Türkiye-İran İşbirliğinin Geleceği Var mı?

Kasrı Şirin anlaşmasından beri sıcak çatışma yaşamayan Türkiye ve İran’ın ilişkilerinde yine de rekabet boyutunun işbirliğinden önde olduğunu görmek gerekir.

Devamı
Türkiye-İran İşbirliğinin Geleceği Var mı
Kavmiyetçilik Zokası Zehirlidir

Kavmiyetçilik Zokası Zehirlidir

Ne yazık ki kavmiyetçilik belası ne sınır tanıyor, ne parti. Nitekim Babanzade Ahmet Naim'in dediği gibi "kavmiyetçilik zokası zehirlidir."

Devamı

Irkçı şiddet yeni bir boyuta taşınıyor. Irkçılığın, faşizmin hayaleti dünyayı esaret altına alıyor.

Barzani Pan-Kürdizme ve bu sürecin hormonlu gücü PKK'ya hizmet etmiş oldu. Türkiye ve İran bunun farkında ve bu nedenle aralarındaki yakınlaşma hayati bir yakınlaşma.

Geçtiğimiz pazar günü Almanya'da yapılan seçimler bir ibret vesikası. Kim ne derse desin Alman siyaseti tam bir kriz yaşıyor. Siyasi daralma ve tutulma hali bu.

Toplumun kendini laik, çağdaş, batılı olarak tanımlayan bir kısmı toplumun geri kalanına karşı düşmanca bir nefret ve kin besliyor.

Referandum Yapıldı, Şimdi Ne Olacak?

K. Irak'ta atılan yanlış adımlardan en fazla rahatsız olan üç ülke Türkiye, İran ve Irak'tır. Dolayısıyla Türkiye'nin Irak ve İran'la birlikte bu tehdide karşı koyması oldukça önemlidir.

Devamı
Referandum Yapıldı Şimdi Ne Olacak
Berlin den Erbil e Yeni Dönem

Berlin’den Erbil’e Yeni Dönem

Türkiye'nin birisi kuzeybatıdan diğeri güneydoğudan gelen bu iki milliyetçi dalganın türbülansına karşı çok iyi düşünülmüş hamleler geliştirmesi lazım.

Devamı

Kürt milliyetçilerinin "hırsı" Arap, Fars ve Türk milliyetçilerinin "hiddetini" körüklüyor.

Türkiye karşıtları gün sonunda, Kuzey Irak'ı Barzani ekibinden de, İran'a müzahir gruplardan da arındırıp terör örgütü PKK'ya peşkeş çekmenin derdindeler.

Bugünlerde Soğuk Savaş'ın bitiminden sonra Washington-Ankara arasındaki en sorunlu dönemi yaşıyoruz.

İktidarın sorumluluklarını yüklenmek yanında kendi muhalefetini de üretmek zorunda bırakıldı AK Parti.

Erdoğan'ın Batı ile ilişkileri başta olmak üzere tercih ettiği politikalar ve görevlendirmeler doğrudan "tartışılıyor." Ve aslında davadan Erdoğan eliyle bir sapma olduğu öne sürülüyor.

Muhalefet cenahını her gördüğümde Malik Bin Nebi'yi ve onun sömürgecilik hakkındaki fikirlerini hatırlıyorum.

Uzun yılların siyasetçisi Barzani, DEAŞ ile mücadele bitmeden ve Irak merkezi hükümeti gücünü konsolide etmeden "bağımsızlık" kararını cebine koymak istedi.

Kaptan, ustalığını kanıtlamış bir kaptan. Ancak gemiyi batırmak isteyen birileri kaptanı devre dışı bırakmaya çalışıyor.

Onlara göre Türkiye'nin bir "Erdoğan sorunu" vardı ve bu sorun ortadan kaldırılmalıydı.

Almanya'nın bir tür "çevreleme" taktiğine dönüşen yeni "Türkiye politikası" AB içinden önemli tepkiler almaya devam ediyor.

Arakan için de, Filistin için de, dini dili ne olursa olsun yeryüzündeki bütün mazlum halklar için de sesini yükselten bir Türkiye var!

AK Parti'nin önünde kritik bir soru bulunuyor: "milli ve yerli" kavramlaştırmasının içini kimler ve nasıl dolduruyor?

Zulüm söz konusu olduğunda Türkiye İslam dünyasının yüz akı, dünyanın da vicdanı oluyor. Myanmar meselesi için de aynı şey söz konusu.