Ortadoğu'da şiddetlenen siyasal karmaşa, IŞİD'in aktif rol üstlendiği Irak'ın bölünme operasyonu ve Suriye'de son bulmayan savaş Türkiye-IKBY ortaklığını zorunlu kılmaktadır.

Mübarek'in 11 Şubat 2011 tarihinde devrilmesinin ardından çöküşe geçen Mısır ekonomisi, 2013-2014 ekonomik yılında ancak yüzde 1,2 oranında bir büyüme gerçekleştirebildi.

İslam dünyasında ciddi bir İsrail eleştirisi olduğu doğrudur ve bunun haklı gerekçeleri vardır. Bu eleştiri dalgası, İsrail politikalarına olumlu bakan ülkelere de yayılmaya başlamıştır. Artık antisemitizm etiketlemesi ile dünyanın vicdanını susturmak mümkün görünmüyor.

Siyasi ilişkilerin ticari ilişkileri nasıl etkilediğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan SETA Ekonomi Araştırmacısı Hatice Karahan, siyaset ile ticaret arasındaki ilişkilerin merkezinde enerji konusunun olduğuna dikkat çekti.

Geçtiğimiz Cumartesi sabahı, rehin tutulan vatandaşlarımızın kurtuluşu haberiyle güne sevinçle başladık. Her biri paha biçilmez 49 cana zarar gelmeden elde edilen bu güzel sonucun, milli güvenlik açısından anlamı büyük…

IŞİD'e karşı yürütülen askeri operasyonların başarıya ulaşabilmesi, ancak örgütün kapalı devre çalışan ve kendi kendisini çeviren finansman sistemi çökertilebildiği taktirde başarılı olabilir.

Arap Baharı'ndan beklenen dönüşümün gerçekleşmeyişi; işsizlik ve yoksullukla boğuşan bölge insanının bir kısmını, çözümü şiddette aramaya itmiştir. İşte bu kitle, toplumsal düzlemde IŞİD'i besleyen ana damardır.

Analiz, GGK projesinin fonksiyonu ve özellikleriyle birlikte projeyi desteklemesi düşünülen Türkmenistan, İran, Irak Bölgesel Kürt Yönetimi (IKBY) ve Doğu Akdeniz örneklerini inceliyor.

Uzun bir dönem enerji kaynaklarından yoksun olmayı kader olarak kabul eden bir ülkeden, enerji alanında merkez ülke olmayı hedefleyen bir ülke durumuna geldi Türkiye.

19 çeyrektir sürekli büyüyen Türkiye ekonomisinde, büyümenin devam etmesi için enerji konusunda önemli adımlar atılıyor.

Enerji, cari açığımızın baş müsebbibi ancak demir-çelik de, daha küçük bir paya sahip olmakla birlikte, sıralamada onu yakından takip ediyor.

1991-2014 yılları arasında güçlenerek devam eden iki ülke arasındaki etkileşimin geçmişi Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını ilan etmesinden çok önceye dayanıyor.

İsrail açıklarında keşfedilen doğalgaz rezervleriyle birlikte dünyanın gündemine oturan ve Kıbrıs, Lübnan ve Suriye sularını da içine alan Levant Sahası, D. Akdeniz'in jeopolitik önemini farklı bir boyuta taşımış durumda.

Türkiye ve Rusya, sahip oldukları özellikleriyle birbirinden vazgeçebilecek konumda değiller. Bu özelliklerden en önemlisi Rusya'nın enerji kaynaklarına sahip, Türkiye'nin ise enerji merkezi bir ülke olmasıdır.

Türkiye ticari ilişkilerinde olduğu gibi enerji konularında da AB, ABD ve Rusya ile ilişkilerini güçlendirmeli ve eksen genişlemesi yaparken bu ülkeleri birbirine ikame etmemelidir.

Yakınlaşma hususunda dünya kamuoyu, Rusya'nın çaresizliği vs. resti ve Avrupa'nın zaferi vs. yenilgisi gibi uçlarda gelip gidiyor. Türkiye konusunda ise, uluslararası camia “kazanç” noktasında hemfikirken, bizde durum farklı...

Görünen o ki, yeni doğalgaz boru hatları ve farklı ortaklıklarla, enerji masasındaki oyunu lehine çevirmek isteyen aktörlerin karşılıklı hamlelerine tanıklık edeceğiz.