2024 Fransa Ulusal Meclis Seçimleri

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un sürpriz şekilde aldığı erken seçim kararı, Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde Macron’un partisi Rönesans’ın ağır yenilgisinin ardından gelmişti. 6-9 Haziran arasında gerçekleştirilen AP seçimlerinde Marine Le Pen’in aşırı sağ Ulusal Birlik (Rassemblement National, RN) partisi oyların yüzde 31,5’ini kazanarak Rönesans’a sandıkta verilen desteğin iki katından fazlasına ulaşmıştı. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Macron ulusa sesleniş konuşmasında seçmenden gelen uyarıyı görmezden gelemeyeceğini belirterek Fransa’da aşırı sağcı partilerin AP seçimlerinde toplamda oyların neredeyse yüzde 40’ını kazandığına dikkat çekmişti. Macron konuşmasında AP seçimlerine demokratik bir tepki vermek zorunda kaldığını savunarak iki turlu Ulusal Meclis seçimlerinin 30 Haziran’da ve ikinci tur oylamanın ise 7 Temmuz’da yapılacağını ilan etmişti.

Devamı
2024 Fransa Ulusal Meclis Seçimleri
2024 Avrupa Parlamentosu Seçimleri Sonrası Alman Siyasetinin Seyri

2024 Avrupa Parlamentosu Seçimleri Sonrası Alman Siyasetinin Seyri

2024 Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri aşırı sağcı ve sağ popülist partilerin yükselişiyle sonuçlanırken özellikle Fransa, İtalya ve Avusturya'da ilgili partiler seçimin galibi olmuşlardır.

Devamı

AP seçimlerinin sonuçları, sağ popülist ve aşırı sağcı partilerin birçok AB üyesi ülkede güçlü bir performans sergilediğini göstermiştir.

2024 Avrupa Parlamentosu Seçimlerinin Yansımaları Aşırı Sağcıların Yükselişi

Avrupa Parlamentosu seçim sonuçları, merkez sağ ve aşırı sağ adayların yükselişte olduğunu gösterdi. Parlamento çoğunluğunu oluşturan Avrupa Birliği yanlısı gruplar arasında en büyük kaybı liberaller ve yeşillerin tecrübe etmesi, önümüzdeki dönemde Avrupa’nın ister istemez sağcı politikalara daha fazla prim vermesini zorunlu kılacak. Aşırı sağın yükselişinin dikkate alınmayıp sol ve liberal politikalarda ısrar edilmesi sağın yükselişini güçlendirecek bir etki yapacağı için merkez siyasetin daha sağa kayması kaçınılmaz gibi görünüyor. Amerikan siyasetinde de bir süredir sol ve liberal politikaların ürettiği siyasi maliyetin Trump’ı güçlendirmesi, Biden’ın seçimlere doğru daha merkez ve sağa yakın politikalar izlemesi sonucunu doğurdu. Bu sağa kayış politikaları günü kurtarmaya yetebilir ancak kapsamlı bir siyasi ajanda olmadan sağın yükselişini durdurma konusunda yetersiz kalacağı açık.

2024 Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Alman siyasi partilerinin performansı nasıldı? Alman siyasi partileri seçim sonuçlarını nasıl yorumladı? Alman siyasetini bundan sonra neler beklemektedir?

Avrupa ve İslam Düşmanlığı

Bugün hepimiz görüyoruz ki, İslam düşmanlığı sadece aşırı sağcılara değil Avrupa geneline hâkim olan bir hal. Almanya'da camiler baskınlara uğruyor. Fransa'da Müslümanlara karşı kısıtlayıcı uygulamalara gidiliyor. Artık ortada iki yüzlü bir tutum da yok. Utanmadan İslam dinini değiştirmekten bahseder hale geldiler.

Devamı
Avrupa ve İslam Düşmanlığı
İletişim Başkanı Altun Avrupa Müslümanları Potansiyel Suçlu Görmekten Vazgeçmeli

İletişim Başkanı Altun: Avrupa, Müslümanları Potansiyel Suçlu Görmekten Vazgeçmeli

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, 'Avrupalı devletler, kanaat önderleri ve karar alıcılar İslam'ı bir güvenlik tehdidi, Müslümanları da potansiyel suçlu olarak görmekten vazgeçmelidir' dedi.

Devamı

Avrupa İslamofobi Raporu’nun beşinci sayısı olan bu çalışma, 2019 yılında Avrupa’da İslamofobi’nin genel bir değerlendirmesini içermesinin yanı sıra, neredeyse tüm AB üyeleri ile 32 ayrı ülkedeki islamofobik gelişmeleri incelemektedir.

Avrupa İslamofobi ve Dinsel Hoşgörüsüzlüğe Karşı Mücadele Haftasında “Avrupa İslamofobi Raporu 2018” Yayında

Milli Görüş’ün Belçika’daki temsilcisi olarak bilinen Belçika İslam Federasyonu'nun Selam Koleji adıyla özel bir okul açma girişimi, tüm kanuni şartları taşıdığı halde, Eğitim Bakanlığı tarafından engellendi.

Bu analiz Yeni Zelanda’da 15 Mart 2019’da yaşanan ve yaklaşık elli Müslümanın katledilmesine sebep olan Christchurch terör eyleminin ideolojik arka planını ve Avrupa’daki bağlantılarını incelemekte ve Avrupa’da günden güne artan Müslüman karşıtı ırkçılık ve İslamofobik saldırıların hangi boyutlara varabileceğini değerlendirmektedir.