CHP 31 Mart’ta kârlı çıksa da uzun süreçte ganimet paylaşımı konusunda müttefiklerine çok daha cömert davranmak zorunda kalabilir. Seçimlerin hemen ardından İYİ Parti’de gerçekleşen önemli isimlerin istifaları ve istifa dedikoduları bu bloktaki rahatsızlıkların büyüyerek devam edeceğinin sinyallerini vermiştir.
Devamı
İster seküler ister dindar olsun, ister Alevi ister Sünni olsun, ister Türk ister Kürt olsun Batı’da yaşayan Müslüman kökenli her bir birey faşist Batılı zihin kodlamasında düşman kategorisinde değerlendirilmektedir. Bu tespiti güçlendiren yakın tarihimizden bir örnek yine Bosna’da karşımıza çıkmıştır. Hatırlanacağı gibi savaş öncesinde Bosnalı Müslüman halkın İslam’la ilişkisi “kültürel Müslümanlık’’ olarak nitelenebilecek düzeye daha yakın idi. Buna rağmen başta Sırp ve Hırvatlar olmak üzere Batı dünyasının Bosna Müslümanlarına karşı tavrını hepimiz biliyoruz.
Devamı
Doç. Dr. Yusuf Özkır: Yeni Zelanda teröristi bile Türkiye’nin bekasını ve Başkan Erdoğan’ı hedef alıyor.Terör örgütleri güçlenen Türkiye’yi tökezletme peşinde. Bunların hepsi Erdoğan’ın zayıflamasını iple çekiyor. Bu yüzden muhalefete kazandırma çabasındalar ve bunu da gizlemiyorlar.
Anayasa değişikliği ile 2034 yılına kadar görevde kalması konusunda yasal düzenlemeyi gerçekleştiren Sisi bu anlamda hiçbir AB ülkesi liderinden eleştiri almamıştır. Aksine ülkede devam eden ağır insan hakları ihlalleri ve idam cezaları da Avrupa ülkelerini Sisi’yle işbirliğinden alıkoymamıştır. Bunun en önemli göstergesi geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen dokuz idama rağmen AB-Arap Ligi zirvesinin Sisi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilebiliyor olmasıdır. Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jean Claude Junker’in zirve sonrasında Sisi’ye teşekkür ederken, “geleceği birlikte inşa edeceğiz” açıklamasını yapması AB’nin pozisyonunu gözler önüne sermektedir.
Radikal eğilimler Sincan Uygur Özerk bölgesindeki Müslümanların dini inanışları ile zıt bir doğaya sahip olduğundan bölge halkı bu eğilimlere büyük oranda kapalıdır. Dolayısıyla Çin hükümetinin iddiasının aksine bölgede radikalleşme potansiyeli çok sınırlı kalmakta ve geniş kitlelere yayılma ihtimali bulunmamaktadır.
Miş: Kılıçdaroğlu bir yandan CHP’lileri İP ve HDP’yi benimsemeye itiyor bir yandankutuplaştırıcı söyleme başvuruyor. AK Parti karşıtı seçmenin öfkelenmesini istiyor. HDP, İyi Parti ve Atatürkçü seçmeni aynı yerde buluşturmaya çalışıyor.
31 Mart yerel seçimlerine dair en esaslı tartışmalardan birisi hiç kuşkusuz bu seçimlerin genel seçim özelliği gösterip göstermediği. İlk bakışta yerel seçim-ler “ülkeyi kim yönetecek” ya da “iktidara kim ve ne kadar sahip olacak” gibi genel siyasetin merkezi sorularına doğrudan bir cevap sunmaz.
Devamı
Doğu Akdeniz bölgesi son dönemde Türkiye’nin yakın çevresinde önemli gelişmelere sahne oluyor. Bu durumun başlıca se-bebi, bölgenin özellikle petrol ve doğalgaz bağlamında ciddi bir rezerv potansiyeli barındırmasının ortaya çıkması.
Devamı
Alptekin: PYD’nin PKK’nın Suriye şubesi olduğunu bilmeyen yok. ABD eski savunma bakanı Carter’dan Suriye özel temsilcisi Jeffrey’e kadar herkes bu ilişkiyi bilerek girdi bu işe. PYD’nin zorla silahaltına aldığı Kürt çocuklarını çatışmaya sürdüler, DEAŞ’ı ise halının altına süpürdüler.
