Dünyanın en büyük askerî ve ekonomik gücü olan ABD’nin, BM üyelerini bu gücünü kullanmakla tehdit etmesine rağmen yanına sadece yedi ülkeyi alabilmesi bu güce karşı yürütülen diplomasinin ne kadar etkili olabileceğini gösterdi.
Devamı
Trump beklenen güvenlik strateji belgesini açıkladı. Birçok yönüyle tartışıldı ve tartışılmaya devam edilecek. En önemli eleştirilerden biri aslında bu belgenin strateji tarafının oldukça zayıf olduğuna yönelik olması.
Devamı
Trump'ın ulusal güvenlik stratejisi olarak ilan ettiği belge, kampanya sürecinden itibaren muğlak şekilde ifade ettiği “Önce Amerika” politikasının kâğıda dökülmüş halinden ibaret.
SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş Trump ve ekibinin ortaya koyduğu ulusal güvenlik strateji belgesi hakkında değerlendirmede bulundu.
Süper güç, gücün her unsurunda kendi kendine yetebilen ve küresel operasyonlar yapabilen aktör demektir..
Mekke ve Medine'nin koruyucusu olarak kendini sunan bir devletin Kudüs konusundaki pasif tavrı Müslüman ve Arap dünyasındaki "liderlik" iddiasını yaraladı.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran Kudüs konusunda İslam İşbirliği Teşkilatı’nın aldığı karar hakkında değerlendirmede bulundu.
Devamı
Trump'ın bu kararının arka planında şüphesiz iç siyaset ve ideolojik hesaplar rol oynamaktadır. Başkanlık koltuğuna oturduğundan beri başı soruşturmalar ile belada olan Trump'ın İsrail ve Kudüs konusunda fanatik görüşlere sahip olan Evanjelikleri ve Siyonistleri memnun ederek iç siyasette bir nebze olsun rahatlamak istediği açıktır.
Devamı
Türkiye artık parmak şaklatarak dizayn edilecek ya da iktidarın değişeceği bir ülke değil. Daha önce oldu hala deneniyor.
ABD'nin ekonomik çıkarlarını korumak için yöneldiği agresif ve tutarsız politikalar belirsizliği yoğunlaştırıyor...
Türk-ABD ilişkilerinin kötü dönemlerinden birinden geçtiği konusunda herkes hemfikir. İkili ilişkilerin tarihinde iniş-çıkışlar olduğu biliniyor. Ancak küresel belirsizliklerin ve bölgesel çatışma ortamının derinleştiği bir dönemde Ankara-Washington hattındaki problemler farklı bir yapısal krize işaret ediyor.
Son yaşanan vize krizinin aslında Türkiye ve ABD arasında yaşanan reel çıkar ve stratejik farklılıkların çatışmasının bir sonucu olduğu söylenebilir.
ABD-Türkiye ilişkileri elbette çok önemli ve gerilimin düşürülmesi gerekiyor. Fakat Washington’da bir çete ilişkileri zehirlemek için tam mesai çalışıyor.
Moskova'nın bugün geldiği noktanın bölgede "düzen" ya da "eksen" kurabilecek bir yerde olduğu da söylenemez. Zaten böyle bir hedefi de yok.
SETA Genel Koordinatörü Prof. Burhanettin Duran: Türkiye-ABD ilişkileri 2013’ten bu yana yoğunluğu artan bir türbülansa girdi. Doğrusu Erdoğan ve Trump, ilişkileri dar boğazdan çıkarmaya çabalıyor
Arakan konusunda Erdoğan'ın yaptıkları tam bir dünya liderliğinin örneği. Erdoğan; açıklamaları ve diğer liderlerle yaptığı telefon görüşmeleri ile konuyu dünya gündemine taşıdı.
Ortadoğu'da sınırların dış aktörler tarafından çizilmesini engelleyebilecek en önemli hamle bölgede Türkiye, İran ve Suudi Arabistan gibi aktörlerin temel konularda mutabakata varmalarıdır.
Türkiye, NATO çatısı altında Batı ile bir ittifak ilişkisine girmişti. Ancak şimdi Türkiye’nin güvenliğine yönelik tehditler daha çok Batı’dan geliyor.
Almanya-Türkiye ilişkilerinde ciddi bir perspektif kayması yaşanıyor.
Bugün ABD Türkiye’nin hassasiyetlerine saygı duymak bir yana, onun en öncelikli güvenlik tehdidi olarak gördüğü alanlarda, gözünün içine baka baka müttefikine zarar veriyor. Ancak yine de Türkiye’ye karşı takındığı bu tavrı gizleme ihtiyacı duyuyor.
Son dönemde ABD ve Avrupa ülkelerinin tepkisizliğiyle kendisine açtıkları alanda rahat hareket etme imkânı bulan Putin’in yeni Amerikan siyaseti karşısındaki temel ikilemi.