The Economist ve Neden HDP'ye Oy Verilmemeli

Bu mecraların örneğin HDP'ye oy istemesi, bize Türkiye halkının neden HDP'ye oy vermemesi gerektiğini anlatıyor.

Devamı
The Economist ve Neden HDP'ye Oy Verilmemeli
AK Parti ve HDP Birbirinin Rakibi mi

AK Parti ve HDP Birbirinin Rakibi mi?

Bugün HDP, CHP seçmeninin bir kısmını, CHP de HDP seçmeninin bir kısmını etkileme arayışı içinde. Bu bağlamda ne CHP ne de HDP, AK Parti seçmenine hitap edebilme özelliği gösteriyor.

Devamı

Çözüm sürecinin barış ortamından istifade ederek ama silahı da elinde tutarak siyaset yapan Kürt milliyetçi siyasetinin Türkiye'yi seçim sonrasında esaslı bir meydan okumaya sürükleyebileceğini görmek gerekir.

Seçimin ana dinamiği AK Parti'nin aktörlüğünün ve muktedirliğinin geleceğini oylamaktır. İşte bu sebeple, seçimin getireceği parlamento kompozisyonu ne olursa olsun elit hesaplaşmasının süreceği senaryolar öngörmek durumundayız.

13 yıllık iktidara susamışlık, AK Parti düşmanlığı, ellerine tarihi fırsat geçtiğini düşünme, yerli ve uluslararası güç odaklarının zorlaması ve ikna girişimleri gibi faktörler CHP, MHP ve HDP'yi bir araya getirebilir.

Bu tarihsel bloğa kimliğini ve rengini veren asıl dinamik, pratikte AK Parti karşıtlığı gibi gözükse de, esasında daha derinlerde yerleşik olan demokrasi, siyaset ve halk karşıtlığıdır.

AK Parti'nin Önündeki Çelişkiler

HDP, artık dindar Kürtlerin de oy verebileceği bir parti noktasına gelmiştir. Dindar Kürtleri de içine alan bu yükselen Kürt milliyetçiliği hem Türkiye'nin hem de AK Parti'nin en önemli sorunudur.

Devamı
AK Parti'nin Önündeki Çelişkiler
Çözüm Sürecini Yönetmek Artık Daha Zor

Çözüm Sürecini Yönetmek Artık Daha Zor

Çözüm sürecinin diğer tarafı olan Kürt milliyetçi hareketi, her şartta gücünü ve etkisini maksimize eden, realist ötesi makyavelist bir hareket olduğunu açıkça gösterdi.

Devamı

Erdoğan'a dostluk veya düşmanlık edenler onun kutsallığına veya insani kötülüğüne değil, siyasal fonksiyonuna tavır alıyorlar.

Kobani, Suriye ve Irak'ta PKK/PYD çizgisinin uluslararası meşruiyet kazanma, Türkiye'de ise HDP'nin barajı geçme çabalarının bir aracına dönüştü.

Artık HDP, Çözüm sürecinin devam edebilmesi için de daha fazla elini taşın altına koymak zorunda kalacak. Ya da yeni bir Kürt karşıtı milliyetçi trendin Türkiye'de yükselmesi söz konusu olabilir.

Medya için AK Parti karşıtı demek artık yeterli olmaktan çıkmış ve durum artık ‘aşırı HDP sever' ifadesiyle tanımlanacak noktaya gelmiştr.

Can Acun: “YPG, demografik açıdan kontrol edebileceği bir alan oluşturmaya çalışıyor.”

AK Parti-CHP seçeneğinin olmayacağının anlaşıldığı noktada MHP'yi zorlu bir tercih bekliyor. Ya AK Parti'yi suçlamaya devam ederek reaksiyoner, çözüm üretmeyen bir yere düşecek. Ya da AK Parti eleştirisini makule çekerek masaya oturacak.

Kobani ile birlikte Suriye'de IŞİD'e karşı savaşacak ve Suriye'yi şekillendirmede işbirliği yapacak partnerini PYD'de bulmuş görüntüsü veren ABD, sadece IŞİD'İn gerilemesinden değil bu alanların PYD tarafından doldurulmasından da memnun görünüyor.

YPG'nin etnik ve mezhepsel unsurları tasfiye ettiğini belirten Fahrettin Altun, demografinin silah zoruyla değiştirilmeye çalışıldığının altını çizdi.

Muhittin Ataman, Suriye'deki kaosu süreklileştirmek yönünde adımlar atıldığının altını çizdi.

Kimlik siyasetinin Türk siyasetini bu denli kutuplaştırmış olması, olası koalisyon seçeneklerinin müzakere zeminini de zayıflatmakta.

Suriye'de politik hedeflerin gerçekleştirilmesi adına şöyle bir döngü kurulmuş durumda: Önce IŞİD muhaliflerin kontrolünde olan bir bölgeye saldırıp ele geçiriyor, ardından ABD meşru bir hedef olarak IŞİD'i bombalıyor, yumuşatılan bölgeye ardından YPG güçleri girerek burada kontrolü sağlıyor.

Ufuk Ulutaş: “PYD, ABD'de kendisini uluslararası camiada destekleyecek ve meşruiyet kazandıracak bir hami; ABD ise PYD'de IŞİD'le mücadelede sahada kullanabileceği bir kara gücü bulmuştur.”