İki Boğaz ve Büyük Güç Rekabetinin Yeni Dünyası

Türkiye'nin büyük çabalarıyla imzalanan tahıl sevkiyatı anlaşmasının uygulaması çerçevesinde ilk Ukrayna gemisi Razoni, İstanbul boğazına girdiği saatlerde Tayvan boğazı ABD ve Çin arasında bir gerilim yaşıyordu. Pekin'in 'Ateşle oynuyorsunuz' uyarılarına rağmen ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi'nin uçağı Tayvan'a indi.

Devamı
İki Boğaz ve Büyük Güç Rekabetinin Yeni Dünyası
Soçi de Gündemde Neler Olacak

Soçi’de Gündemde Neler Olacak?

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, Erdoğan ile Putin arasında Soçi'de gerçekleştirilecek görüşme ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

Batı demokrasilerinde liderlik açığı tartışmasının giderek yükseldiği bir dönemde, 20 yıldır 15 seçimi arka arkaya kazanan Recep Tayyip Erdoğan'ın sadece Türkiye'de değil tüm dünyada küresel bir lider olduğu, yaşanan her krizde yeniden tescilleniyor.

HDP 'anahtar rolü' iddiasına dayanarak 6lı masayı daha sık baskı altına alacak söylemler kuruyor.

Türkiye milli menfaatleri gereği kimi ülkelerle bazı konularda gerilim yaşıyor. Ancak bunu, sanılanın aksine, uzlaşmaz ideolojik temellere oturtmadığı için uygun şartlarda ve karşılıklı olarak aynı ülkelerle ilişkilerini normalleştirebiliyor. Ankara işbirliği yaptığı ülkelerin zor zamanında risk alıyor.

Belirsiz ve çoklu rekabetlerle dolu uluslararası ortama en hazır ülkelerden birisi Erdoğan yönetimindeki Türkiye. Son beş-altı yılda Türk dış politikasında yaşanan en büyük dönüşüm bölgesel ve küresel krizlere yaklaşımda oldu.

Doğu Cephesinde de Değişen Bir Şey Yok

Zirve sonunda açıklanan 16 maddelik bildiri, Türkiye'nin terörle mücadeledeki hassasiyetlerini dikkate alacak şekilde kaleme alındı ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasındaki vurgu önemliydi: 'Sözler yaralara derman olmuyor.' Diğer bir ifadeyle Türkiye iki ülkeden de Suriye konusunda retoriğin ötesinde net eylemler bekliyor.

Devamı
Doğu Cephesinde de Değişen Bir Şey Yok
Tahran Zirvesinin Diplomatik Mesajları

Tahran Zirvesinin Diplomatik Mesajları

Türkiye'nin temel mesajları; terörle ayrım yapmaksızın mücadele ve Suriye’de siyasi sürece tekrar işlerlik kazandırılması oldu. İran Türkiye’nin terörle mücadele ve güvenlik kaygıları konusunda uzlaşmaz tavrını muhafaza ediyor.

Devamı

Türkiye, bölgeyi kutuplaştıracak bloklaşmaların karşısında duruyor, bunun istikrar getirmeyeceğini sadece mevcut çatışmaları artıracağını düşünüyor.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, NTV ekranlarında Tahran’da gerçekleştirilen Türkiye - Rusya - İran üçlü zirvesi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İran ziyaretinin amaçları nelerdir? Ziyaretin önemine ve sonucuna dair neler söylenebilir? Türkiye-İran ilişkilerinde güncel konu başlıkları nelerdir? İran, Türkiye’nin Suriye operasyonuna nasıl bakıyor? Türkiye-İran ilişkilerini yakın gelecekte neler bekliyor?

ABD'nin Ortadoğu'da Rusya ve Çin'i sınırlandıracak, İran'ın İsrail ve Körfez ile sorunlarını ortadan kaldıracak bir yeni angajman türü üretmesi mümkün görünmüyor. Türkiye'nin dengeleyici ve istikrar/güvenlik sağlayıcı rolünü bile görmekten uzak Washington'ın bölgedeki yeni diplomatik çabalarının zaman kaybı olması kuvvetle muhtemel.

19 Temmuz'da yapılacak Tahran görüşmeleri, Türkiye'nin İran ve Rusya ile olan ilişkilerindeki önemli konu başlıklarını Suriye paydasında bir araya getirip müzakere etmeye matuf bir nitelikte olacak.

15 Temmuz gecesi iradesine, vatanına ve demokrasisine sahip çıkan yüz binlerin arasında iken sıklıkla 'Bu ülke buna layık değil' dediğimi hatırlıyorum. Hayatımın en mutlu anı da 16 Temmuz sabahı bu milletin evlatlarının darbecileri teslim alarak tankların üstüne çıktığı saatlerdir. Merhum Sezai Karakoç'un deyişiyle milletimin ruhunun dirilişini gördüğüm o uzun gece ve sabahıdır

2023 seçim kampanyalarında Kürt oylar üzerinde ciddi bir rekabet olacağı anlaşılıyor. Bu rekabet şimdiden açılım söylemlerini başlattı ise de bunun somut ve kapsamlı politika önerilerine dönüşüp dönüşmeyeceği henüz belli değil.

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz dört yılda yargı reformu yasaları, infaz düzenlemesi, Covid-19 salgınıyla mücadele tedbirleri, uluslararası antlaşmaların onaylanması, askerlik reformu, vergi düzenlemeleri ve nihayet hükümet bütçeleri gibi en önemli faaliyetlerini Meclisin çıkardığı kanunlarla gerçekleştirebildi. Bu dönemde Meclis toplam 271 yasayı kabul etti. Ayrıca unutulmamalı ki çıkarılan her yeni kanun "kanunda açıkça düzenlenen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz" hükmü gereğince Cumhurbaşkanının kararname alanını daha da daraltıyor. Meclis yeni sisteme uyum sağladıkça parlamenter sistem tecrübesinde görülmediği kadar etkili bir yasama organı karşımıza çıkacaktır.

Aday profili meselesi 6'lı masanın dört çelişkisinden sadece birisi. Masayı bir araya getiren tutkalın (Erdoğan karşıtlığı ve güçlendirilmiş parlamenter sistem önerisi) seçmene umut vermek için yetersiz olduğu görüldükçe bu çelişkiler daha fazla öne çıkıyor.

Yeni dönemde Türkiye aktif ve etkin diplomasisiyle öne çıkıyor. O kadar ki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı sürekli 'sultan' olarak resmeden Batı medyası, Türkiye ile işbirliğinin ne kadar gerekli olduğunu üzülerek yazmaktan geri duramıyorlar.