Yeni Asya gazetesinin sorularını cevaplayan SETA Hukuk ve İnsan Hakları Araştırma Asistanı Yavuz Güçtürk, Türkiye'nin kendi insan hakları sorunlarını çözmeden, başka ülkelere model olmaktan söz etmesinin doğru olmayacağı değerlendirmesinde bulundu.
Devamı
SETA tarafından yayımlanan “BM ve Uluslararası Eşitsizlik” başlıklı analiz bağlamında düzenlenen panelde, BM'nin yapısal sorunları ve yapması gereken reformlar tartışmaya açıldı.
Devamı
Sosyoloji önemlidir deyip, onu da “buyurun burada yapılmışı var” diyerek tek bir formatta muhatabına dayatmaya çalışmak, anlama ve müzakere imkânlarını daha başından yok saymaktır.
Türkiye'de MİT Krizi'yle tartışmaların odağı olan Fidan'ın bu kez uluslararası kamuoyunun gündemine gelmesi, birçok tartışma ve yorumu da beraberinde getirdi. Bu tartışmalar bağlamında SETA araştırmacılarının yaptığı analizleri bir arada sunuyoruz.
Insight Turkey Genel Yayın Yönetmeni Talip Küçükcan, Ortadoğu üzerinden ikinci bir Soğuk Savaş denemesi yapıldığı ve kazananın Rusya olduğu yorumunda bulundu.
Sykes-Picot nöbeti ne kolay bir şekilde bırakılabilecek bir ‘mecburiyettir' ne de hiçbir şey değişmemiş gibi sürdürülebilecek bir ‘mahkumiyettir.'
Yeni Asya Gazetesinden H. Hüseyin Kemal'e demokrasi, liberalizm ve alternatif modernite inşası konularında değerlendirmelerde bulunan SETA Araştırma Asistanı Ömer Aslan, “İslâm dünyasında hayat bulabilecek ve kendimize has bir çoğulculuk anlayışıyla kurulabilecek bir alternatif modernite inşasının, eğer bir gün gerçekleşecekse, olağanüstü zor ve zaman alacak bir mevzu olduğunu söyleyebiliriz.” dedi.
Devamı
Normu ayaklar altına alanlara müdahale şöyle dursun caydırıcı bir strateji veya söylem dahi kullanmayan Amerika bundan sonrası için otoriter rejimlerin kimyasal silah kullanımının normalleşmeye başlayabileceği bir dönemin de temellerini atmış oldu.
Devamı
Amerikan dış politikasının en iyi gözlemcilerini bile oldukça zor durumda bırakan bu dönemde izlenen politikaların sebebi olarak kimileri Obama'nın dış politika karar verme mekanizmasında ortaya çıkardığı merkeziyetçi ve zor karar veren yapıyı kimileri de Obama yönetiminin retorik ile realite arasındaki derin uçurumu geç anlamasını gösterdi.
21. yüzyılın en ağır sancılarından biri, 20. yüzyıl boyunca hem Batı'ya hem de onlar adına bölgesel düzenin nöbetini tutanlara konforlu bir jeopolitik dünya vermiş olan Ortadoğu'da statükonun çözülmesi olacak.
Tunus'ta olası bir askeri darbe, içinde marjinalliği barındıran bir seçenek olmakla birlikte Tunus ordusunun siyasi ve ekonomik denklemdeki yerinin ehemmiyetsizliği açısından çok uzak bir ihtimaldir.
Türkiye, Kemalist emekli dünyasına ait bir dış politika tercihi işaretini verdiği andan itibaren fazlaca emek harcamadan hızla ilişkilerini düzeltebilir. Bunun anlamı ise başarı değil. Ama bu durum sadece iddiasız ve anlamsız bir aktöre dönüşmek olsa iyiydi; aynı zamanda bölgesel jeopolitikte ciddi bir pozisyon kaybıdır da.
Yaklaşık on senedir sürekli olarak tartışılan ancak 2008 yılında Lehman Brothers'ın iflasıyla yeni bir ivme kazanan Amerika'nın gerilemesi tartışması sadece akademik ve siyasi dünyada değil artık her alanda sürekli olarak konuşulan bir konu.
Mısır'daki darbe Amerika'nın Mısır politikasında ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışanlar için yeni bir derslik vaka oldu.
Çin'in Doğu Türkistan'da her muhalif sesi ortadan kaldırma ve her farklılığı asimile etmeye çalışmasının altında hiç de barışçıl görünmeyen bölgesel plan ve stratejiler ve bunları hayata geçirmeye kararlı kasası dolmuş, gözü kararmış bir rejim bulunuyor.
Kılıç Kanat: Ekonomik anlamda uğranılan olumsuz durum, Çin'in bölgede artan siyasi baskı ve dini kısıtlamalarıyla bir olunca, özellikle Uygur gençleri arasında geleceğe dair artan umutsuzluk ve rejime yabancılaşma kendini gösteriyor.
Türkiye zor bir ülke. Etnik, inanç ve yaşam tarzı olarak bu kadar kutuplaşmanın varolduğu ama bir şekilde bu kutuplaşma içinde toplumsal kesimlerin hem birbirlerine temas ederek hem de temas ettiğini hissettirmeden yaşayabildiği çok az ülke bulabilirsiniz. Bu yüzdendir ki, bu ülkedeki iktidar sahipleri hangi sosyal yapının temsilcisi olursa olsun benzer şekilde birlik ve beraberlik çağrısı yapmaktan geri dur(a)mamıştır. Soğuk Savaş sonrası dünyanın siyasal hayata bir hediyesi olan kimlik siyasetinin yükselişi Türkiye'de de yankı bulmuş, adeta virüslerin canlı organizmalar dışında kristalleşmesi gibi, uygun ortam ve zamanı bulunca sessiz kalan kimlikler bir bir gündemde yer edinmeye başlamışlardır. Böylesi bir hava da doğal olarak sosyal kırılmaları beraberinde getiriyor.
Erdoğan yeni karakter suikastını ancak ve ancak Türkiye'nin temel demokratikleşme meselelerine odaklanmaktan vazgeçmeyerek bertaraf edebilir.
Bugün gelinen noktada Suriye krizi, ilgili bütün aktörler açısından ahlaki ve reel politik bir imtihana dönüşmüş durumda.
Çözüm süreci başladığından beri MHP'nin gerginliği arttırarak sürece öncülük eden AK Parti'ye siyasal fatura ödetmeye çalıştığına şahit olduk. Zaman zaman kitlesini çatışmaya davet tonu da içeren bu gerginlik geçtiğimiz günlerde farklı bir sahaya da taşındı. MHP'nin vatan hainliği ile suçladığı AK Parti, MHP'nin iktidar olduğu dönemle ilgili bir araştırma komisyonu kuracağını, vatan hainliğinin memlekete verilen ve ödetilen zarar ile ilişkilendirilerek değerlendirilmesi gerektiğini söyleyince gerginlik derinleşerek devam etmiş oldu.