Hafta sonunda Dışişleri Bakanlığı’nın düzenlediği Antalya Diplomasi Forumu’nu takip etme fırsatı buldum. Türkiye’nin dış politika önceliklerini içeren birçok meselenin ele alındığı forumda, bölgesel istikrarsızlık ve küresel meydan okumalar çağında uluslararası sistemin yeniden inşası sorunu benim için öne çıkan tema oldu. ABD’nin 2. Dünya Savaşı sonrası kurduğu ‘kurala dayalı’ uluslararası sistemin ne sorunları çözebildiği ne de istikrarı sağlayabildiği bir dönemde yaşıyoruz. Bu temel soruna ilişkin farkındalığın öne çıktığı forumda, diplomasinin imkân ve sınırlarının gerçekçi bir şekilde tartışılması Türkiye’nin ayakları yere basan bir liderlik arayışında olduğunun göstergesiydi. Önceden belirlenmiş genel bir paradigmanın katılımcılara sunulması şeklinde gerçekleşen birçok uluslararası toplantının aksine, kavramsal çerçevenin bizzat katılımcıların katkılarıyla oluşturulmaya çalışıldığını gördük. Bu yaklaşım, Türkiye’nin güçlü liderliğinin aynı zamanda ne kadar mütevazı olduğuna ve meselelerin paydaşlarının katılımıyla çözümüne odaklandığına işaret ediyor.
Devamı
Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, 'Karabağ Zaferi'nin bir milat olduğunu, yepyeni fırsat pencereleri açtığını müşahede ediyoruz.' dedi.
Devamı
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının Brüksel Ofisinde 'Türkiye'nin Doğu Akdeniz Siyaseti' başlıklı panel düzenlendi.