Türk Dış Politikası Herkesi Memnun Edebilir mi?

Türkiye bölgesel ve küresel politikalarda bir özne. Bir eksik ya da bir fazla ama kendi öncelikleri olan, değerleri ve dikkate alması gereken milli çıkarları olan bir özne. Ve özne olan hiçbir ülkenin dış politikası herkesi memnun etmek zorunda veya derdinde değildir.

Devamı
Türk Dış Politikası Herkesi Memnun Edebilir mi
NATO'nun Misyon Arayışı Sürüyor

NATO'nun Misyon Arayışı Sürüyor

SETA analisti Kadir Üstün, NATO'nun Soğuk Savaş dönemi sonrası nasıl bir misyon edineceği konusunda arayış içerisinde olduğunun altını çizerek, Ukrayna'da yaşananların, NATO'nun kendine misyon belirleyememesi sorununu tekrar gündeme getirdiğini belirtti.

Devamı

Merkel hükümetinin, kendisinden önceki Schröder hükümetinden farklı olarak, Türkiye ile eşit ortakların birbirine karşı saygı temeline dayalı dengeli bir ilişki kurmak yönünde hareket etmediği algısı giderek güçleniyor.

Rusya uzun bir süre sonra NATO'ya kuruluş amacını hatırlatacak kadar mevzisini genişletti.

Akademik camianın içerisinden gelen ve saygın bir akademik geçmişi olan Davutoğlu'nun üniversite meselesine bakışı, dar bir maliyeci perspektifine dayanmıyor.

SETA analisti Ufuk Ulutaş, NATO'nun cephesel savunma ittifakından çıkıp dünyanın çok farklı yerlerinde operasyonlar yapabilen bir güç haline dönüştüğünün altını çizerek, mevcut durumda NATO kimliği ile neyin kastedildiğinin muğlak olduğuna dikkat çekti.

Amerika'nın Gerçek Sorunu

ABD, askeri kuşatmayı ekonomik kuşatmayla, ekonomik kuşatmayı kültürel kuşatmayla tahkim etti. Savaş ve ambargo siyaseti Amerikan karşıtlığını Ortadoğu halklarının asgari müştereğine dönüştürdü.

Devamı
Amerika'nın Gerçek Sorunu
Perspektif NATO'nun Galler Zirvesi Yeni bir Soğuk Savaş mı Rusya

Perspektif: NATO'nun Galler Zirvesi: Yeni bir Soğuk Savaş mı, Rusya ile İşbirliği mi?

Rusya ile Batı arasında yaşanan çatışmanın temeli ne? NATO'nun Galler Zirvesi yeni bir Soğuk Savaş'ın habercisi mi? Batı-Rusya ilişkilerinin kötüleşmesi Türkiye-Rusya ilişkilerini nasıl etkiler?

Devamı

İslamofobi'nin Müslümanlar üzerinde olumsuz bir etkisi vardır ve neticede onları, özellikle Müslümanların azınlık olduğu Batı ülkelerinde, toplumdan dışlayıcı ayrımcı uygulamaların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır.

Rapor, Sırbistan'daki güncel siyasetin ülkemizde daha iyi anlaşılmasına ve bu ülkeye ilişkin bundan sonra yürütülecek çalışmalara katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

Rapor, Arnavutluk'taki güncel siyasetin ülkemizde daha iyi anlaşılmasına ve bu ülkeye ilişkin bundan sonra yürütülecek çalışmalara katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

Bu konuşma, Türkiye'nin küresel düzen arayışlarına söylemsel düzlemde yaptığı katkıların somut göstergelerinden biri.

Modern insanın içinde yaşadığı çağa özgünlük atfederken yeni bir bilinç geliştirdiğini iddia edebiliriz. Burada karşımıza “güncelin egemenliği” çıkar. “Güncel olan”ı belirleyense birtakım mekanik, elektronik ve dijital müdahalelerdir.

Adına “çözüm süreci” denen bir süreç resmiyet kazandı, devletin öncelikli gündemine dönüştü. Bu süreçte iki kesim, değişimin önünde direndi. Kürtçü sosyalistler ve Türkçü sosyalistler.

KCK ve HDP'nin "Her yer Kobani" sloganıyla sokaklara çağırdığı "fırtına gençliğin" öfkesinin ve şiddetinin cesameti hepimize 1990'ları hatırlattı. Çözüm süreci ile "Türkiyelileştiği" düşünülen Kürt milliyetçiliğinin şiddet üzerinden siyasi alan kazanma isteğinin depreştiği tezi gündeme geldi. Yakın tarihimize baktığımızda Türkiye siyasetinin en karanlık onyılları olarak 1970'leri ve 1990'ları biliriz. İlkinde sol- sağ ayrışması etrafındaki ideolojik çatışma ikincisinde ise Türk- Kürt ayrışması etrafındaki etnik çatışma ülkemizde hem istikrar hem de güvenlik sorunu yaşatmıştı.

Yeni bir siyasal inşa için kendi içinde vesayet odakları ile mücadele eden Türkiye'nin bölge ülkeleri içindeki statükonun devamından yana tavır izlemesi çelişki olurdu.

Afganistan'ı Sovyetlere kaybetmek istemeyen Washington yönetimi bu ülkeye yönelik politikalarını Pakistan üzerinden yürütmüş, Sovyet işgaline karşı direnen İslamcı grupları Pakistan ordusu ve istihbaratı üzerinden silahlandırıp desteklemiştir.

Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin bozulması hükümet ile Paralel Yapı arasındaki ilişkilerde bir dönüm noktası olarak görülebilir.

Duran: “Son bir seçenek de, ümmetle yüzleşip muhasebe yapmak. Devleti ele geçirme refleksinin getirdiği kirlenmeden tövbe ederek Türkiye dini hayatındaki tabii ve sivil konuma yerleşmek.”

Türkiye'nin soğuk savaş döneminde stratejik aklını yönettiğini düşünenler de, soğuk savaş sonrası kendilerini ABD ve bölgesel uzantılarının Türkiye şubesi rolüne sokmaya çalışanlar da İsrail faktörünü her zaman akıllarının bir tarafında tuttular.

İsrail'in Gazze'deki veya Esed rejiminin Suriye'deki katliamları, sıfır sorun hedefini eleştirmekten ekmek yediğini düşünenlere patolojik bir siyasi haz verdi.