BM’nin Kudüs Kararı Ve Post-Liberal Düzende ABD Yalnızlığı

Trump’ın ABD’nin İsrail Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararı, hem BM Güvenlik Konseyinde hem de BM Genel Kurulunda ezici bir çoğunlukla kınanmıştır. Filistin konusu, ABD’nin küresel vicdanı ve ortak ahlaki mutabakat noktalarını ihlal etmenin de maliyet doğurabileceğinin bir göstergesi olmuştur. Trump yaklaşımını dengelemenin en etkili yöntemi, bu yaklaşımın ABD’nin maddi çıkarlarına da dokunabileceğini göstermektir.

Devamı
BM nin Kudüs Kararı Ve Post-Liberal Düzende ABD Yalnızlığı
Münbiç denklemi ve Fırat Kalkanı nın geleceği

Münbiç denklemi ve Fırat Kalkanı’nın geleceği

Rakka operasyonu için Türkiye’nin ortaya koyduğu planlar ve yaptığı tekliflere karşı hala cevap verilmiş değil. Bu aynı zamanda Suriye bağlamında bölgesel ittifak ilişkilerini de doğrudan etkileyecek bir aşama olarak görülebilir. Ancak el-Bab sonrası Münbiç’e yöneleceğini ve PYD’nin çekilmemesi halinde vuracağını açıklayan Türkiye’nin hareket alanını daraltmak ve Fırat Kalkanı Operasyonu’nu uluslararası hukuk bağlamında elimine etmek için adımlar atıldığını görmekteyiz.

Devamı

Eğer yeni dönemin güvenlik eksenleri Arap-Fars ve Türk-Kürt çatışmaları üzerinden kurulmak isteniyorsa bölge ülkelerinin yeniden bir değerlendirme yapmaları ve geri dönülemeyecek adımlar atmamaları elzemdir. Bu da İran’ın başta Suriye’de olmak üzere kendisine çeki düzen vermesi ve aşırılıklarını törpülemeyi birincil görev olarak addetmesinden geçmektedir.

Bundan sonraki süreçte Türkiye’nin önündeki en ciddi konu Fırat’ın doğusudur. Kısa ve orta vadede angajmanlarını bu tehdide göre ayarlaması ve seçeneklerini bu tehdide göre planlaması elzemdir. Bu açıdan müttefiklerinin Türkiye’nin hassasiyetlerini dikkate alması ilişkilerin geleceği açısından önemli bir gösterge olacaktır.

Körfez bölgesinde ve Ortadoğu’da artan gerginliğin bölgedeki hiçbir aktör açısından fayda getirmeyeceği unutulmamalıdır. Bu noktada Türkiye’nin artan tansiyonu düşürme ve taraflar arasında uzlaşı sağlanması konusunda önemli bir sorumluluğu bulunmaktadır.

Yeni uygulama ile birlikte okul dışı kaynaklara; yani özel derslere, etüt merkezlerine, ek kaynaklara ihtiyacın artıp artmayacağı konusu önemli gündem maddelerinden biridir. Bakanlığın ve İl Milli Eğitim Müdürlüklerinin iletişim süreçlerini sağlıklı işletmesi bu konuda öncelikli strateji olmalıdır. Bakanlığın iletişimde boşluk bıraktığı her nokta okul dışı girişimler ya da kaynaklar tarafından doldurulacaktır.

Muhammed Bin Selman’ın İktidar Yürüyüşü Ve Ortadoğu

Geçtiğimiz haftadan itibaren Suudi Arabistan’da yaşananlar uluslararası arenada büyük yankı uyandırdı.

Devamı
Muhammed Bin Selman ın İktidar Yürüyüşü Ve Ortadoğu
Kültürel İktidar Mücadelesi

‘Kültürel İktidar’ Mücadelesi

Hegemonya her ne kadar belirli bir toplumsal sınıfın diğerleri üzerindeki hakimiyetini ifade ediyor olsa da bu durum hiçbir zaman tam anlamıyla gerçekleşmemektedir. Hegemonya tesisi iddiasında olan ve bu yönde ideolojik araçlarla sivil toplumu domine eden hakim sınıf her zaman “karşı hegemonya” girişimleri ile yüzleşmek durumundadır.

