Analiz: Türkiye'nin Kürt Sorunu Algısı

Türkiye, Kürt meselesini ilk defa tartışmıyor ve öyle görünüyor ki bu konu daha uzun yıllar gündemin en önemli konularından biri olacak. Fakat son yıllarda yaşananlar, öylesine başdöndürücü bir hızla gelişti ki ortaya çıkan dinamikler, sorunun aldığı yeni haller, etkilediği zeminler ve göründüğü alanlar alabildiğine karmaşıklaştı. Öyle ki sanki bu meseleyi ilk defa konuşuyormuşçasına, hem siyasi dinamikleriyle, hem de konuşulabildiği zeminler açısından yepyeni bir bağlam var karşımızda. Şüphesiz, bu yeni bağlam, meselenin, en az son 20 yıllık tarihinde biriktirdiği gerilimlerin, başarı veya başarısızlıkların, dönüşümlerin, kırılmaların üzerinde yükseliyor. Fakat bugün gelinen noktada, gerek sorunun kendisi gerekse sorunu etkileyen tüm aktörler açısından, 10 yıl öncesinin veya 20 yıl öncesinin diliyle konuşmanın imkanı kalmamıştır. Daha açık bir ifade ile söylersek, Kürt meselesi önümüzdeki dönemlerde de bütün ağırlığıyla Türkiye gündeminin en önemli siyasal sorunu olarak kalmaya devam etse bile, tartışmaların anlam bulduğu ve sorunun konuşulduğu çerçeve, farklılaşmak zorundadır.

Devamı

Analiz: Kürt Meselesi | Problemler ve Çözüm Önerileri

Cumhuriyetin kuruluşundan beri Türkiye'nin bir Kürt meselesi hep var olageldi. Önceleri, ağırlıklı olarak entegrasyon ve geri kalmışlık kaygılarıyla ele alınan bu sorun, 1980'lerden itibaren, PKK'nın ortaya çıkmasıyla bir güvenlik sorunu olarak ele alınmaya başlanmıştır. Böylece terör örgütü, Kürt sorununun karmaşık dinamiklerini unutturan bir işlev görmüştür. Güvenlik perspektifinin hâkim olduğu 1990'lı yıllar boyunca, OHAL yönetiminde Kürt sorunu teröre indirgenerek yönetilmeye çalışılmıştır. Çeyrek yüzyıldır, Kürt sorununu algılamamızı toptan değiştirecek birçok gelişme yaşanmasına rağmen, kamu otoritesinin soruna yaklaşımında terörle mücadele perspektifi ağırlığını korumaya devam etmektedir. Oysa bu yıllar boyunca, Türkiye'de ve bölgede, kamu otoritesinin soruna yaklaşımını gözden geçirmesini zorunlu kılan birçok gelişme yaşanmıştır.

Devamı

"Türkiye'de İhracat: 2012 Yılı Değerlendirmesi"ne göre, Türkiye'nin dış ticarette yaşadığı eksen genişlemesi ihracata tavan yaptırdı.

Analizde, Mısır'da yapılan anayasal düzenlemelerin nedenleri inceleniyor ve Cumhurbaşkanı Mursi'nin göreve geldiği 30 Haziran 2012'den beri izlediği politika değerlendiriliyor.

2010 yılından beri bir “siyaset arayışı” içerisinde bulunan CHP'nin, 2012'nin ikinci yarısından itibaren bir “arayış siyaseti”ne yöneldiği görülüyor.

Türkiye ekonomisi, global ekonomik krize rağmen 2009 yılının son çeyreğinden itibaren geçen 13 çeyreklik dönemde büyümesini aralıksız sürdürdü.

Perspektif: Enerji Görünümü: Türkiye

Türkiye ekonomisinin son 10 yıldır gerçekleştirdiği ekonomik performans ile birlikte üretimin temel girdisi olan enerji ihtiyacı hızla artmaktadır.

