Kriter Dergisinin Haziran Sayısı Çıktı

Kriter dergisinin yeni sayısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tekrar genel başkan olduğu AK Parti’de yeni dönem incelendi.

Devamı
Kriter Dergisinin Haziran Sayısı Çıktı
Terörle ve İran Yayılmacılığıyla Kim Mücadele Edecek

Terörle ve İran Yayılmacılığıyla Kim Mücadele Edecek?

Trump kabinesinin tamamının üzerinde anlaştığı nadir konulardan birisi İran. Bu konuda Suud’la örtüşmeler var.

Devamı

Rakka ilişkiler açısından kritik bir dönemeç. ABD’nin YPG’ye destek vermeyi tercih etmesi, sadece terörle ilişkisi açısından değil aynı zamanda ABD’nin Suriye politikası açısından da oldukça sorunlu.

SETA Güvenlik Araştırmacısı Merve Seren Türkiye'nin savunma sanayiinde geldiği nokta üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Güvenlik Araştırmacısı Merve Seren, savunma sanayi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Esed kimyasal silah kullanarak çocukları öldürüyor ve dünya hiçbir şey yapmadan izliyor.

Terörle Mücadele ve Millî Savunma Sanayi

Dünya’da çok şaşırtıcı şeyler oluyor. Müslüman olduğunu iddia eden bir terör örgütü Türkiye’de dahil olmak üzere tüm Dünya’yı kana buluyor.

Devamı
Terörle Mücadele ve Mill Savunma Sanayi
NATO dan Bizi Kovarlar Safsatası

NATO’dan Bizi Kovarlar Safsatası

NATO birilerinin kabul edildiği birilerinin kovulduğu bir örgüt değil. Bu nedenle birilerinin Türkiye'yi kovmak gibi bir lüksü yoktur.

Devamı

Savaş teknolojisinin uç noktasında 'insanlı helikopter platformlarına; muharip rol ve misyonları itibarıyla artık eskisi gibi önem ve yer atfedilmese de; arama-kurtarma operasyonları, personel sevkiyatı gibi farklı unsurlar açısından vazgeçilmezliği ortadadır ve bu avantajlarının uzun bir süre daha devam edeceği aşikârdır.

SETA Güvenlik Araştırmacısı Merve Seren Türkiye’nin savunma sanayii üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Kısa sürede 200 milyar lira büyüklüğe ulaşması hedeflenen Türkiye Varlık Fonu, kısa vadeli ekonomik şokların önüne geçilmesinde sigorta görevi üstlenecek.

1 Kasım Seçimleri tek başına iktidar çıkardıysa da siyasetin suları durulmadı. İç ve dış siyasetin gündemindeki bir dizi sorun sebebiyle çok uzun bir yıl yaşadık. İki Kasım arasındaki bir yılın muhasebesini dört başlıkta yapmak mümkün.

Yeni güvenlik stratejimiz muhtemelen PKK’yı yani ABD’nin Kuzey Irak-Suriye projelerini hedef aldığından bolca eleştiriye muhatap olacak.

Suudi Arabistan'ın ABD pazarından milyarlarca dolarlık varlığını çekip gitmesi gibi aceleci ve kapsamlı bir aksiyonun, Krallığın işleri zararına kapamasını da beraberinde getirebileceğini not düşmek gerek.

Türkiye'nin yeni yönelimi terörle mücadelede pro-aktif tedbirler alınması, kapasite geliştirme ve reform çabaları ile sınırlı değil.

"Türkiye, Musul meselesinde orada olmak zorunda. Irak'ın geleceği Türkiye'yi çok yakından ilgilendiriyor."

Siyasi kutuplaşma ile söylemsel marjinalizasyonun toplumda bulduğu karşılık, absürt adayların ön seçimleri kaybetmesi veya seçimleri orta yolcu isimlerin kazanması ile ortadan kaybolacak gibi değil. Bu ayrımcı, izolasyonist ve arogan siyasi söylemin popülist politikacıların aracı olması aslında ABD’nin gerilemesi tartışmalarını bambaşka bir yörüngeye çekmiş durumda.

Ekonomik açıdan bakıldığında Rusya ile hızla ilerlemesi beklenen yakınlaşma sürecinde ‒2016 yılının ilk altı ayında 8,5 milyar dolar seviyesine düşen‒ ticaret hacminin geçtiğimiz yıllarda oturduğu yıllık 30 milyar dolar seviyesi üzerine çıkarılması ve uzun vadede 100 milyar dolar hedefinin kovalanması gündemde.

Ordunun sivil denetime açılması, sivil asker ilişkilerinin demokratikleşmesi, siyasetin üzerindeki askerî vesayetin kalkması gibi kavramlar artık 15 Temmuz öncesinin kavramları hâline gelmiştir.

Yeni dönemde belki yüzlerce reform adımını içeren “grand” paketlerden ziyade içeriği net tanımlanmış ve sektörel odakları belirli mikro reformlara ihtiyaç var. İmalat sanayiinden enerjiye, tarımdan dış ticarete, risk sermayesinden üniversite reformuna kadar acil kapsamlı reform ihtiyacının hissedildiği pek çok alanda somut adımların hızla atılması gerekli.

İbrahim Bey'i; asla eskimeyen “Sanayi sadece kişi ve kişileri değil, bütün toplumu kalkındırır” sözüyle hatırlayacağız.