ABD'nin Suriye'de bıraktığı "jeopolitik boşluğu" dolduran Rusya "DAİŞ ile mücadele" adına ılımlı muhalifleri temizleme harekâtına giriştiğinde aslında Türkiye'nin Suriye politikasını da hedef almış oldu.
Devamı
Yanı başımızda en yakın müttefiklerimizi çoluk çocuk demeden hedef alan Rus uçaklarının, uyarılmasına rağmen sınırımızı ihlal etmesi karşısında Türkiye en doğal uluslararası hakkını kullanarak Rus uçağını düşürdü.
Devamı
Rusya'nın rasyonel davranışlar içinde olmadığı da göz önüne alındığında, milli güvenlik çanlarının çalmaya devam edeceğini söyleyebiliriz.
Rusya konusunda izlenen politika AB ile görüşmelerin seyrini de etkileyecek.
Ufuk Ulutaş, Rusyanın, Türkiyeye karşı propaganda aygıtını işlettiğine dikkat çekerek Putinin, Türkiyeyi DAEŞ terör örgütünü desteklemekle suçlamasını çaresizce yapılan bir açıklama olarak yorumladı.
Türkiyenin acilen T-LORAMIDS projesiyle amaçlandığı gibi uzun menzil ve yüksek irtifa hava savunma yetenek ve kapasitesini güçlendirmesi gerektiği aşikardır.
ABD'nin Putin'in "Türkiye'yi yalnızlaştırma hamlesi"ne "Rusya'yı sınırlandırma hamlesi" ile cevap vermesi gerekiyor.
Devamı
Fahrettin Altun: Rusya bölgede her hal ve şartta her zorluğa karşı çıkabilen bir aktör olarak görülüyordu. Hesap sorulamaz bir aktör olarak görülüyordu. Türkiyenin bu hamlesiyle birlikte Rusyanın sınırları gösterildi.
Devamı
Putin, Türkiye'ye "terör destekçiliği" suçlamasını yöneltmekle yetinmiyor. AK Parti muhaliflerinin bir türlü tüketemediği bir sermayeye, Erdoğan karşıtlığına başvuruyor.
Türkiye ile Rusya arasında yaşanan gerginliğin aslında yüzde kaçı iki ülke arasındaki ilişkilerle ilgili?
Putin güçlü lider algısını çok önemsiyorsa, kendisini büyük Rusya idealinin gerçekleştiricisi olarak görüyorsa, Rus uçağının düşürülmesi Putinin ruh halinde travmatik bir etki yaratacağı, narsistik bir zedelenmeye yol açacağı söylenebilir.
Putinin liderlik ile ilgili ana motivasyonu, Rusyayı yeniden dirilten, eski günlerine döndüren adam olmak şeklindedir.
Son birkaç yüzyılı okuduğumuzda dünya tarihinde sistemik savaşların yaşandığı görürüz. Şu anda mevcut rejim yıkılmış bulunuyor yerine yeni bir sistem ikame edilmiş değil. Bu yanıyla bakılınca bir kriz ve geçiş dönemindeyiz.
SETA Ekonomi Direktörü Doç. Dr. Sadık Ünay, Türkiye ile Rusya arasında yaşanan gerginliğin bölgedeki enerji jeopolitiğini nasıl etkileyeceğini Al Jazeera için yazdı. Ünaya göre, Rusya ile yaşanan kriz, Türkiyenin enerji jeopolitiğini daha dengeli bir yapıda yeniden şekillendirmesi için ciddi bir fırsat olarak algılanabilir.
Rusya ekonomisi üzerine değerlendirmelerde bulunan Erdal Tanas Karagöl, Rusyanın ekonomik açıdan durumunu kara bir tablo olarak tanımladı.
Rusya Başbakanı Putin'in bir günlük Türkiye ziyaretine, enerji boru hatlarından, nükleer santrale, gümrük problemlerinden, ekonomiye kadar farklı alanlarda 20 işbirliği anlaşması sığdı. İki ülke arasındaki işbirliği derinleştikçe, ilişkiler çok boyutlu ortaklık halini alıyor.
Obama, ülkesi ile Rusya arasındaki ilişkilere "yeni bir ayar" vermek üzere Moskova'da. Obama'nın bir dünya lideri olarak algılandığına şüphe yok. Rus halkının yüzde 72'si Obama ile bir şekilde ilgili ve yüzde 45'i saygı duyuyor. Obama'nın Moskova ziyareti haftalarca öncesinden Rusya'da heyecan uyandırmayı başardı.
DÜNYA yeni bir düzenin kurulma sancılarını çekiyor. Birinci Dünya Savaşı’nın ardından tasfiye edilen klasik imparatorlukların yol açtığı iktidar boşluğu kendini İkinci Dünya Savaşı’nda gösterdi. Bu savaşın ardından ortaya çıkan güç boşlukları ise Soğuk Savaş şeklinde tarif edilen nispi denge ile dolduruldu.
Gürcistan’ın G. Osatya’ya girmesiyle başlayan Rusya ve Gürcistan arasındaki sıcak bir çatışmayla gözler Kafkaslar’a çevrildi. Ama kazan uzun zamandır kaynıyor. Öyle anlaşılıyor ki İslam dünyasında dondurulmaya çalışılan çatışmaların yerini Avrasya’da etnik ve dini temelli sıcak çatışmalar alacak. Ufak etnik çatışmalar dahi giderek jeopolitik mücadelelerin fay hatlarına dönüşecektir ve taraflar büyük güçler veya koalisyonlar olacak.
1- 2 Şubat 2007 İstanbul Grand Cevahir Otel ve Kongre Merkezi
Bu seçimler, önümüzdeki dönemde Ukrayna’nın Rusya’ya daha yakın bir çizgide daha otoriter politikalara boyun eğeceğini gösteriyor.