Türkiye örneğine baktığımızda ise bugüne kadar kabul edilen anayasaların kendilerinden beklenen siyasal istikrara katkı sunmak bir kenara kriz doğurabilecek sorunlu düzenlemeleri veyahut boşlukları bünyelerinde taşıdıklarını söyleyebiliriz. 1924 Anayasası çok partili siyasal yaşamın gereklerine uygun bir kurguya sahip olmadığı için 1946-1960 arasındaki iktidar-muhalefet ilişkilerinin daha barışçıl bir zeminde yürütülmesine destek verememiştir.
Devamı
Tamamen yeni bir anayasa veya kapsamlı bir anayasa reformu yapmak milletlerin hayatında nadir görülen durumlardır. Hele ki olağan dönemlerde ve demokratik usullerle yeni bir anayasa yapılmasına çok sık karşılaşmak mümkün değildir. Ancak son yüzyılda ve nadiren bu türden örneklere rastlanmaktadır. Bütün dünyada - Batı demokrasileri de dahil olmak üzere - hâlihazırda yürürlükte olan anayasaların büyük çoğunluğunun savaş, darbe ve devrim gibi olağanüstü hallerden sonra ve çoğunlukla demokratik katılımdan uzak yöntemlerle hazırlandıkları görülmektedir. Bu nedenle katılımcı ve uzlaşmacı yöntemlerle anayasa yapma iradesinin güçlü olduğu anlarda bu imkânı değerlendirmek, desteklemek ve gerekiyorsa önündeki engelleri kaldırmak elzemdir.
Devamı
Cumhuriyet’in Yüzüncü Yılında Sivil Anayasa İmkanı
Muhalefet sistemde "iyileştirme" tartışmasına girmeyerek iktidarın çerçevesinden kaçacağını düşünüyor olabilir. Ancak ben aksini düşünüyorum. Bu tartışmadan kaçmak muhalefeti daha dar bir siyasi alana sıkıştıracak. Mart 2024 Yerel Seçimleri de 2028'e kadar sürecek dönemde "yeni sivil anayasa" arayışı ile yoğrulacak. Erdoğan için yeni anayasa gündemi bir yönüyle "gerçekleştirilmek istenen son hedef", diğer yönüyle "etkin siyaset yapma süreci". "Meclis iradesinin ülkemizin geleceğini şekillendirmesini engelleme" eleştirisi bu sürecin iktidara vereceği siyasi malzemelerin sadece bir tanesi.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 83. sayısı raflarda yerini aldı.
Öngörülebilir, izlenebilir ve ölçülebilir nitelikteki somut hedefler ve faaliyetler içeren bu plan, sorumlu idari birimleri veya uygulayıcıları belirlemek suretiyle uygulamadan kaynaklanan sorunları çözme odaklı bir perspektif ortaya koymaktadır.
Türkiye’de hukuk alanında bu tip eylem planları ve strateji belgelerinin sürekli güncellenmesinin önemli nedenlerinden biri de uygulayıcıya yol göstermektir.
Devamı
Hukukçular ve akademisyenler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı'nın Türkiye'de yeni bir dönemi başlatacağını belirtti.
Devamı
Meclis Başkanı Mustafa Şentop, yeni anayasa hazırlanmasına ilişkin 'Türkiye'nin ihtiyacı olan yeni Anayasa konusunda ortak bir niyet varsa ben TBMM Başkanı olarak üzerime düşen ne varsa yapmaya, elimi taşın altına koymaya hazırım.' dedi.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 55. sayısı çıktı.
Anayasayı bu denli sık tartışmamızda Türk siyasetindeki anayasayı ya da kanunları her sorunun 'mucize çözümü' olarak gören mevzuatçı yaklaşımın etkisi olsa da esas sebep bugüne kadar gerçek anlamda toplumsal katılıma dayanan bir anayasa yapılmamış olmasıdır.
Anayasa yapımında halktan başlanacağı ve tekrardan halka gidileceği görülüyor. Anayasa yapım literatüründe bu yöntem kum saati metaforuyla açıklanmaktadır. Kum saatinin geniş olan yukarı kısmı halkı temsil ediyor ve oradan gelen talepler ortadaki ince olan kısımda yani Mecliste metne dönüşüyor. Sonrasında tekrardan kum saatinin alttaki geniş kısmına yani halka soruluyor.
Madem genç dimağlar eski Türkiye'yi hatırlamakta zorlanıyor, eskiyi hatırlatmak yerine yeni bir başarı hikayesi yazmak lazım artık. Bu hikaye için yeni bir kurucu metin, yeni bir toplumsal sözleşme kaleme almak lazım. Yeni anayasadan beklenen belki de en önemli değişiklik de bunu başarabilecek bir çerçeve inşa etmesi olacak.
Muhalefetin itiraz listesi sürekli uzuyor. İktidar her ne adım atarsa veya her ne söylerse muhalefet aleyhinde propaganda başlatıyor. Ülke için faydası var mı yok mu bakmadan sürekli saldırı halinde olduklarından kamuoyu da son derece önemli mevzuları konuşamaz ve tartışamaz hale geliyor.
SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt, gündemdeki yeni anayasa tartışmalarına dair değerlendirmelerde bulundu.
Gelinen nokta itibariyle, yeni anayasa tartışması hem iktidar hem de muhalefet için kısa süreli gündem olmaktan çoktan çıktı bile.
Erdoğan önce ekonomi ve hukuk alanındaki reformları gündeme alıyor. Reform teklifi siyasette ve toplumda yeni bir enerji doğuruyor. Açığa çıkan enerjiyi gören Erdoğan hedef büyütüyor ve Cumhuriyet'in 100. yılında sivil anayasa hedefi koyuyor. Üstelik hazırlanacak sivil anayasanın 150. yıla, 200. yıla götürecek bir kılavuz olması arzusunu toplumla paylaşıyor.
Moderatör : Cem Duran Uzun, SETA Konuşmacılar : Bekir Bozdağ, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Yavuz Atar, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı
SETA Araştırmacısı Turgay Yerlikaya, yeni anayasa gündemine dair değerlendirmelerde bulundu.
Yeni anayasa perspektifi modern demokratik rejimin demokrasi boyutunu yani milli iradenin siyasetteki hakimiyetini tahkim etmek, siyaset kurumunu iktidarın merkezine koymak ve daha iyi işler hale getirmek hedeflerince belirleniyor.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Cumhurbaşkanı'nın yeni anayasa sözlerini değerlendirdi.