Türkiye'nin Sınır Güvenliği Politikası

Türkiye'nin sınır güvenliği konusu ulusal ve uluslararası gündemin son zamanlarda öncelikli konuları arasında yer alıyor.

Devamı
Türkiye'nin Sınır Güvenliği Politikası
Pozisyon Siyaseti ve Koalisyon Riskleri

Pozisyon Siyaseti ve Koalisyon Riskleri

Koalisyon pazarlıklarında kolay olan bakanlıkların dağılımı ve hükümet programı üzerinde ortak bir çerçevenin oluşturulmasıdır. Ancak daha zor olan hususlar ise, her partinin hem kendi içinde yaşanacak krizleri çözmesi hem de kendi seçmen tabanını, koalisyon kurduğu parti için ikna etmesidir.

Devamı

Türkiye'nin Batı güdümündeki uluslararası düzen içindeki sınırlı rolüne itiraz eden Erdoğan hedef tahtasına oturtuldu. Ne yazık ki Türkiye toplumunun hatırı sayılır bir kısmı da buna ikna edildi.

Yalanla siyasal gerçeklik kurup, bunun üzerinden kitleleri ayaklandırmak veya siyasal mücadele vermek artık bir “teorinin” parçası.

CHP için iktidarda olmanın tek yolu koalisyon ortağı olmak. Bu sebeple bu süreçte kendisiyle koalisyon yapılmasını en fazla isteyecek parti CHP olacak.

AK Parti olmadan bir hükümet çıkmayacağı anlaşıldıkça MHP ve CHP cenahı seçim öncesinde hayal etmedikleri bir olguyla daha derinden yüzleşiyorlar. Bu da AK Parti'nin çalışabilecek koalisyon seçeneklerinin büyük partisi olduğudur.

Yalanın Üst Aklı

IŞİD'in Türkiye'nin ne içerdeki ne de dışarıdaki herhangi bir çıkarıyla zerre miskal teması yokken bu yalanı üretmek “vatana ihanet” seviyesinde büyük suçtur.

Devamı
Yalanın Üst Aklı
Çözüm Sürecine Ne Oldu

Çözüm Sürecine Ne Oldu?

HDP Kamışlı'dan Afrin'e doğru oluşturulmak istenen "Kürt kuşağı"nın uluslararası PR'ı ve kaba saba Erdoğan karşıtlığı dışında "yerli" bir siyaset üretebilecek mi?

Devamı

Muhalefet partileri seçim vaatlerini mevcut bütçe imkânları üzerine kurarken, bu bütçeyi hazırlayan ve uygulayan AK Parti, seçim ekonomisine başvurmadan bütçede herhangi bir kırılganlık oluşturmama adına ciddi bir kararlılık gösterdi.

Nebi Miş, AK Parti ile MHP'nin koalisyon kurmasını zorlaştıracak en önemli meselenin Çözüm Süreci olduğuna dikkat çekti.

Fahrettin Altun: “Milliyetçi Hareket Partisi'nin, Paralel Yapı ile arasına çok net bir mesafe koyduğunu kamuoyu önünde ortaya koyması gerekir.”

Dış politikadaki mevcut posizyonların birçoğu yapısaldır ve bölgesel dinamiklerden daha fazla etkilenmektedir. Hangi koalisyon hayata geçerse geçsin restorasyon merkezli bir bölgesel yaklaşım, konu bazlı spesifik odaklanmaları beraberinde getireceği için külli bir bölgesel vizyon değişimi zor olacaktır.

Muhalefetin eli zorda... Mevcut durum, AK Parti'nin taşıdığı iktidar sorumluluğunun bir muhalefet partisi tarafından paylaşılmasını gerektiriyor.

Genel seçim sonrası koalisyon tartışmaları çerçevesindeki değerlendirmesinde Burhanettin Duran, 7 Haziran'da Türkiye'nin koalisyon ezberinin bozulduğu tespitinde bulundu.

Suriye'de politik hedeflerin gerçekleştirilmesi adına şöyle bir döngü kurulmuş durumda: Önce IŞİD muhaliflerin kontrolünde olan bir bölgeye saldırıp ele geçiriyor, ardından ABD meşru bir hedef olarak IŞİD'i bombalıyor, yumuşatılan bölgeye ardından YPG güçleri girerek burada kontrolü sağlıyor.

AK Parti süreç içerisindeki bütün dalgalanmalara rağmen süreci o veya bu şekilde devam ettirmek taraftarı.

Kimlik siyasetinin Türk siyasetini bu denli kutuplaştırmış olması, olası koalisyon seçeneklerinin müzakere zeminini de zayıflatmakta.

AK Parti siyasi ve sosyal alanlarda olduğu gibi ekonomide de “Yeni bir ekonomi hikâyesi" ile yola başlamalı ve bu hikâyede Türkiye ekonomisindeki tüm eksik parçalar olmalı.

Türkiye'deki kimlik gruplarının sürekli mücadele halinde olmasının çoklu sebepleri var. Öncelikli nedenlerden biri, her grubun siyasal elitleri, mücadeleyi devam ettirme eğiliminde.

Muhafazakar kesim, demokrasinin imkanları sayesinde iktidar olsa bile, halen paranın, kurumsal şirketlerin, sanat dünyasının, bilinen üniversitelerin ağırlıklı kontrolü batıcı ve yaşam biçimi açısından muhafazakarlara karşı kesimlerin kontrolünde.

CHP, MHP ve HDP'nin koalisyon meselesinde gerçekçi davranmadıklarını ifade eden Fahrettin Altun, bu partilerin negatif bir iletişim dili tercih ettiklerini belirtti.