İran Çıkmazı mı?

Türkiye'nin dış politikada İran çıkmazına sürüklendiğini söyleyenlerin sayısı artıyor. Bu pozisyon üç temel iddia ile destekleniyor. İlki, İran'ın uluslararası sistemle sorununun boyutu Türkiye'nin katkısına izin vermiyor. İkincisi, İran nükleer sorununda samimi değil ve tüm diplomatik çabaları nükleer silaha ulaşmak için kullanıyor. Son olarak ise, Türkiye'nin İran yöneliminin dış politikanın saklı gündeminin sonucu olduğu iddia ediliyor. 1979 İslam Devrimi ve akabindeki gelişmeler İran ile uluslararası sistem arasında tamiri zor bir sorun oluşturdu. İran'ı 30 yılı aşkın bir zamandır sistem dışı tutan ortam bu sorunun çözümünde hemen hiç mesafe alamadı. Son dönemde İran ile ilişkiler sürekli tırmanan bir gerilim eksenine oturdu. İran'ın nükleer çalışmaları bir anlamda İran'ın uluslararası sistemle hesaplaşmasının son noktası olarak görülmeye başlandı. Bu çatışmacı söylem İran ile hesabın bir an önce görülmesi ve işgal senaryolarına kadar varan sert tedbirler gündeme getiriyor. Diğer bakış açısı ise Amerika Başkanı Obama'nın dillendirdiği İran'la müzakere yoluyla bu sorunun çözülmesi.

Devamı
İran Çıkmazı mı

Ortadoğu ve Güneydoğu arasındaki Türkiye

Türk kamuoyunda Irak ile ilgili tartışmalar, kısa süre öncesine değin, suni bir şekilde Kerkük referandumu üzerinde düğümlenmişti.

Devamı

Irak 20 Mart 2003`ten beri ABD işgali altında. Irak, işgalin 7. yılında, 7 Mart’ta genel seçimlere gidiyor. Irak anayasasına göre 31 Ocak’tan önce yapılması gereken seçimler, seçim yasası üzerindeki anlaşmazlıklardan dolayı iki ay sonraya, Mart 2010’a ertelendi. İşgal altındaki Irak’ta etnik-mezhepçi siyasi kutuplaşma seçimleri yine baskı altına almış durumda. Ancak, son iki yıldır, ABD’nin SOFA antlaşmasını imzalamasından bu yana, Irak’lılar için işgalin –naif bile olsa- 2011’de bitme ihtimali belirmiş oldu. Bu ihtimal bile Irak’ta merkezi eğilimlerin güçlenmesine, etnik veya mezhepçi yaklaşımların nispeten daha durağan kalmasına yol açtı.

(TRT 1’de yayınlanan 15.03.2010 tarihli Enine Boyuna programının çözümlemesidir) 20 Mart 2003’ten beri Amerikan işgali altında bulunan Irak, sancılı bir seçim süreci yaşıyor. “Yaşıyor”; çünkü 1 haftadan beri resmî seçim sonuçları alınabilmiş değil.7 Mart günü başlayan oy verme işlemi tamamlandı. Irak anayasasına göre 31 Ocak’tan önce yapılması gereken seçimler, seçim yasası üzerindeki anlaşmazlıklar nedeniyle bu tarihten iki ay sonra ancak yapılabildi.İşgal altındaki Irak’la ilgili olarak, “Toparlanmak için işgal güçlerinin ülkeyi terk etmesini bekliyor” denebilir. ABD’nin ne zaman çekileceği tartışmaları uzar giderken, SOFA antlaşmasının imzalamasından bu yana, Irak’lılar için işgalin 2011’de bitme ihtimali belirdi. Ancak bu ihtimal, Obama yönetiminin ani bir kararıyla uzaklaşabilir.

Kürt meselesinin çözümünün siyasi rantının paylaşılması hesapları, tarafları başlangıçta öngörülmeyen pozisyonlara itti.