Devamı

Bağdat ve İran’ın Süleymaniye merkezli aktörlere Barzani karşısında destek vermeyi sürdüreceğini öngörebiliriz. Barzani yönetimi bir taraftan Bağdat’la krizi yönetmeye çalışırken, diğer taraftan iç siyasi aktörlerin baskılarını omuzlamak zorunda kalacaktır. ABD ise bütün bu süreçlerde İran destekli Kürt aktörlerin IKBY siyaseti içindeki belirleyiciliğini engellemek için hamleler yapacaktır.

Kuzey Irak Yönetimi tüm tavsiye, ikaz ve tehditlere rağmen 25 Eylül’de gitti referanduma. Olacaklara dair bir öngörü de vardı. Referandumdan sonra yaşananlar o ihtimaller dâhilinde olan şeyler mi, yoksa sürprizler de var mı?

Kürt milliyetçiliği hala birleştirici bir ideoloji olmaya devam etse de, kişi ve grup çıkarları, Kuzey Irak’ın bölgesel rekabetin kristalize olduğu bir alana dönüşmesi milliyetçi retoriğin jeopolitik karşısında başarıya ulaşmasını imkânsız hale getirecektir.

Trump yönetimi Irak’ta Barzani’yle ve Suriye’de YPG’yle alabileceği yolun sınırlı olduğuna ve İran’a karşı geleneksel müttefikleriyle çalışması gerektiğine karar verirse, ABD politikalarının sahadaki etkin aktörleri desteklemekten geleneksel müttefik devletlerle çalışmaya doğru evrilmesini bekleyebiliriz.

Hamas, uzlaşı hükümetinin kurulması ile İsrail’in ambargosunu kırmayı, Gazze halkı nezdinde itibarını yeniden kazanmayı ve Tel-Aviv yönetimine bölgesel aktörler üzerinden baskı oluşturmayı amaçlamaktadır.

Türkiye, İran ve Irak Merkezi Hükümeti için PKK üzerinden ortaklaştırılacak silahlı tehdit IKBY’ye fiili müdahale anlamı taşıyor.

Bölgesel ülkelerin yönetmesi gereken bir kriz olduğu gibi; artık Barzani’nin de yönetmesi gereken bir kriz var. Etno-teritoryal Kürt milliyetçiliğinin ateş topu, artık Barzani’nin ellerinde.

Güney sınırımızda bağımsız bir yapının ortaya çıkması başta ABD olmak üzere Almanya ve birçok Batılı aktörün Türkiye’yi “yedekleme” stratejisinin hayata geçmesi anlamına gelecektir.

Şiddeti terk eden sol, devrimciliğini yitirir, zamanla liberalizm tarafından evcilleştirilir ve soldan geriye liberal sol, bir başka tabirle liberalizmin bir yorumu kalır.

18 milyon öğrencinin olduğu eğitim sisteminde adalet ve eşitlik merkezli istikrarın sağlanması, geçmişten gelen ve kökleşmiş yapısal sorunlar ile mücadele edip sistemi iyileştirmek gerçekten güç.

Histeri derecesine varan Erdoğan karşıtlığının, siyaset yapma imkanlarını tıkadığı ve Türkiye’deki demokratikleşme mücadelesine katkıda bulunmadığını söylemek gerek.

Türk seçmen sandığa gitmeli ve oy oranlarına dâhil olarak özellikle kimi seçmediği noktasında Alman siyasetine ciddi bir mesaj vermelidir.

15 Temmuz darbe girişimiyle birlikte “yerli ve milli siyaset tarzı” yeni dönemde siyasete hâkim olan kodlardan biri haline gelmiştir.