İstanbul Londra Olur mu?

İstanbul metrosundaki farklı coğrafyalardan insanların varlığının artmasına Türkiye kamuoyu ne türden tepkiler veriyor? Ya da "devlet aklı" bu gelişmeyi nasıl değerlendiriyordur?

Devamı
İstanbul Londra Olur mu
Türkiye Bölgede Düzen ve Özgürlük İstiyor

Türkiye Bölgede Düzen ve Özgürlük İstiyor

Türkiye'nin bölgedeki derdi düzen ve özgürlüğün tesisidir. Bu ikisinin birbirine bağlı olduğunu biliyoruz. Ve bu defa Türkiye komşularından gelmekte olan sorunları sert güç unsurları ile karşılama kararı almıştır. Bu yeni bir durumdur.

Devamı

Bu sorunun cevabını Erdoğan'ın Dünya Ekonomik Forumu konuşmasında bulmak mümkün. Erdoğan'ın demokrasi vurgusu reel bir temele dayanıyor: halkların tercihine saygı.

Başörtüsü yasakları bir neslin sadece eğitim imkanlarını ellerinden almadı, aynı zamanda ruh hallerine de zarar verdi.

Siyaset ister istemez semboller üzerinden yürür. Zira iktidar mücadelesi sermaye olarak kullanır sembolleri. Yeni bir vizyon ve kimlik getirmek isteyen her siyasi hareketin de mevcut sembollerle hesaplaşması kaçınılmaz oluyor.

IŞİD ile savaş sonrası ortamda "cihat" ettiğini söyleyen yeni grupların Ortadoğu'nun dini iklimini daha da parçalaması ve radikalleştirmesi kuvvetle muhtemel.

Davutoğlu Nasıl Lider Olur?

Dünyada hiçbir siyasi parti liderine nasip olmayacak şekilde, meydanlarda milyonlarca kişi Erdoğan için toplandı. Bu hal onu siyaseten hem güçlü hem de meşru kıldı.

Devamı
Davutoğlu Nasıl Lider Olur
ABD ve İslami Hareketlerle İlişkiler

ABD ve İslami Hareketlerle İlişkiler

Birinci Dünya Savaşı'nın emperyalist ve sömürgeci günahını taşıyan İngiltere ve Fransa'nın aksine ABD büyük bir fırsata sahipti. Wilson Prensipleri'nin getirdiği iyimserlik havası içinde ABD, Batı adına İslam dünyası ile yepyeni bir sayfa açabilirdi.

Devamı

Obama, IŞİD ile mücadele yüzünden Ortadoğu'da uzun sürecek başka bir savaşa sürüklenmek istemiyor. Halbuki IŞİD tehdidinin de bölge ve dünya için taşınamaz hale gelmesinde asıl sorumluluk sahibi ABD...

"Yükselen güç Türkiye", ekonomide ithalata bağlılığın önemli oranda azaltıldığı; enerji ve savunma sanayisi gibi kritik alanlarda dışa bağımlılığın minimuma indirildiği; yüksek teknolojili üretim ve ihracat sektörlerinin güçlendiği; yerel insan gücünün nitelik ve donanımının yükseltildiği bir vizyonu yansıtıyor.

Cumhuriyetin dindarları ve Kürtleri kamusal alandan dışlamasına son veren AK Parti medeniyetçilik söylemi ile daha kapsayıcı da olsa bir tür milliyetçilik mi üretmektedir?

Önümüzdeki süreçte cumhurbaşkanı seçilen aktörlerin cumhurbaşkanlığı makamına kendi rengini katmalarını beklemek son derece doğal.

Siyasetçi Davutoğlu da kendi düşünce dünyası ile Türkiye'nin ihtiyaçları ve realiteleri arasında bir sentez yakalamak zorunda. Önümüzdeki dönemde Davutoğlu sentezlerin adamı olma durumunda.

Türkiye siyasetinin hayaletlerden ve söylentilerden kurtulduğu, gerçek kişiliklerin, değerlerin ve beklentilerin aynı anda sahne aldığı son derece sahici bir gündemin içindeyiz.

Erdoğan'ın konuşmalarının temel motifi "bizim medeniyetimiz" vurgusudur. Dış politikada bu arayışın entelektüel mimarı ve uygulayıcısı ise Ahmet Davutoğlu'dur. Bu iki aktörün Yeni Türkiye'nin liderliğini kuracak olması Türkiye'nin karşı karşıya kalacağı yeni siyasal ontoloji hakkında net fikir vermektedir.

Yeni Türkiye'yi inşa sürecinde olduğunu ilan eden AK Parti ciddi bir meydan okuma ile karşı karşıya. Son on iki yılda yaşanan değişimin hikâyesini yeni nesillere taşıyacak olan entelektüel -siyasal dil hâlâ önemli ölçüde AK Parti muhalifleri tarafından belirleniyor.

Nuri el Maliki'nin istifa açıklamasını yanına Abadi'yi alarak yapması sembolik önemdeydi. Maliki, “Koltuktan kalktım, ama ben hâlâ varım ve denklemde yerimi koruyorum” dedi.

Son bir yıllık süreçte ise cari açık, dış borçlar, faizler ve enflasyon gibi parametreler üzerinden küresel imajı yıpratılmaya çalışılan Türkiye ekonomisinin soğukkanlı ve etkili yönetimi noktasında bir tazelenme ihtiyacı göze çarpıyor.