5 Soru: Aile ve Gençlik Fonu

Aile ve Gençlik Fonu neden önemlidir? Fondan yararlanmak üzere belirlenen yaş grubunu nasıl değerlendirebiliriz? Bu yaş grubunun fon için en uygun bir yaş aralığı olduğu söylenebilir mi? Enflasyon göz önünde bulundurulduğunda fondan aktarılacak miktar hakkında neler söylenebilir? Fon yönetiminin Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından sağlanmasını nasıl yorumlamak gerekiyor? Fonun kaynağı ve kullanımı ile ilgili dikkat çeken hususlar nelerdir?

Devamı
5 Soru Aile ve Gençlik Fonu
COP28 ve Küresel İklim Değişikliği ile Mücadelede Güncel Durum

COP28 ve Küresel İklim Değişikliği ile Mücadelede Güncel Durum

Bu analizde 30 Kasım-12 Aralık 2023 arasında BAE’de düzenlenen COP28 ve küresel iklim değişikliği ile mücadeledeki son durum incelenmektedir.

Devamı

Batı’nın Değer Hegemonyası ve İsrail Sorunu

SETA Güvenlik Radarı’nın son sayısında, 2023 boyunca Türk dış, güvenlik ve savunma politikalarını şekillendiren önemli olayları derinlemesine inceliyoruz. Analizimiz, Türkiye’nin gelişen stratejik ortamının etkileşim içindeki boyutlarına odaklanıyor. 2023’ün temel dinamiklerini yakından inceleyerek Türkiye’nin dış politikasının 2024’teki muhtemel seyrine projeksiyon sunmayı hedefliyoruz.

2024’te Alman siyasetini neler bekliyor? Yeni yılda Alman ekonomisine dair öngörüler nelerdir? 2024’te Alman dış politikasında hangi hususlar öne çıkabilir?

Etiyopya’nın Denize Çıkış Arayışları ve Somali’nin Toprak Bütünlüğü

2024 yılı Afrika için oldukça hızlı başladı. Etiyopya, kıtada bu anlamda en öne çıkan ülke. Denize çıkışı bulunmayan ve uzun zamandır denize çıkış yolları arayan Etiyopya, 1 Ocak 2024’te Somali’den bağımsızlık isteyen Somaliland ile bir mutabakat zaptı imzaladı. Bu mutabakat zaptı bağlamında Etiyopya, Somaliland’da 20 kilometrelik bir kıyı şeridi kiralayacak. Etiyopya’nın, Somaliland’daki Berbera Limanı ya da Awdal’da bir limandan faydalanması muhtemel. Ancak Awdal’da altyapı ve yollar yeterince gelişmiş değil.

Devamı
Etiyopya nın Denize Çıkış Arayışları ve Somali nin Toprak Bütünlüğü
Uzmanlar Cevaplıyor İran daki Terör Saldırısı Bölgesel Bir Savaşın Habercisi

Uzmanlar Cevaplıyor: İran’daki Terör Saldırısı Bölgesel Bir Savaşın Habercisi mi?

7 Ekim’deki Kassam Tugayları’nın gerçekleştirdiği Aksa Tufanı Operasyonu sonrasında bölgedeki tüm dengeler alt üst oldu. İsrail ile Arap normalleşmesi durduğu gibi Gazze eksenli olarak bölgesel çatışma riskleri de giderek arttı. İran’ın başta Hizbullah ve Husiler olmak üzere bölgedeki vekil unsurlarının, İsrail’in Gazze’ye yönelik işgal girişimine karşı eylemler içerisinde olması, İsrail’i de karşı adımlar atmaya sevk etti. Bu kapsamda Suriye ve Irak’ta hava saldırıları gerçekleştiren İsrail, son olarak Lübnan’da Hamas liderlerinden Salih Aruri’yi öldürdü. Bu suikast öncesinde de İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun Suriye’deki komutanlarından Razi Musevi, İsrail’in Şam yakınlarına düzenlediği saldırıda öldürülmüştü. 3 Ocak 2024’te ise Kasım Süleymani’nin mezarı yakınında iki ayrı bombalı saldırıda 103 kişinin hayatını kaybettiği, 146 kişinin de yaralandığı bir terör saldırısı gerçekleştirildi. Hayatını kaybedenlerin sayısının artması muhtemel bu terör saldırısının zamanlamasını ve bölgesel etkilerini uzmanlarına sorduk.

