AB-Rusya Denkleminde Türkiye

Putin'in Güney Akım'ın rotasını Türkiye'ye çevirmesi ve Bulgaristan'ı oyun dışı bırakması, başta Almanya olmak üzere AB ülkelerinin tepkisiyle karşılandı.

Devamı
AB-Rusya Denkleminde Türkiye
Nixon'ın Kemikleri Sızlıyor mu

Nixon'ın Kemikleri Sızlıyor mu?

Batı, işleri kızıştırsın veya kızıştırmasın; Rusya'nın, işbirlikleriyle ayağa kalkmaya çalışacağı ortada. Bu senaryoda Çin baş aktör olacak ancak eklemek gerekir ki; karşılıklı tüm samimi pozlara rağmen hassasiyetler de yok değil.

Devamı

2014 yılını felaket yılı olarak tanımlayarak krizin kapıda olduğunu ifade edenler, 2015'de de negatif beklentilerini sunmaya devam ediyorlar.

Brent petrolün varil fiyatı yaklaşık yüzde 60 oranında azalarak 45 dolar oldu. Öyle ki küresel ekonomik krizin en ağır hissedildiği 2009 yılındaki fiyata dönüldü.

Bugün OPEC, S. Arabistan'ın baskın etkisiyle, bir hamlede bulunamıyor. OPEC üretimine, OPEC dışı üreticilerin vaziyetini de ekleyince, gidişatın güçlü bir arz çizdiğini görüyoruz.

Kıbrıs ve İsrail açıklarını içine alan Levant Bölgesi, Suriye, Lübnan ve Filistin'in de kıyı ve açıklarındaki kaynakları da kapsayarak, en az 1,7 milyar varillik petrol ve 3,5 trilyon metre küp doğalgaza sahip.

Faiz İndirimi Büyümeyi Destekler

17-25 Aralık operasyonlarının takiben 28 Ocak 2014'te faizlerin bir gecede yüzde 5,5 birden artırılması kararı ve TCMB Başkanı'nın iyi niyetle de olsa, faiz ve kur seviyeleri hakkında tutarsız tahminlerde bulunması kurumsal kredibiliteyi zedeleyen adımlar olarak algılandı.

Devamı
Faiz İndirimi Büyümeyi Destekler
Yeni Ekonomi Enerji Borsası'yla Güçlenecek

Yeni Ekonomi Enerji Borsası'yla Güçlenecek

Zaten, enerji bağımlısı olan bir ülkeden, Enerji Borsası kurarak enerji piyasasının merkezi konumuna yükselme hedefi olan Yeni Türkiye'ye gelinen aşamada, en güçlü destek siyasi istikrarın varlığıdır.

Devamı

Orta Asya coğrafyasındaki Azerbaycan ve Türkmenistan'ın enerji alanında Türkiye'yle beraber yürümesi, yeni bir güç denklemi anlamına geliyor. Her iki ülke için de kullanılan “İki Devlet Tek Millet” prensibi, “Üç Devlet Tek Millet” e dönüşebilir.

Eylül ayında Azerbaycan temelinin atıldığı TANAP'ın yarın Kars'ta yapılacak törenle Türkiye'deki başlangıcı da gerçekleşecek.

Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrarını hedef alan 17 Aralık darbe girişiminin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın TANAP için Azerbaycan'da bulunmasıyla aynı güne denk gelmesi, bir tesadüften daha fazlasına karşılık geliyor.

Batılı başkentlerde kullanılan Türkiye'nin "Batı'dan, NATO'dan uzaklaştığı" söylemi iç siyasette yaşanan kutuplaşmadan ve AK Parti karşıtlığından elverişli malzeme temin ediyor.

2023'de Yeni Ekonomi'yi hedefleyen Yeni Türkiye'de, enerji ve ulaşım gibi ekonominin diğer alanlarında da ipi göğüsleyecek babayiğitlere ihtiyaç var.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi'nin ikincisine katılmak için İran'a bir ziyarette bulundu.

Özellikle 2004 yılında dönemin Başbakanı Erdoğan'ın İran ziyaretiyle yumuşayan ilişkiler, ticaret ve yatırım anlaşmalarına gözle görülür bir ivme kazandırdı.

Türkiye'nin mevcut durumda ulusal kaynaklarıyla enerji talebini karşılayamadığı ve enerji ihtiyacının büyük bir kısmını ithal ettiği gerçeği hesaba katıldığında, partilerin “enerji” konusunda seçim sonrasında neyi planladıkları önemli.

Davutoğlu'nun kampanyasını nasıl kurguladığını anlamak için, miting konuşmalarını yan yana koyarak, toplu bir şekilde bakmak gerek.

Yenilenebilir enerji, bir taraftan büyüme trendini devam ettirmek isteyen, bunun sonucunda da enerji maliyeti artan ülke ekonomisinde enerji sorununa önemli bir çözüm getirecek.

Güçlü ekonomisi ve siyasi istikrarıyla Türk Akımı projesinin hayata geçirilmesi için gereken ortamı ve şartları sunan Türkiye, enerji projeleri için güvenli bir liman özelliği taşıyor.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, eğer Türkiye bugün itibariyle bir nükleer enerji santraline, yani sadece Akkuyu Nükleer Santrali'ne sahip olmuş olsaydı, elektrik tüketimin yüzde 17'si bu santralden karşılanacaktı.

Seçim beyannamelerinde “kapsayıcı büyüme”ye verilen önem ne anlam ifade ediyor? Türkiye, 2002'den bu yana “kapsayıcı büyüme”de nasıl bir mesafe kat etti? Ekonomik büyümenin daha kapsayıcı olması için neler yapılmalıdır?