31 Mart İstanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerine neden itiraz edildi? Seçimlerin iptal edilmesi hangi gerekçelere dayanmaktadır? Sandık kurulu başkanlarının Kanun’a aykırı olarak belirlenmesinin nasıl bir hukuki önemi bulunmaktadır?
Devamı
23 Haziran seçim kampanyaları netleşiyor. İki ittifakın adayları da pozitif bir söyleme ağırlık veriyor. Farklı kesimleri kucaklayan bir iletişim ağını giderek artan şekilde seferber ediyor.
Devamı
23 Haziran'a yaklaştıkça kamuoyunda seçim sonuçlarına yönelik çeşitli anket sonuçları yayımlanıyor. Şu ana kadar yayımlanan tüm anket sonuçları Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu arasındaki yarışın başa baş geçeceğini gösteriyor. İptal edilen 31 Mart seçimlerinde iki aday arasındaki oy farkının yalnızca 13 bin olması anket sonuçlarının adaylardan birinin lehine veya aleyhine bir tabloyu öngörmesini de engelliyor.
Gerekçeli karara göre seçimlerin iptalinin temel gerekçesi Kanun'un açık ve emredici hükümlerine rağmen birtakım sandık kurulu başkanlarının kamu görevlileri arasından atanmamış olmasıdır. Bununla birlikte YSK bazı sandıklarda oy sayım ve döküm cetvelinin bulunmaması ya da eksik olması ile oy kullanma hakkı olmadığı halde oy kullananların tespit edilmesini bir bütün olarak değerlendirmiş ve seçimlerin iptali sebebi olarak görmüştür.
YSK, nihayet gerekçeli kararını dün açıkladı. 250 sayfalık gerekçenin 200-212 sayfaları arasında 31 Mart İstanbul seçimlerinin iptali üç hususa bağlanmakta.
SETA Medya ve Toplum Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, YSK’nın İstanbul seçimlerinin yenilenmesine yönelik vermiş olduğu gerekçeli karar hakkında değerlendirmelerde bulundu.
SETA Avrupa Araştırmaları Direktörü Enes Bayraklı, YSK’nın İstanbul seçimlerinin yenilenmesine yönelik vermiş olduğu karar hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Devamı
Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Yusuf Özkır, yenilecek olan İstanbul seçimleri öncesinde partilerin kampanya süreçleri hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Devamı
23 Haziran İstanbul seçimlerinin bariz özelliği bir nevi ikinci tur olması. Seçmen tercihini gözden geçirecek. Kazanmasını ya da kaybetmesini istediği adayın kim olduğunu yeniden düşünecek. Kampanya stratejileri de söylemleri de buna göre şekilleniyor. İstanbullu'nun önünde başa baş geçen ilk yarışın iki adayı var: Yıldırım ve İmamoğlu. Kritik soru ikinci turun daha önceki 7 Haziran 2015-1 Kasım 2015 seçimlerindeki gibi bir fark oluşturup oluşturamayacağı.
Anayasa tarihi açısından yüzyılı aşan bir müktesebata sahip olan Türkiye yaklaşık yarım yüzyılın üzerinde çok partili demokratik siyasal düzeni tecrübe etmektedir. Demokratik siyasal deneyimimiz süreç içerisinde vesayet düzeneği üzerinden birtakım apolitik müdahalelere maruz kalmakla birlikte, 1950'den itibaren demokrasinin asli unsuru olan "serbest" ve "dürüst" seçimler gerçekleştirilmiştir.
Seçimler demokratik bir şekilde yapılacak ve halkın çalınmayan oylarıyla Binali Yıldırım ya da Ekrem İmamoğlu kazanacak. Demokrasinin gereği, seçimler konusundaki tek otorite olan YSK’nın verdiği karar doğrultusunda hareket etmektir. Türkiye, Mısır, Cezayir, Şili ve daha sayısız örnekle demokrasi sicilleri bozuk Batılı “dostlarımızın” neyi hangi niyetle söylediklerini gayet iyi biliyoruz.
İki ittifakın ülkenin geleceğini 'güzel' yapmakta yarışması tam da demokratik mücadelenin gereği.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran tekrarlanan İstanbul Büyükşehir seçimlerinde tarafların yürüteceği kampanyalar hakkında değerlendirmede bulundu.
SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan B. Yalçın yenilenen İstanbul seçimlerinde tarafların genel durumu hakkında değerlendirmede bulundu.
Bu sebeple Batı medyasının Erdoğan karşıtlığı kimseyi şaşırtmıyor. Zira 16 Nisan referandumunda da 24 Haziran seçimlerinde de aynı yerdeydiler. "Türkiye'de demokrasi yıkıldı" söylemini yıllardır tekrarlamaktan yorulmadılar. Şimdi de İstanbul seçim iptalini malzeme olarak kullanıyorlar. Ankara veya Antalya'da başkanın değişmesini görmezden gelerek "sandığa güveni" hedef alıyorlar. "Diktatörlük" hikayesini yeniden piyasaya sürüyorlar. CHP adayı lehine moral üstünlük kurmaya çabalıyorlar.
İstanbul seçimleri üzerinde uzun süredir devam eden tartışmalar YSK'nın nihai kararını açıklaması ile son buldu.
Uzun ve tartışmalı bir süreçten sonra YSK 6 Mayıs Pazartesi günü İstanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerini iptal etti ve yeni seçimlerin 23 Haziran'da yapılmasına karar verdi. Henüz Kurulun gerekçeli kararı açıklanmadığı için değerlendirmelerimizi bu kısa kararda yer alan bilgilere ve kamuoyuna yansıyan bazı açıklamalara göre yapacağız.
31 Mart yerel seçimlerinin ardından itiraz süreci nasıl işledi? Olağanüstü itiraz süreci nasıl işlemektedir? AK Parti’nin İstanbul için olağanüstü itiraz gerekçeleri nelerdi? YSK’nın İstanbul seçimlerini iptal kararının gerekçeleri nelerdir? YSK’nın iptal kararına muhalefetin eleştirileri yerinde midir? Ayrıca CHP’nin son başvurusu ne anlama geliyor?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin yenilenme kararı ile birlikte hummalı bir seçim gündemi başladı. 43 günlük kampanya maratonunda iki ittifakın adayları B. Yıldırım ve E. İmamoğlu arasında kıyasıya bir yarış başladı. Her türlü söylem, taktik ve polemik seferber edilecek. Adaylar için kendi seçmenini tekrardan motive etmek birinci öncelik. Önceki seçime katılmayan 1,7 milyon seçmeni sandığa götürmek ve geçersiz oyları azaltmak 23 Haziran'da başarı için diğer kritik hususlar. Kürt seçmen ve Saadet Partisi'nin oyları da adayların yakın takibinde olacak. Karşı ittifakın seçmeninden oy alma gayreti ise zorlu ama kaçınılmaz bir çaba durumunda.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, yenilenecek olan İstanbul seçimlerinde partilerin izlemesi muhtemel seçim politikaları üzerine değerlendirmelerde bulundu.
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, YSK’nın İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararını hangi gerekçelerle aldığı üzerine değerlendirmelerde bulundu.