Devamı

İsrail’in Gazze’nin kuzeyinden bir kısım askerini çekmesi sonrasında Hamas liderlerinden Salih el-Aruri’ye Beyrut’ta suikast düzenlemesi, savaşta yeni bir aşamaya geçtiğinin işareti olarak görülebilir. İsrail Başbakanı Netanyahu, bir süredir Washington’ın Gazze’deki operasyonlarını ‘toparlaması’ yönündeki taleplerine meydan okuyan bir dil kullanıyordu. Buna karşın Gazze operasyonlarında bir sonraki aşamaya geçmesi gerektiğinin farkındaydı. Amerikan Savunma Bakanı’nın İsrail ziyareti sonrasındaki gelişmeler, kamuoyu önündeki sert söylemine rağmen İsrail’in Amerikan telkinlerini dikkate aldığını gösteriyor.

Bu analizde öncelikle ifade özgürlüğüne ilişkin normatif ve teorik çerçeveye değinildikten sonra ABD’de ve Avrupa ülkelerinde 7 Ekim’den bu yana gerçekleşen ifade özgürlüğü ihlalleri derlenerek ABD Federal Yüksek Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ışığında değerlendirilmiştir.

Milli İstihbarat Teşkilatının (MİT) operasyonel yetkinlik ve derinliğini artırdığı son yıllarda icra ettiği operasyonlarla göz önüne serilmiştir. Teşkilat bir yandan yurt içinde ve yurt dışında terörle mücadele operasyonlarında aktif olarak rol alırken diğer yandan uluslararası casusluk faaliyetlerinin önlenmesine yönelik de efor sarf etmektedir.

Türkiye’nin doğal gaz üretimi ve tüketimi ne durumdadır? Dünyada kaya gazı üretimi ne durumda ve bu üretimin sağladığı faydalar nelerdir? Türkiye’nin kaya gazı potansiyeli ve bu alandaki faaliyetleri nelerdir?

Bu analizde küresel ticaretin en önemli geçiş güzergahlarından biri olan Kızıldeniz’e yönelik Yemen’deki Husilerin saldırıları ile neden olduğu tehditler ve bu bölgenin güvenliğine yönelik jeopolitik riskler ele alınmaktadır. Ayrıca Husi saldırılarının Kızıldeniz güvenliğine yönelik ekonomik ve askeri boyutları da irdelenmektedir. Bu kapsamda ekonomik güvenlik konusu uluslararası deniz taşımacılığı şirketlerinin alternatif rotaları, küresel ekonomiye maliyet ve sigorta risk primleri üzerinden; askeri güvenlik konusu da Babülmendep ve Aden Körfezi’nin güvenliği, Afrika Boynuzu’nda yükselen gerilimin Kızıldeniz güvenliğine etkileri, Körfez ülkeleri ve Mısır’ın krize yaklaşımları üzerinden incelenmektedir.

İran neden Erbil’deki bazı hedeflere saldırı düzenledi ve saldırının etkisi ne oldu? İran’ın Erbil saldırısı ilgili aktörlerce nasıl karşılık buldu? İran neden Pakistan topraklarındaki bazı hedeflere yönelik saldırı düzenledi? İran’ın Pakistan saldırısı nasıl karşılık buldu? İran’ın saldırılarını geniş bir bölgesel siyasi çerçevede düşündüğümüzde nasıl anlamlandırabiliriz?

