Aynı siyasi parti, aynı yaklaşımla, kendisi gibi düşünmeyen çevreleri, Kurtuluş Savaşı’ndaki düşmanla aynı kefeye koyuyor. “Evet” çıkması durumunda yeni kurtuluş mücadelesi başlatmaktan bahsediyor.

Esed kimyasal silah kullanarak çocukları öldürüyor ve dünya hiçbir şey yapmadan izliyor.

Evetlerin sayısı arttığı müddetçe ümidini kaybeden CHP sesini yükseltecektir. Bu haliyle CHP aslına dönüyor. Toplumdan ve toplumun değerlerinden bağımsız söylem ve siyasete geri dönüyor..

Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz'da Olağanüstü Hal Uygulamalarına karşı çıkarak "20 Temmuz'da başlayan sivil darbe" söylemini kullanmıştı. Şimdi ise "kontrollü darbe" diyerek yeni bir aşamaya geçti.

Suriye iç savaşında son dönemde yaşananlar ve rejimin sivillere yönelik saldırıları ciddi tepkilere neden olmaktadır

Bu sınırlı müdahale tek seferlik, caydırıcı bir eylem mi yoksa Esed'i devirecek bir sürecin başlangıç vuruşu mu?

Trump gerçekten bir "başkan" olmaya çalışıyor. Bu anlamda sadece seçilmek değil seçildikten sonra yerleşik nizamın da yeni başkanın ufku çerçevesinde dönüşüm geçirmesi gerekiyor.

Geçtiğimiz şu 6 yıl zarfında Suriye krizinin kaynağına ve çözümüne ilişkin 3 farklı yaklaşım söz konusu oldu.

Trump yönetiminin Obama dönemindeki Suriye politikasını devam ettirip ettirmeyeceği cevabı en fazla merak edilen soruların başında geliyordu.

Trump kendisi Çin'e odaklanmak isteyebilir. Ama Ortadoğu buna müsaade etmez. Kafasının içinde bütüncül bir plan olmayan liderler sıcak siyaset meseleleri içinde akar giderler.

Türkiye, Suriye'de "kendi başının çaresine bakacak" bir politikayı hayata geçirmek zorunda kaldı.

Trump kendini belli ilkelerle bağlamak istemiyor. Veya aslında ilkesel düşünüp ilkesel hareket edebilecek bir yapısı da yok. Doktrinsiz başlıyor ve şartlar tarafından şekillenerek bir doktrine sahip olacak..

Bu kitapta, İran’ın güç unsurları ve bölgesel faaliyetleri ele kapsamlı bir şekilde ele alınıyor.

Artık Avrupa Türkiye'ye karşı düşmanca kibrini 'yönetme' aşamasından 'düşmanlık' aşamasına taşımıştır.

16 Nisan referandumundan evet sonucu çıkarsa, Türkiye'de siyasi istikrarın kurumsallaşması adına çok büyük bir eşik aşılmış olacak.

1923 ile başlayan bir tarih Çanakkale Destanı'nı yazmayacaktır. Kitaplarda yer alsa bile bu kadar dar bir ufuk Çanakkale'yi anlayamayacaktır.

Eski Türkiye'yi geri istiyorlar. Yarı sömürge Türkiye'yi. Yönünü tayin ettikleri, gönüllerince hükmettikleri Türkiye'yi.