Trump, Türkiye ile çalışmak konusunda kararlı ancak bunu hayata geçirecek irade ve istek en yakınlarında bile mevcut değil. Bu noktada Ankara-Moskova arasında yeni bir sürecin hızlandırılmasına ihtiyaç var. Anlaşılan o ki Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Putin’e yeniden iş düşecek.
CHP-İYİ Parti işbirliği İstanbul ve Ankara gibi illerde, AK Parti seçmeninin değer ve tercihlerine hitap eden ya da en azından bunlarla çatışmayan adaylar belirledi. Bu CHP’nin seçimleri ziyadesiyle ciddiye aldığının göstergesi.
Seçmen bozulan yolların yapılması, çöplerin toplanması, sosyal hizmetlerin sağlanması ve su kesintisi gibi sorunlara acil müdahale edilmesi gibi konularda doyuma ulaşmış durumda. Bu konularda eksiklik veya gecikme görmek istemiyor ama artık bunlarla yetinmek de istemiyor. Belediye başkanlarından gerek işsizlikle mücadele konusunda gerekse kent içi sorunların parçası olan meseleler konusunda daha fazla duyarlılık bekliyor.
Duran: Washington’un beklediği olmadı, Türkiye teslim olmadı. Trump da ekibinden daha akıllı davranarak Türkiye politikasını değiştirdi. Yeni ortamda gidişat lehimize. Washington ve Moskova arasında manevra alanımız genişledi.
Ateşkes anlaşması Yemen’in bazı bölgelerinde çatışmaların yavaşlayacağı anlamına gelse de ülkenin tamamı için geçerli bir anlaşma olmadığından yerel ve bölgesel aktörler arasındaki mücadelenin sürmesini de engellemeyecektir. Bununla birlikte anlaşma, İran destekli Husilerin ilk kez merkezi bir cepheden geri çekilmeyi kabul etmesi bakımından da önem taşımaktadır.
Trump’un çekilme kararını bir “zafer” gibi görmek yapılabilecek en büyük hatalardan biri olur. Öncelikle Trump’ın çekilme kararının ciddiyeti netliğe kavuşmalı. Bu süreçte Türkiye’nin aşırı angajmana girmeden ve gücünü çok fazla yaymadan hareket etmesi en doğru yaklaşım olur. Türkiye için asıl tehdit YPG ve PKK. Bunun dışında kalanlar Türkiye için ikincil derecede önemli.
Griffiths’in müzakerelerin açılışında “Yemen’in kaderi masada oturanların elinde” sözü üzerinde durulmaya değer. Bu ifade, tarafların ‘vekilliğini’ üstlendikleri Suudi Arabistan ile İran etkisinden kurtulması için bir çağrı olarak da değerlendirilebilir. Ama aynı zamanda müzakerelerin hangi noktaya kadar ilerleyebileceğine dair de önemli bir ip ucu.
Önümüzdeki süreç Avrupa’nın önüne iki seçenek koymaktadır: Ya büyük güç haline gelip tekrardan dış kaynakları içeri akıtacak konuma ulaşmak ya da ekonomik daralmanın oluşturduğu baskı ortamında toplumsal ayaklanmaların tırmanmasıyla çok daha karanlık bir istikrarsızlık sürecine yuvarlanmak.
Yerel yönetimlerin kültür-sanat alanına yaptıkları yatırım ve bu alandaki faaliyetleri son zamanlarda önemli bir ivme kazanmıştır. Nicelik itibarıyla fazla sayıda etkinlik ve programa imza atan belediyelerin niteliksel açıdan ne kadar yetkin oldukları önemli bir soru işaretidir.
Önümüzdeki yerel seçim sürecinde HDP’nin PKK’yla organik bütünlüğünden sıyrılıp bir siyasi parti gibi seçim yarışında olması gerekir ancak hepimiz biliyoruz ki parti yine PKK’nın sözcülüğünü yapacak. Ancak bir farkla, partinin artık PKK için hendek kazdırabileceği iş makineleri yok.
Geçen hafta İç İşleri Bakanı Horst Seehofer başkanlığında toplanan Alman İslam Konferansı, katılımcıları, tartışılan konular ve açık büfede yer alan domuz eti ikramıyla pek çok tartışmaya yol açtı.
Filistin davasına sahip çıkma meselesinin bölgede İran tarafından domine edilmesine fırsat tanımak, Muhammed bin Selman için menfi sonuçlar doğurabilir. İsrail ile işbirliği yaparak bölgesel düzen kurmak ve Riyad’ı bu düzenin kurucu aktörü haline getirmek, çıkışları kapalı karanlık bir tünelde yol almaya benzer.