Bu analiz Husilerin Yemen’de kontrolü ele geçirecek düzeyde güçlü bir aktör haline gelme sürecini dini, siyasi ve toplumsal referansları göz önünde bulundurarak incelemekte ve akabinde Kızıldeniz’deki saldırıların bölgesel ve küresel yansımaları üzerine bir projeksiyon sunmayı amaçlamaktadır.

Reisi’nin ziyareti Türkiye-İran ilişkileri açısından nasıl bir siyasi bağlamda gerçekleşti? Ziyaret kapsamında hangi konular ele alındı? Bu ziyaretin taraflar açısından önemi nedir? Karşılıklı açıklamalar nasıl bir sonucu işaret ediyor? İki ülke ilişkileri önümüzdeki dönemde nasıl şekillenecektir?

Türkiye, yoğun diplomatik temaslarla geçen uzun bir sürecin ardından İsveç’in NATO üyelik başvurusunu onayladı. Söz konusu süreçte Ankara, Stokholm yönetimi ile başta terörle mücadele olmak üzere belirli başlı konularda daha verimli bir iş birliği arayışında oldu. Geleneksel NATO müttefiklerinden terörle mücadelede yeterli desteği göremeyen Türkiye için bu süreç hem endişelerini yeniden gündeme getirme işlevi gördü hem de İsveç’in NATO şemsiyesi altında uzun vadeli bir güvenlik ortağı olarak görülebilmesinin zeminini oluşturmaya çalıştı. Diğer taraftan İsveç’in üyeliğinin NATO bakımından materyal kabiliyetlerin artırılmasından ziyade siyasal bir önem taşıdığı açık bir şekilde görülebiliyor. Bu kapsamda İsveç’in üyelik başvurusundan bu yana geçen sürecin dinamiklerini ve önümüzdeki dönemde beklenebilecek gelişmeleri uzmanlar cevapladı.

İsrail’in Gazze saldırılarının soykırım tartışmasına neden olan boyutları nelerdir? Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Uluslararası Adalet Divanı’na yaptığı başvurusunun ve önleyici tedbir talebinin içeriği nedir? Divanın önleyici tedbir kararının içeriği ve anlamı nedir?

Alınan satış kararları ile birlikte ortaya çıkabilecek bölgesel güç dengeleri, Washington yönetiminin Ege ve çevresinde izlediği siyasetin seyri ve anlaşmaların içeriğinin niteliği gibi hususları uzmanlara sorduk.

Bu analizde dünyada gelişen gönüllülük anlayışına paralel olarak, afet yönetiminde gönüllü faaliyetlerin katkıları üzerinde durulmaktadır. Afetlerde gönüllülük çalışmaları ve Türkiye açısından güncel gelişmeler ele alınmaktadır. Bu kapsamda yürütülen projeler ve sivil toplum unsurların afet yönetimine katkıları incelenmektedir

28 Ocak’ta İstanbul Sarıyer’deki Santa Maria Kilisesi’ne gerçekleştirilen silahlı saldırıda bir kişi hayatını kaybetti. DEAŞ terör örgütü mensubu olduğu değerlendirilen iki yabancı uyruklu fail yakalandı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve İstihbarat Şubesi ekiplerinin yürüttüğü operasyonlarda gözaltına alınan 34 şüpheli ise tutuklanmaları talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. İçişleri Bakanlığı DEAŞ’a yönelik 1 Haziran 2023’ten günümüze toplam 1.046 operasyon icra ettiklerini bildirdi. 2017’den itibaren sessizliğini koruyan DEAŞ neden yeniden Türkiye’yi hedef aldı? Santa Maria Kilisesi’ni hedef alan saldırı tekil bir eylem mi yoksa terör örgütünün daha geniş bölgesel planlarının bir tezahürü mü? Bu saldırı zamanlama, yöntem, hedef ve saldırgan profili bakımından nasıl deşifre edilebilir? DEAŞ’a yönelik yürütülen terörle mücadele operasyonlarında son durum nedir? Konunun uzmanları okuyucularımız için bu hususları değerlendirdi.