Araplar ve Türkler, yüzyıllar boyunca Osmanlı egemenliğinin birer unsuru olarak yaşamışlardır ve kültürel ve dini algıları çok büyük ölçüde bu egemenlik altında şekillenmiştir.1920’li yıllara gelindiğinde ise gerek Türkiye Cumhuriyeti gerekse bazı Arap devletlerinin kurucuları bölgedeki siyasi haritaları değiştirmiş ve bu da modern Türkiye’de yeni bir Arap algısının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu makale Arapların gözündeki modern Türkiye’ye bakışın dört temel esasa dayandığını açıklamaktadır; Osmanlı geçmişi-Kemalist döneme ait miras-Soğuk savaş döneminde yaşanan çatışma ve ittifaklar ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP)’nin iktidar süreci. Makalede Türkler ve Arapların karşılaştıkları zorlukları artık bir imparatorluğun unsurları olarak değil, farklı milletler olarak çözmeleri gerektiği sonucuna varılmaktadır.

Yine Yeni Yeniden: Lübnan'da Kriz

Hükümetin dağılması Lübnan'da aylar sürebilecek bir hükümetsizliğin başlangıcı olacaktır. Bu süreçte Türkiye Lübnan'a azami destek verecektir.

Devamı
Yine Yeni Yeniden Lübnan'da Kriz
Türkiye Lübnan'da 'yanlış ata' mı oynadı

Türkiye, Lübnan'da 'yanlış ata' mı oynadı?

Türkiye'nin Lübnan'daki duruşu mezhep üstü, herkese eşit mesafeli, çözüme endeksli ve kelimenin tam manasıyla "arabulucu" bir  mahiyettedir.

Devamı

Sonuç her ne olursa olsun Mısır artık eskisi gibi olmayacak. Bu gelişmelerin etkisi tüm bölgeye yayılacak.

Suudi Arabistan'ın sosyo-ekonomik ve siyasi problemlerine rağmen Ortadoğu'da devam eden gösteriler bu ülkede yayılamamış ve muhalefet kolaylıkla sindirilebilmiştir.

Her yönüyle birbirinden ilgisiz sorunlarla, farklı dengeler ve geleneklerle hesaplaşarak mücadele etme zorunluluğu Türkiye’nin en büyük imtihanı olacak.

II.Dünya Savaşı sırasında,Türkiye’nin Almanya lehinde savaşa girmesi karşılığında Hitler Suriye’yi Türkiye’ye vermeyi teklif etmişti?

Arap Baharı'nın ardından Türk dış politikasının performansı gerek taktik gerekse stratejik düzeyde yakından takip edilir hale geldi. 

Ortadoğu'daki düzeninin bizzat bölge ülkeleri tarafından kurulmasını isteyen Türkiye, kendi özerkliğini artıracak yeni bir dengenin peşinde.

Salih rejimini devirmek amacıyla birleşen halk, Salih’e perde arkasından ülkeyi yönetme hakkı veren yetki devri anlaşması ile devrimlerinin ellerinden çalındığına inanıyor.

15 Aralık 2011 tarihi ABD için askeri olarak bir çekilme, siyasi olarak ise neo-con fanatizmin uygulamaya koyduğu bir projenin iflası anlamına geliyor.

Irak'ta ABD vesayeti istikrarlı bir düzenin kurulmasını sağlayamadı, aksine etnik-sekter fay hatlarını harekete geçirip hala devam eden bir çatışma zemini yarattı.

Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın geçirdiği dönüşüm ve bu dönüşümün bölgesel ve uluslararası güç dengeleri üzerine etkisi konularını ele aldılar.

İran siyasal aklı, kısa vadeli stratejiler yerine uzun vadeli bölgesel düzeni hedefleyen adımlar atarsa Batı'nın hesaplarını boşa çıkarabilir.

21 Şubat seçimleri ülkenin demokrasi ile tanışması anlamına gelmese de, Salih’in 33 yıllık iktidarının resmen sona ermesi açısından önem taşıyor.