Türkiye Söylediğini Yaptı, Sıra ABD ve Rusya’da

Türkiye’nin Sincar ve Karaçok saldırıları PKK ve türevleriyle mücadele konusunda kararlı olduğunu ve bu mücadele çerçevesinde sınırları zorlayacağını gösterdi.

Devamı
Türkiye Söylediğini Yaptı Sıra ABD ve Rusya da
İleri Harek t

İleri Harekât

Sincar operasyonu, Türkiye'nin yeni terörle mücadelede stratejisi nedeniyle atması gereken adımlardan biriydi.

Devamı

Sırada PKK var, olmalı. Konjonktürün çocuğu PKK’nın hem Suriye ve Irak’taki hem de ülke içindeki faaliyetlerine yönelik bir harekat en az Fırat Kalkanı kadar gerekli.

Irak ile normalleşme arayışı aslında Türkiye'nin hem sahada hem masada olma stratejisinin yeni bir safhası.

Normal görünümüyle herkesi hazırlıksız yakalayan canlı bombaların birden ölümü gündelik hayatın tam ortasına taşımaları "artık yeter" psikolojisini radikalleştirme potansiyeli taşıyor.

Gezi kalkışmasından 15 Temmuz’a kadar defaatle denenen fakat milletin irfanına takılan operasyonlar, şu an kümülatif olarak kaosu yaymayı hedefliyor.

Suriye’de “Ateşkes” Irak’ta “Sıcak” Dönem mi?

Türkiye'nin Sünni aşiretlerle, Suudi Arabistan'ın Mukteda Sadr grubuyla kurduğu ilişkiler İran'ın Irak'ta dengeleneceği bir dönemin habercisi.

Devamı
Suriye de Ateşkes Irak ta Sıcak Dönem mi
Halep Düşerse

Halep Düşerse...

Esed rejimi sahada gittikçe güçleniyor. Halep'in düşmesi ile kritik bir aşamayı geçmeyi hedefliyor. Ülkenin büyük kentlerinin tümünü ele geçirmiş olma fırsatını yakalayacak.

Devamı

Suriye- Irak denklemi henüz oturmadı; yeni bir sürü gelişmeye tanıklık edebiliriz. Hatta PKK-YPG gibi "devletimsi" yapıya ulaşmaya çalışan grupları uzun vadeli bir çatışma ortamı bekliyor.

1 Kasım Seçimleri tek başına iktidar çıkardıysa da siyasetin suları durulmadı. İç ve dış siyasetin gündemindeki bir dizi sorun sebebiyle çok uzun bir yıl yaşadık. İki Kasım arasındaki bir yılın muhasebesini dört başlıkta yapmak mümkün.

AK Parti hazırladığı teklifi Meclis Genel Kurulu’na getirecek. MHP bu dönüşüm sürecine katkı vereceğini ifade ediyor. Ne yazık ki CHP, üzerindeki “ana muhalefet partisi” etiketine rağmen tartışmanın içeriğine girmeyi reddediyor, HDP’nin kuyruğuna takılıp gitmeyi tercih ediyor.

Fırat Kalkanı Harekatı başladığında “Zor Oyunu Bozdu” manşetini atmıştık Kriter’e. Türkiye’nin müdahalesi neredeyse bütün aktörlerin oyunlarını bozdu. Suriye’den başlamak üzere bölgeyi şekillendirmek isteyen bütün aktörler Türkiye’nin oyun dışı kalacağı varsayımını esas almışlardı. Bunun için de ellerinden geleni artlarına koymadılar.

Güncelin sıcak karmaşasında aktörlerin yürümeye çalıştığı uzun yolun sonunda kritik bir soru duruyor: Ortadoğu'nun geleceği nasıl şekillenecek?

Bölge halkının vahşi bir mezhep çatışmasına sürüklenmemesi için Türkiye kararlılık sergilemek zorunda. Peki daha fazlası olur mu?

Her şeyden önce Türkiye, DEAŞ sonrasında Musul ve çevresinin nasıl bir karaktere bürüneceği konusunda sözü dinlenen bir aktör olmak istiyor.

SETA'nın "PKK’nın Kuzey Suriye Örgütlenmesi: PYD-YPG" başlıklı raporunda, PKK'nın Suriye kolu PYD'nin ele geçirdiği bölgelerde güttüğü tehcir siyasetiyle savaş suçlarına imza attığı belirtildi.

Türkmen ve Arapları tehditle tehcire zorlayarak demografik mühendisliğe soyunan PYD'nin Suriye'nin kuzeyinde hayata geçirmeye çalıştığı plan, savaş suçu sayılabilecek kanıtları ortaya koyuyor.

Suriye'de politik hedeflerin gerçekleştirilmesi adına şöyle bir döngü kurulmuş durumda: Önce IŞİD muhaliflerin kontrolünde olan bir bölgeye saldırıp ele geçiriyor, ardından ABD meşru bir hedef olarak IŞİD'i bombalıyor, yumuşatılan bölgeye ardından YPG güçleri girerek burada kontrolü sağlıyor.

ABD Suriye'de üç küsur senedir “arayıp bulamadığı” ılımlı muhalifleri PYD/PKK'nin çatısı altında bulmuştur. Ilımlılıktan kasıt İslami hassasiyetleri olmamasıdır, muhaliften kasıt ise kağıt üzerinde Esed rejimine bağlı olmamasıdır.

IŞİD'in Irak'ın kuzeyine yönelik stratejisi neleri içeriyor? Peşmerge-IŞİD çatışmaları hangi bölgelerde yoğunlaşıyor? Çatışmaların doğurduğu kısa vadeli sonuçlar neler?

SETA DC Dış Politika Araştırmacısı Kılıç Buğra Kanat, Irak'taki gelişmeler karşısında duruma vaziyet etmeye çalışan bir Amerikan yönetimi olduğuna vurguda bulunarak, Obama yönetiminin kapsamlı bir Irak stratejisi olmadığı değerlendirmesinde bulundu.