Bu kitap, Diyarbakır annelerinin evlat nöbetlerini başlatma sürecini, nöbetlerin başka şehirlere yayılmasını, çocukların kaçırılma sürecinde Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) rolünü ve terör örgütünden kaçarak ailelerine dönen çocukların hikayelerini birincil tanıklıklara dayanarak ele almaktadır.
Devamı
Bu kitapta deniz alanlarının sınırlandırılmasına dair günümüze kadar verilmiş yargı ve hakemlik kararlarının tamamı incelenerek genel sınırlandırma kuralının içeriğinin tespitinde kabul gören prensip ve yöntemler ortaya konmaktadır.
Devamı
Türkiye enerji alanında hem bölgesinde hem de dünyada adından söz ettirmeyi sürdürecektir. Bu bağlamda alanında uzman yazarlar tarafından hazırlanan Türkiye’nin Enerjisi: Politikalar ve Stratejiler kitabı Türkiye’nin enerji ajandasını değerlendirmek için bir başvuru kaynağı olma niteliği taşımaktadır
Bu kitap Türkiye ile Katar arasındaki ilişkinin gelişimini incelemektedir.
Enerji konusunda dünyada son yirmi-otuz yıla damga vuran trendleri analiz eden kitap bir kısım ülkeler nükleer enerjiyi terk ederken bir kısım ülkelerin ise bu alanda neden yeni yatırımlar yaptıklarının ve kimi ülkelerin terk etmeye başladığı kömürün neden bazı ülkelerde daha fazla üretilmeye devam ettiğinin de cevaplarını aramaktadır.
2009 yılında yayın hayatına başlayan Türk Dış Politikası Yıllığı, bu eser ile birlikte on ikinci kitabına ulaştı. Alanında yetkin ve söz sahibi araştırmacıların katkı verdiği eserimiz Türk dış politikasının nabzını tutmaya devam ediyor. Dış politika gelişmelerinin yanı sıra etkileri daha geniş bir zaman aralığına uzanan konular da bağımsız makaleler kısmında inceleniyor.
Kitapta değişim ve dönüşüm sürecinin on yıllık muhasebesi yapılarak Arap devrimlerinin bölgesel ve küresel etkileri üzerinde durulmaktadır. Arap devrimlerinin tanıkları diyebileceğimiz yazar, akademisyen ve siyasetçiler birer makaleyle bu kitaba katkıda bulunmakta ve Arap devrimlerini farklı açılardan yorumlayarak tartışmaktadır.
Devamı
Kitap, Azerbaycan’dan ve Türkiye’den alanında yetkin akademisyen ve uzmanların katkısıyla Karabağ sorununu kapsamlı bir şekilde analiz etmektedir.
Devamı
Bu çalışma savunma kavramı, savunma stratejileri ve politikaları, Türk savunma sanayii tarihi ve güncel dinamikleri ve bunlarla alakalı başlıca hususları giriş seviyesinde ele almaktadır.
Kitap silah teknolojisinde yaşanan değişimlerin asimetrik savaşları tarihsel olarak nasıl etkilediğini ele almaktadır. Tarafların stratejik, operasyonel ve taktik tercihlerinin sonuçlara etkisini tartışmaktadır. Bu çerçevede asimetrik savaşlarda elde edilen teknolojik avantaj ve stratejik planlama becerisinin etkisi Türkiye’nin Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatları örneklerinde analiz edilmektedir.
Kitapta Türkiye, Suudi Arabistan, Mısır, Irak, İsrail ve İran gibi bölge devletlerinin yanı sıra ABD, Rusya ve Çin gibi Ortadoğu’da da etki ve nüfuz sahibi aktörler yer alıyor.
Ferhat Pirinççi: 'Türkiye'nin bulunduğu jeopolitik ortamın önümüzdeki on yıllık dönem içinde kapsamlı dönüşüm ve kırılmalar yaşama ihtimali çok yüksek. Her türlü ihtimale hazırlıklı olması gereken Türkiye hareket kabiliyeti yüksek ve esnek bir dış ve güvenlik siyaseti yöntemi benimsemek zorunda.'
Avrupa Birliği’nin Güvenlik ve Dış Politikalar Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Fontelles, 15 Eylül’de Avrupa Parlamentosunda bir konuşma yaptı. Konuşma genelde Türkiye özelde ise Doğu Akdeniz’de devam eden güç mücadelesi üzerineydi.
Kitap, koronavirüs öncesinde başlayan ve pandemi ile hızlanan küresel sistemdeki dönüşümü tanımlamakta ve oluşan yeni jeopolitikte Türkiye’nin sahip olması gereken “büyük stratejisi”ni tasvir ederek yeni dönemde nasıl bir dış politika ve güvenlik siyaseti izlenmesi gerektiğine ilişkin bir çerçeve oluşturmaktadır.
Alanında yetkin ve söz sahibi araştırmacıların katkı verdiği eserimiz bu sayısıyla da Türk dış politikasının nabzını tutmaya devam ediyor. 2019’a has dış politika gelişmelerinin yanı sıra etkileri daha geniş bir zaman aralığına uzanan konular da bağımsız makaleler kısmında inceleniyor.
Türkiye'ye yönelik ağır ideolojik kampanyanın hedefi, Ankara'nın Suriye, Libya ve Doğu Akdeniz'deki yeni hamlelerinin taktik kazanımlardan stratejik kazanımlara dönmesini engellemek.
Kitap, bölgesel ve küresel aktörlerin Libya politikalarını incelemektedir. Libya krizinin içinden geçtiği süreci ve Türkiye’nin hem sahada hem de masadaki tavrını ayrıntılı bir şekilde ortaya koyarak bu konu hakkında detaylı bilgiler vermeyi amaçlamaktadır
Kitap dinsel, tarihsel ve siyasal bakımdan Kudüs’ün ifade ettiği anlamı akademisyenlere, entelektüellere, siyasetçilere ve geniş halk kitlelerine doğru bir şekilde ulaştırmayı amaçlamaktadır.
OHAL döneminde ordudan ihraç edilen askeri personel sayısı 15 bine yakınken, darbe girişimine katılan personel sayısının 5 bin 761 subay ve astsubay olarak belirlendiğine işaret eden Akgün, FETÖ'nün askeri hücrelerinin tamamını kullanmadığını, OHAL'deki kapsamlı tasfiyenin bile FETÖ unsurlarını tamamıyla ortadan kaldıramadığını belirtiyor.
FETÖ'yle etkin mücadele için önce teşhisi doğru koymamız örgütün adeta MR'ını çekmemiz gerektiğine dikkat çeken araştırmacı Mert Hüseyin Akgün, “Yüzlerce mahrem yöneticinin 15 Temmuz'dan sonra tespit edilip etkisiz hale getirilmesi örgüt üyesi askerlerin yakalanmasından çok daha önemlidir. Bu sayede bugün örgütün TSK'daki aktivitesinin önemli ölçüde zayıflatıldığını söyleyebiliriz.” diyor.
Turgay Yerlikaya: “PKK'nın eylemlerinden medet uman ve onu devrimci şiddet bağlamında meşrulaştıran söylem, ne yazık ki hem akademide hem de kültür-sanat alanında mütemadiyen karşımıza çıkıyor. Kendisini özgürlükler üzerinden pazarlayan bir örgütün bütün bu alanları araçsal akılla işlevsel kılması ve destekçi bulmakta zorlanmaması, üzerinde çokça düşünülmesi gereken bir konu.”