Lüks Bitti, Sorumluluk Herkesin Sırtında

1 Kasım seçimlerine gidiyorsak da 7 Haziran seçimlerinden temel bir ders almayı unutmayalım. Türkiye'nin kaderinde artık bütün siyasi aktörlerin sorumluluğu büyüdü.

Devamı
Lüks Bitti Sorumluluk Herkesin Sırtında
Kürt Milliyetçileri Ne İstiyor

Kürt Milliyetçileri Ne İstiyor?

Burhanettin Duran, “Terör niye başladı? Kim başlattı? Bundaki suçlu kimdi?” sorularını değil “Kürt milliyetçileri ne istiyorlar?” sorusunu merkeze alarak terör olaylarını değerlendirmek gerektiğini belirtti.

Devamı

Fahrettin Altun: “Selahattin Demirtaş'ın temsil ettiği yegâne gerçeklik PKK'nın sözcülüğünü yapmak, PKK'nın ihtiyaç duyduğu kamusal iletişimi gerçekleştirmek.”

Muhalefete çağrım: boğazını sıktığınız şeye iyi bakın, sakın AK Parti değil de Türkiye olmasın.

İkiyüzlülüğünüze çare olacaksa yere izmarit atın. Ben razıyım, yeter ki mayın döşemeyin, ambulanslara saldırmayın, karakol basmayın...

AK Parti kadroları 7 Haziran seçimlerinde kaybettiği seçmenini yeniden kazanmasının etkili yollarını eminim arıyordur. Bu yollardan biri tanımlanmış bir seçmen profiline yönelik yüz yüze seçim çalışması olabilir.

AK Parti İçin Yüz Yüze Seçim Çalışması Nasıl Mümkün Olur?

Bu soru anlamlı. Çünkü birçok kişi yüz yüze seçim çalışmasının etkinliğini kabul etmekle birlikte, bir merkez partisinin bunu yapamayacağına inanıyor. Benim iddiam ise aksi.

Devamı
AK Parti İçin Yüz Yüze Seçim Çalışması Nasıl Mümkün Olur
Umut Tacirleri İşbaşında

Umut Tacirleri İşbaşında

7 Haziran seçimleri sonrası "umut"lar suya düştü. "Yıkıcı ittifak"tan bir "restorasyon hükümeti" çıkmadı. Ama mücadele biter mi? Yeni bir seçim var. Değil mi ki "her seçim bir umut"tur.

Devamı

Kürt milliyetçilerinin onulmaz hatası iki stratejiyi aynı anda 'sonuna kadar' kullanmalarıdır. İlki, Kuzey Suriye'deki 'kazanımlarını' maksimize ederken Çözüm sürecini de Güneydoğu'da silahlı şehir hâkimiyeti kurmak için kullandılar. İkincisi ise Çözüm sürecinin arkasındaki siyasi iradeyi karşılarına aldılar: Erdoğan'ı ve AK Parti'yi.

Türkiye'de ekonominin tekrar ivme kazanması, ekonomideki başarı hikâyesinin sürdürülmesi ve yolunda kesintisiz ilerlemesi için birinci öncelik tabi ki siyasi istikrardır.

Nebi Miş, Cumhuriyet Halk Partisi yöneticilerinin koalisyon masasına otururken “bir koalisyonun kurulacağı ve kendilerinin de hükümette olması gerektiği üzerinden pozisyon” belirlediklerine dikkat çekti.

Nebi Miş, koalisyon kurulduktan sonra devam eden süreçte aktörler arasında çıkacak bir krizin siyasi maliyetinin, erken seçimin maliyetinden daha fazla olacağını vurguladı.

Kamu güvenliğinden taviz verilmeden, süreç demokratikleşme bağlamında devam edecektir.

Burhanettin Duran: “Seçimler bir geçiş anlarıdır. Türkiye'de ise biz, 7 Haziran'la 1 Kasım'ı uzatılmış bir geçiş dönemi olarak yaşadık; 13 yıllık AK Parti iktidarının muhasebesinin geçiş dönemi”

Burhanettin Duran, geçici seçim hükümetinin anayasal zorunluluktan doğduğunu ve seçim hükümeti tartışmalarının bu denli yoğun olmasının ilk defa yaşanmasından ötürü olduğunu ifade etti.

1 Kasım seçimi yaklaşırken partilerin sergiledikleri tavırları SETA Hukuk ve İnsan Hakları Araştırmacısı Cem Duran Uzun ve SETA Medya ve İletişim Direktörü İsmail Çağlar yorumladı.

Türkiye Suruç saldırısının ardından DAEŞ'e karşı koalisyonda daha aktif rol alma kararı aldı. Türkiye ve Amerika İncirlik'in Amerikan hava kuvvetleri tarafından kullanılması ve kuzey Suriye'de DAEŞ'den arındırılmış bir bölge oluşturulması konularında anlaşmaya vardı.

İçteki AK Parti muhaliflerinin söylemini "gönüllüce" tekrarlayan uluslararası çevrelerin ana derdi, AK Parti iktidarının Türkiye'ye uluslararası sistem içinde biçtiği rolle ilgili.

1990'lı yıllarda Refah Partili siyasetçilere reva görülen muamele ile bugün HDP'li siyasetçilere sağlanan konforun kıyası kabil değil. Gelin görün ki bu zırvaya da birilerinin "bu zırvadır" demesi gerekiyor.

Bugünlerde herkesin merakla cevabını aradığı soru “yeni seçimde sonuçlar değişir mi?” sorusu. 5 ay gerçekten de seçim için kısa bir zaman. İlk anda “bu kadar kısa zamanda ne değişir?” tepkisi oluşuyor.

Burhanettin Duran: “Tuğrul Türkeş'in sembolik bir karşılığı var ve bakanlık teklifini kabul etmiş olması anayasal bir zorunluluğun yerine getirilmesinde devlet adamı tavrıyla ortaya koyduğu bir yaklaşımdır.”