile ilgili politikasını “Dostunu yakın tut ama düşmanını daha yakın tut” politikası olarak nitelendirmek mümkündür. Diğer taraftan Türkiye haklı olarak yıllar boyunca derinleşmiş olan ekonomik ve teknolojik bağımlılıklardan dolayı AB ile köprüleri atmamaya özen gösteriyor. Böylece ortaya sürekli krizler ve iniş çıkışlarla malul tuhaf bir ilişki biçimi çıkıyor.
Türkiye mazlumların haklarını elinden geldiği kadar eliyle, o olmadı, imkânı ölçüsünde diliyle savunuyor. Hiçbir şey olmasa zulmeden ve zulme sessiz kalan tarafta yer almıyor!
BM'ye, güvenlik konseyine ve tabii ki diğer kurumlara, sorunlara çözüm üretme noktasında ciddi bir güvensizlik var.
Türkiye, Hangzhou Zirvesi'nde de G20'ye zengin katkı sunmaya hazır...
Artık ilerleme raporlarının, bir “karne” hüviyetinden ziyade Türkiye’deki sivil iradenin ve demokrasinin üstünlüğünü sağlama adına tavsiye niteliğinde bir metin olması gerekmektedir.
ABD ile ilişkilerde de Gülen'in iadesi ve PYD ciddi bir gerginlik konusu. Batılı siyasetçilerin ve medyanın darbe girişimine verilen tepki sınavında sınıfta kalması ise yepyeni bir olguyu besliyor.
Suriyeli sığınmacılar, geri kabul anlaşması ve vize muafiyeti gibi başlıkların yanı sıra, Gümrük Birliği Anlaşması'nın geçen 20 yıllık dönemde zamanın gerisinde kaldığı göz ardı edilmemeli.
Analizde, Türkiye Suriyeli çocuklara yönelik politika belgeleri ele alınmış, Türkiyedeki Suriyeli çocukların eğitimine ilişkin yaşanan sorunlar ortaya koyulmuş ve bu sorunlara çözüm önerileri sunulmuştur.
SETA tarafından düzenlenen panelde medya ve kamuoyunun Suriyeli mültecilere bakış açısı ele alındı.
ABD'nin, tehdit algısını Esed Rejimi değil de DAİŞ'in oluşturması, ABD'nin Türkiye veya muhalifler lehine anlamlı ve oyun-değiştirici bir hamle yapma ihtimalini ortadan kaldırıyor.
Avrupalı siyasetçiler her ne kadar Müslümanlarla değil cihatçı ve teröristlerle savaştıklarını söyleseler de, bu söylem ne yerel ne de küresel kamuoyunda yeterince etkili olamadı.