Devamı
Perspektif Enerji Görünümü Türkiye
Rapor Amerikan Askerlerinin Çekilmesinden Sonra Irak-İran İlişkileri

Rapor: Amerikan Askerlerinin Çekilmesinden Sonra Irak-İran İlişkileri

Aralık 2011'de Amerikan askerlerinin çekilmesi İran ile Irak arasındaki ilişkilerin daha fazla gelişmesinin önündeki en önemli engelin, yani Irak'taki Amerikan etkisinin azalmasına neden oldu.

Devamı

SETA'nın faaliyetlerinin tamamının birarada toplandığı SETA yıllığı, toplumun her kesiminin ilgilisine ufuk açıcı bir kaynak olmaya ve 2012 yılını kuşbakışı değerlendirmeye imkan veriyor.

Yargının siyasi nitelikli gerilimlerde taraf olmasının ve daima tartışmaların odağında bulunmasının nedeni, mevcut sistemin yargıya biçtiği roldür.

Bu çalışma Pakistan'ı ve Pakistan siyasal hayatını Türk kamuoyuna ve bölge üzerine çalışmak isteyen araştırmacılara tanıtmayı hedeflemektedir.

Seçimlerin, 2005'te Sünni Arapların süreç dışında kaldıkları yerel seçim ortamını anımsatması riskli bir gösterge olarak karşımıza çıkıyor ve geleceğe dair soru işaretleri oluşturuyor.

Kuşatıcı bir İran algısı oluşturmak için hazırlanan İran Siyasetini Anlama Kılavuzu, İran siyasi düşünme biçiminin isabetli bir kritiğe tabi tutulmasını sağlayacak bir içeriğe sahip.

2013 yılında cari açık ve ekonomik büyüme arasında tercih noktasına gelmemek için, ekonomide uygulanacak uzun vadeli yapısal önlemler ile cari açığı artırmadan ekonomik büyümenin sağlanması gerekmektedir.

Onuncu Kalkınma Planı 2023 hedefleri doğrultusunda ülke potansiyelini, bölgesel dinamikleri ve insan yeteneklerini harekete geçirerek kalkınma sürecinin hızlandırılması amacıyla hazırlanmıştır.

Erdal Tanas Karagöl ve Ülkü İstiklal Mıhçıokur'un hazırladığı analizde, Türkiye'de Enerji Borsası'nın işlerlik kazanması ve amaçlarına ulaşması için ayrıntılı bir yol haritası sunuluyor.

"Türkiye'de Ortaöğretimin Geleceği" analizi, 2014 ve sonrasında ortaöğretime geçişte nasıl bir sistemin uygulanması gerektiğine ilişkin tartışmalara önemli bir katkı sunuyor.

Türkiye'de üniversitelerde çalışan akademisyenlerin maaş durumunu ulusal ve uluslararası kıyaslamalarla inceleyen rapor, konuyla ilgili alınabilecek tedbirler için gerçekleştirilebilir öneriler sunmaktadır.

Analizde, kuruluşundan bugüne Körfez İşbirliği Konseyi'nin ekonomik entegrasyonda hangi seviyeye geldiği, güvenlik işbirliğinin sınırları, siyasal birlik olma ve bölgesel etkisini artırma yolundaki imkân ve açmazları irdeleniyor.

Analizde, Komisyon'un mutabakata vardığı 59 maddenin, anayasa değişikliği paketi haline getirilmesinin etkileri ve yeni anayasaya nasıl işlenebileceğine dair öneriler yer alıyor.

Ekonominin yapısal problemlerini çözecek mega projelerden kesinlikle vazgeçilmemelidir. Bu projeler maliyetli olsa da hem yatırımcı çekme hem de ciddi istihdam yaratma kapasitesi ile Türkiye ekonomisinin en önemli yapısal sorunlarının çözümüne büyük ölçüde katkı yapacaktır.