SETA Genel Koordinatörü Duran: Pentagon'da Pişirilen Planlar Suya Düştü

SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyine düzenlediği harekatlarla ilişkin, "Pentagon'da pişirilen planların da suya düştüğünü gördük." dedi.

Devamı
SETA Genel Koordinatörü Duran Pentagon'da Pişirilen Planlar Suya Düştü
Türk-Amerikan İlişkileri Korku Tünelinden Çıkabilecek mi

Türk-Amerikan İlişkileri Korku Tünelinden Çıkabilecek mi?

ABD ile ilişkilerde yaşanan sorunlar ve çok sayıdaki temel anlaşmazlık konusu artık hem Türk kamuoyunu hem de karar alıcıları yormuş durumda. ABD'nin PYD ve FETÖ'ye vermekte olduğu destek; Türkiye'nin S-400 hava savunma sistemi almasına karşıtlığı ve bu doğrultuda gündeme gelen yaptırımlar; Halkbank Davasını Türkiye aleyhinde sopa olarak kullanılmaya devam edilmesi; Ermeni iddialarının kongre gündeminde kullanılması, Türkiye'nin proje ortağı olduğu F-35 uçaklarının çeşitli bahanelerle teslim edilmemesi; ABD'nin Doğu Akdeniz denkleminde Türkiye'nin karşısından yer alması gibi birçok zorlu dosya iki ülke ilişkilerini son derece olumsuz etkilemekte.

Devamı

Fırat’ın doğusunda Rusya’nın doğrudan veya rejim aracılığıyla PKK/YPG ile ilişki içerisine girmesi, Türkiye’nin görmezden geleceği bir durum değildir. Nitekim bunu deneyen ve başarılı olamayan bir ABD örneği de önümüzde durmaktadır.

Yemen iç savaşı ve Cemal Kaşıkçı cinayetinde meşruiyetini gölgeleyen Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın, reform konusunda ikna kabiliyetinin azalması Vizyon 2030 yaklaşımının başarı ihtimaline gölge düşürüyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyareti Türkiye'ye karşı başlatılan yoğun kampanyanın kırılmasında da etkili olacak. Erdoğan'ın muhataplarıyla yüzleşmesi ve Türkiye'nin ulusal güvenliğini doğrudan ilgilendiren konulardaki duruşunu hem siyasetçiler hem de kamuoyuyla Beyaz Saraydan başkanla yan yana dururken paylaşması başlı başına bir kazanım..

Bu konular uzun yılların birikimi neticesinde bu noktaya geldi. Bazıları belki de hiç çözülmeyecek. Ankara ve Washington'ın uluslararası sistemin ve ilişkilerin geleceği konusundaki algı farklılıkları aşikar. Bu farkı belki de Trump'tan ziyade senatörlerin Erdoğan ile sohbetinde görüyoruz..

Baskı Aracı Olarak Yaptırımlar: Ekonomik ve Siyasi Boyut

Ülkeler arasındaki problemlerin çözümünde müzakere yollarından başarı elde edemeyen devletler birbirlerine karşı askeri, siyasi, ekonomik veya kültürel birçok kısıtlayıcı önleme başvurmuştur..

Devamı
Baskı Aracı Olarak Yaptırımlar Ekonomik ve Siyasi Boyut
AB'nin Yeni Kör Düğümü Avrupalı DEAŞ'lılar

AB'nin Yeni Kör Düğümü: Avrupalı DEAŞ'lılar

Avrupalı DEAŞ’lılar meselesini önce yok sayan Avrupa devletleri, dışardan gelen baskılar sonucunda, bu kez de bu kişileri ülkeden uzakta tutmak için çeşitli yollar aramaya başladı.

Devamı

Terör örgütü PYD taraftarları ve ABD Kongresi'nde muhalif kesimlerin sabotaj girişimlerine karşı Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump görüşmesi oldukça olumlu bir havada geçti

mesele Türkiye'nin hassasiyetlerinin anlatılmaması veya anlaşılmaması değil ABD'nin dış politikasındaki sorunun müttefikleriyle ilişkiyi de tehlikeye atacak bir türbülans içine girmesiydi.

13 Kasım bir fırsat olarak görülmeli. Umulur ki Beyaz Saray da bunu bir fırsat olarak görür ve ilişkilerde bir nebze olsun iyileşme yaşanır.

Gelecek yıllarda SİÖ'nün reform ve kurumsallaşma kapasitesine bağlı olarak daha fazla ön plana çıkacağı açıktır.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Muhittin Ataman, Türkiye’nin uluslararası aktörler karşısında güçlenen konumu üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 40. sayısı çıktı.

Avrupalı demokrasilerin kendi gelecekleri için Türkiye'nin teklifini ciddi şekilde değerlendirmeleri yerinde olur. Avrupa bahanelerle oyalansa bile Erdoğan, kendi bulacağı finans ile güvenli bölgenin prototipini kurarak dünya kamuoyuna göstermekte kararlı. Türkiye için sığınmacıların dönüşü Suriye'nin toprak bütünlüğü kadar önemli.

Üç harekât, iki mutabakat ile büyük kazanımlar elde eden Türkiye sahada zorlukları aşıyor ancak saha dışında daha büyük bir mücadele ile karşı karşıya. YPG silahlı bir yakın tehdit olmaktan çıkarılsa ve topraksal bir kara gücü olmak durumu zayıflatılsa da bir sorun olarak varlığını biçim değiştirerek sürdüreceğe benziyor.

Ebubekir el Bağdadi kimdir? Bağdadi liderliğindeki örgüt nasıl bir yol izledi? DEAŞ’ın Suriye’ye giriş ve el-Kaide’den ayrılış süreci nasıl gerçekleşti? DEAŞ Suriye’de nasıl araçsallaştırıldı? Bağdadi’nin öldürüldüğü operasyonun detayları nelerdir?

11 Eylül saldırılarından sonra Batılı ülkeler, terör örgütleri ile küresel çapta mücadele etmek için teyakkuza geçtiler. ABD Başkanı George Bush, “terörizme karşı ya bizdensin ya da onlardan” söylemi ile terörü desteklediğini iddia ettiği ülkeleri, “şer ekseni” olarak tanımladı.

Sorumsuz açıklamaları yapan Mützenich ile aynı partiye mensup eski Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in geçen hafta bir televizyon programında, Kürtlerle PKK’yı birbirinden ayıran, PKK’nın bir terör örgütü olduğunun altını çizen ve Suriye sorununun özellikle mülteci ayağında Almanya’nın sorumluluğunun altını çizen açıklamaları sorumlu siyasete örnek gösterilebilir. Ama Almanya’da Türkiye konusunda sorumlu ve tutarlı politikaları öne çıkaran siyasetçilerin artması gerekiyor. Ancak bu şekilde Almanya’nın Türkiye politikası PKK lobisinin ipoteğinden kurtulup rasyonel bir çizgiye gelebilir.

Türkiye’nin Suriye’de terörle mücadelesinden rahatsız olan Batılı devletler birbiri ardına Türkiye’ye karşı yaptırım kararları açıklıyorlar.

Suriye Milli Ordusu (SMO) Sözcüsü Yusuf Hamoud, Barış Pınarı Harekatı ile teröristlerden temizlenen bölgelerin harekat sonrasında sivil yönetimlere devredileceğini, Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunacağı ve tüm azınlıkların haklarının güvence altında alınacağını belirtti.